CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 2018 yılı Merkezi Bütçe Kanunu Tasarısı üzerine CHP grubu adına yaptığı konuşmasında, Filistin trajedisinin yıllardır devam ettiğini anlatarak, “Filistin ve Filistinlilere sahip çıkmak bir onurdur. Filistin konusunda Türkiye’nin tek yürek olması lazım. Ortak karar alınması, ortak mücadele verilmesi lazım. Eğer bir yerde zalim var ve zulüm ediyorsa zalime karşı direnmek ortak görevimizdir” diye konuştu.
Dışişleri Bakanlığı’nın sitesinde İsrail’in başkenti bölümünün boş olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, “Sen niye Tel Aviv yazmıyorsun? Araya yazacaksın ‘İsrail’in başkenti Tel Aviv’dir. Buraya Türkiye’nin saygınlığını 20 milyon dolara satan bir anlaşma geldi. Anlaşmada ne yazıyor biliyor musunuz Ankara ve Kudüs yazıyor. Sizler o anlaşmaya ’evet’ dediniz. Hangi gerekçeyle evet dediniz. Filistin olayı bu milletini onurudur. Kudüs hepimizin üzerine titremesi gereken bir kenttir. Orası birilerine asla ve asla terk edilemez” ifadelerini kullandı.
“HANGİ GEREKÇEYLE LOZAN’I TARTIŞMAYA AÇIYORSUN”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Yunanistan ziyaretine değinen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Dostluk ilişkilerinin gelişmesinde yarar vardır. Orada Lozan tartışma konusu yapıldı. Sayın Erdoğan’a sormak istiyorum, hangi gerekçeyle Lozan’ı tartışmaya açıyorsun, hangi bilgi birikimiyle Lozan’ı tartışmaya açıyorsun, Lozan’ı tartışmaya açman için önce gel şu üniversite diplomanı bana göster. Türkiye Cumhuriyeti’nin namusudur o. Benim sınırlarımı sen nasıl gidersin başka bir ülkede tartışma malzemesi yaparsın? Orada işgal altındaki 18 adadan neden söz etmedin? İlk kez bu hükümetler döneminde Türkiye Cumhuriyeti toprak kaybetmiştir. Bize diyorlar ki neden eleştiriyorsunuz Erdoğan’ı? Biz sizin bildiğiniz türde muhalefet yapmayız. Biz Türkiye’nin aleyhine ne varsa hepsine karşı dururuz ve muhalefetimizi yaparız.”
“Devlet hepimizin devletidir ama hükümet halkın verdiği oylarla seçilir gelir ve devleti yönetir” diyen Kılıçdaroğlu, “Eğer bir kişi ‘ben devletim’ diye ortaya çıkıyorsa onun adı siyaset kitaplarında diktatörlüktür. O nedenle devletle hükümeti ayırmamız lazım. Devleti adaletle yönettiğiniz zaman bir sorun yok ki. Elbette denetlenecek. Denetlenmesi gereken kurumlardan birisi de yerel yönetimlerdir. Elbette denetlenecek. Neden itiraz ettik bazı şeylere? Denetimde adaletli davranmıyorsunuz dedik. Bizim belediyelere 10-20-30 kişi günün 24 saati denetim elemanı gönderiyorsunuz diğerlerine göndermiyorsunuz” açıklamasında bulundu.
"BİR BELEDİYE BAŞKANININ AĞZINDAN BİR HARAM LOKMA İNERSE O BELEDİYE BAŞKANINI YAŞATMAM"
Daha önce Ataşehir’le ilgili haberler çıktığını aktaran Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Açtım telefonu Ataşehir Belediye Başkanına ‘nedir bu olaylar’ dedim. ‘Bunlar gerçek değil’ dedi. ’O zaman gidip cumhuriyet savcısına suç duyurusunda bulunacaksın kendin için’ dedim. Gitti kendi hakkında suç duyurusunda bulundu. Araştırma yapıldı hiçbir şey çıkmadı. Havuz medyasının Buz Rezidans diye takdim ettiği yerle ilgili de iddia oldu. İncelendi. Soruşturma açılmasına gerek yoktur diye devletin denetim elemanı karar verdi. olay bakanlığa intikal ediyor. Bakan da diyor soruşturmaya gerek yoktur diye. AK AK Parti’nin belediye üyeleri Ataşehir’deki karara itiraz ediyor. Dosya Danıştay’a gidiyor. Danıştay ’soruşturmaya gerek yoktur’ diyor.
Mahkemeye gidiyor yine aynı karar çıkıyor. Şimdi siz kalkıp belediye başkanını açığa alıyorsunuz. İtiraz ettiğimiz budur. Bunları görmeseydim ben de sizler gibi ’ne oluyor’ derdim. Arzu eden her milletvekiline bu mahkeme kararlarının tamamını verebiliriz. Açık ve net söylüyorum bir belediye başkanının ağzından bir haram lokma inerse o belediye başkanını yaşatmam. CHP milletvekillerine söylüyorum; benim, ailem, çocuklarım, torunum, damadım hatta ve hatta dünürlerim hepsi için araştırma önergesi verin. Hepsi araştırılsın. 5 kuruş bulursanız gelip bu kürsüden özür dileyeceğim. Ama ben Ankara’daki beylere soruyorum benim gösterdiğim cesareti gösterebilir misiniz? Allah kimseyi zalimin emrinde emir kulu yapmasın. Zalimin emrinde en çok emir kulluğu yapanlar da döneklerdir.”