AK Parti’nin Çarşamba günü yapılacak büyük kongresi öncesi, herkesin hazırlıkları tüm hızıyla devam ederken, herkesin liste ve isim uydurması da tüm hızıyla devam ediyor.
Kendince bakanlar kurulu oluşturanlar, kendince MKYK listesi oluşturanlar, kendince parti yönetimini oluşturanların listesini yapsanız, Türkiye Cumhuriyeti’nin yeniden kuruluşun bile ilan edersiniz.
Atan atana, tutan tutana, yutan yutana!
Gönlünüz ne ister bilemem ama valla billa benim bir listem yok, liste bilgim yok, isim bilgim yok.
Olsa da yazmam, yazsam da kimse inanmaz, inanan olursa da üzülürüm!
Listenin nasıl olacağını düşünmek, listelerde kimlerin isimlerinin olacağını düşünmek, tahmin etmek, çalışma yapmak, sadece listelere girmek isteyenlerin, listelere girecek olanların kişisel ve siyasi menfaatlerinin sonucudur.
Ben sadece listeyi kim hazırlayacaksa onun sözlerine bakarım.
Ne dediğine bakarım.
Ne düşündüğüne bakarım.
AK Parti Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ilk büyük kongre olan Genel Merkez Kadın Kolları Kongresi’nde, teşkilatlarla ilgili ne düşündüğünün mesajını aslında net olarak verdi.
Genel Merkez Kadın Kolları’a bir iki tane milletvekili aldıklarını, bunun dışında sahalarda çalışacak insanları Genel Merkez Kadın Kolları’nda görev verdiklerini ve bunun da nedeninin saha çalışmalarına 2023 hedefleri doğrultusunda ağırlık vereceklerini söyledi.
Benim anladığım mesajın özeti de şu: Milletvekili mecliste, MKYK üyesi MKYK’da, bakan bakanlıkta, parti teşkilatı ise sahalarda görev yapacak!
AK Parti’de bir koltukta beş karpuz taşıma, mazeretli de olsa karpuzları düşürüp kırma devri bitti.
Üye sayısı 11 milyonu aşan, bunun içinde en az 1 milyon kişinin de aktif olarak AK Parti’de siyaset yapmak istediğini düşünürseniz, alan yaratmak, konum yaratmak, hareket yaptırmak AK Parti’nin geleceği için de şart.
Buraya kadarı AK Parti’de olacağı muhtemel şeyler.
Olmaması gerekenleri muhtemel şeyler ise, daha önce herhangi bir görevde veya görevlerde iken, şimdi bir başka görev veya görevler verilmeyenlere karşı ‘Tü kaka’ yapılması.
Siyaseti küçük hesaplar yaparak yapanların, fütursuzca eleştirili yapmaları.
İyi siyasetçi olabilmenin püf noktası da zaten bu.
Kırmadan, dökmeden, isteyerek veya istemeyerek sadece çalışmak.
‘O olmaz, ben yokum’ dememek!