On gün öncesinden ev temizliğine başlanıldığı, orucun bitmesine iki üç gün kala tatlıların imece usulüyle yapıldığı, misafir için ayrı çocuklar için ayrı şekerlerin, yeni birkaç parça kıyafetin alındığı bayramların, bir gün gelip de çok sessiz sedasız kutlanacağını hangimizin aklına gelirdi, ne yazık ki aklımıza gelmeyen şeyler başımıza geldi.
Başa gelen çekilir, yapacak bir şey yok!
Şimdi bu durumdan da şikayet eden bizler, sanki eski bayramları, bayramın şanına uygun kutluyorduk bayram dendi mi birçok insan yollara dökülürdü, evlerde Allah'ın bir kulunu bulamazdık.
Hatırlayalım,
Son yıllarda insanların bayramları tatil görerek evde kalmayıp bir yerlere kaçtığını, koca koca binaların birden boşaldığını , ziyaretine gidilecek insan olmadığına hep şahit olmadık mı?
Yapılan tatlılar, alınan şekerler oldukları yerde kalmadılar mı?
Peki niye şimdi bu serzeniş, bu mutsuzluk, bu iç çekişler gözü kapıda kalmalar?
İşte ne güzel herkes bir başına bayram kutluyor daha ne olsun, istenilen bu değil miydi ve istenilen de oldu..
Timsah gözyaşları züğürt tesellisi!
Geçelim bunları!
Ders çıkaralım, hani ,her şerde bir hayır vardır denir ya bu şerden de gelecek günlerin hayrını çıkaralim.
Bir acı kahvemizi içenlerimiz, kapımızı çalanlarımız hayatımızdan eksik olmasın.
Milletçe yan yana, maskesiz, mesafesiz bayramları yaşamak umuduyla!
İyi bayramlar!