Olimpos Plajı

Suat Bıçak

Tanrıların Dağı Olimpos. Yunan mitolojisinde bir çok dağın adıdır aslında olimpos. Antalya’nın Likyalılardan kalma bu bölgesi olimpos antik kenti olarak tarihte adını almış. Kentin en tepesinden harika bir olimpos plajı manzarası var fakat antik kentin üstünde fotoğraf çekmek tehlikeli olduğu için yasaklanmış. Zaten gittiğiniz zaman yada aşağıdaki videoyu izlediğinizde bunun sebebini anlayacaksınız. Aşağıya kaya ve taş düşme ihtimali yada sizin düşme ihtimaliniz oldukça yüksek.

Olimpos Kemer bölgesinden bulunan ve Fethiye’ye kadar olan kıyı şeridinde görülen diğer plaj ve koylar gibi muhteşem bir yer. Antalya merkeze 45 dakikalık bir yolu var. Fakat buraya gelene kadar o kadar çok güzel koylar ve plajlar var ki, buraya gelmeye üşenebilirsiniz. Bu yüzden burada ortam daha sakin. Ayrıca uzun süreli kalmak isteyen bir çok turisti n ilgisini çekiyor. Bungalov tarzı evler ve çadır kamp alanları ile diğer bölgelerden bir adım önde. Bunun da sebebi bahsetmiş olduğum sessiz sakin ortamı. Tabi sessiz dediğime aldanmayın, gece ateş başı eğlenceleri ve sahildeki barları oldukça tatmin edici. Ama caretta caretta kaplumbağaları rahatsız etmeyin.

Biz ilk geldiğimizde antik kentin üstünden bir fotoğraf karesi almak istedik. Ancak dediğim gibi izin alamadık. Antik kenti görme hevesimiz de böylece kaçtı. Daha önce bir çok antik kent gördüğümüz için çok da kendimizi kötü hissetmedik. Güvenlik görevlisi arkadaşların tavsiyesi üzerine karşı tepedeki yasak olmayan biraz daha harabe ve biraz daha fazla tehlikeli antik kente çıkmaya karar verdik. İyi ki de buraya çıkmaya karar vermişiz. Gördüğüm plaj nefes kesici bir güzellikteydi.Buradaki manzara tüm plajı oluğu gibi cepheden gören bir yer. Tek aklımda kalan burada gün batımını görememiş olmak. Umarım sizler buna şahit olursunuz.

Bahsettiğim antik kentin bir kapısı yada bir koruma alanı yok. Ağaçların arasından öylece çıkıp gidebilirsiniz. Ancak surlara geldiğiniz zaman manzara hem muhteşem hemde bir o kadar tehlikeli. Aşağıya bakmaya bile cesaret edemedik. Ama bolca manzara fotoğrafı çekme imkanınız var. Sanırım burası diğer kentin devamı sayılabilecek bir gözetleme kulesi. Aşağıya baktığınızda denizin maviliği ve sonsuzluğu içinizi ısıtıyor. Saatlerce bu manzaraya bakıp keyfini çıkarmadan edemiyorsunuz.

Tabi bu kadar efor harcadıktan sonra olimpos plajında denizin tadına bakmadan olmaz. Çok fazla eşyamız olmadığı için ağaçların altında bir yerde mola verdik. O kadar huzur dolu bir yer ki anlatamam. Arkamızda yemyeşil ağaçlar ve karşımda uçsuz bir mavilik. Üstelik denizin sıcaklığı gayet yerinde. Yani Antalya’nın o bunaltıcı deniz havası yerine yeşilin ve denize akan derenin vermiş olduğu serinlik sudan çıkılmaz bir hale getiriyor insanı. Belki bir saat kadar denizde yüzdüm sanırım. Buraya geldiğinize denize dalmak için gerekli ekipmanları da getirmeniz iyi olur. Plajın bittiği kısımlarda denizden girebileceğiniz mağaralar göreceksiniz çünkü.

Nihayetinde tüm güzelliklerin yanında çakıl bir plaj ve kendisi ile barışık sessiz insanlarla dolu bir yer burası. Kimisi köpeğini getirmiş kimisi etrafında kimse yok gibi güneşleniyor. Yani ortamı gerçekten çok beğendim. Sürekli etrafta gezen seyyar satıcılar yok yada bana denk gelmediler. Her haliyle benden tam puan aldı. Tekrar yolumun düşeceği günü iple çekiyorum. Burada tatil yapacak olursanız beni hatırlayın, tanrıların plajı olympus….

Çok Gezin, Çok Okuyun ve Çok Sorun.