Adana'nın Yüreğir Belediyesi'ne gerçekleştirdiği ziyaretin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP’nin yürüttüğü ‘helalleşme’leri eleştirerek, “Şimdi bakıyorsunuz birisi çıkıyor toplumun bir kesimini tehdit ediyor. Bir başkası çıkıyor, onlar da toplumun başka kesimlerini tehdit ediyorlar. Hatta AK Parti ve Cumhur İttifakı'mıza oy veren vatandaşlarımızı tehdit etmeye, aşağılamaya kadar giden bir dil ve üslup var. Bunun neresinde helalleşmeden bahsedeceğiz. Bu helalleşmenin, bir hesaplaşmanın, rövanşist bir siyasetin alt başlığı olarak yürütüldüğünü görüyoruz. Gerçekten bir helalleşme tarafı içerisindeysek onu selamlar, takdirde ederiz. Gerçekten helalleşme son derece toplumsal uzlaşmaya katkı sağlayan, her zaman takdir edilmesi gereken bir şeydir. Ancak helalleşmenin bir hesaplaşmanın alt başlığı olarak yürütülmesi, bir rövanşist siyasetin aleti olarak kullanılması çok tehlikelidir” diye konuştu.
“Helalleşme, saf ve temiz bir şekilde ortaya konulmuyor”
CHP’nin ‘helalleşme’ politikasını mors alfabesine benzeten Çelik, “Şimdi mors alfabesini gözünüzün önünüze getirin. Bir nokta ve uzun çizgiler vardır. Kılıçdaroğlu konuştuğunda nokta şeklinde bir helalleşme oluyor, hemen arkasından milletvekilleri ve partisinden uzun bir çizgi halinde her türlü hesaplaşmanın, vatandaşla hesaplaşmanın her türlü çarpık siyasetini hep beraber izliyoruz. Dolayısıyla burada helalleşme, saf ve temiz bir şekilde ortaya konulmuyor. Eğer gerçekten samimi bir helalleşme olursa, bu da parti kimliğinin kurumsal bir yapısı haline gelirse biz bunu takdir ederiz. Şimdi gördüğümüzde ise bu yoktur” ifadelerini kullandı.
“Helalleşme, partinin kurumsal kimliği haline gelmeli”
Yassıada zihniyetinden başlanarak helalleşme yapılması gerektiğini aktaran AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Bizim Türkiye'de herhangi bir meselenin yürütülmesinde gizli kalmamız söz konusu değil. Devletin sahibi millettir. Milletten gizli bir şey olamaz. Yassıada zihniyetinden başlayarak sayın Kılıçdaroğlu'nun kendisinin içerisinde bulunduğu siyasi zihniyetin ülkeye ödettiği bedeller karşısında samimi itiraflarda bulunup, ondan sonra da bunu partinin kurumsal kimliği haline getirmesi ve bunu tehdit eden söylemler söz konusu olduğunda gereğini yapması gerekir.” dedi.