Osmanlıca Seminerleri İzmirlileri bir araya getiriyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’nde düzenlenen Osmanlıca Seminerleri programı, çok sayıda İzmirliyi buluşturuyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’nde (APİKAM), düzenlenen Osmanlıca Seminerleri farklı kültür ve yaş gruplarından çok sayıda kişiyi tek bir çatı altında buluşturuyor. APİKAM’da görevli Mehmet Uğur Sağıroğlu tarafından uygulanan program kapsamında 3 aylık bir seminere katılan katılımcılar, Osmanlıca metinleri okuyabilecek duruma geliyor. Seminerlere katılan İzmirlilerin Osmanlıca öğrenme sebepleri de dikkat çekiyor. Kimi Afro Türklerin köklerini, kimi ailesini, kimi de eski İzmir’i araştırmak için APİKAM’ın yolunu tutuyor. Aralarında Osmanlıca bilgisini pekiştirmek isteyen üniversite öğrenc



NİSAN AYINDA YENİ PROGRAM BAŞLIYOR

Seminer programının içeriğini aktaran Mehmet Uğur Sağıroğlu, “Osmanlıca Seminerleri’ne yoğun bir talep oldu. Burada, içinde Arapça ve Farsa kelimelerin de bol olduğu 1928 Harf Devrimi’nden önceki Anadolu Türkçesini öğretiyoruz. Bu dili öğrenenler 1928 öncesi eski gazeteleri, hikâyeleri, romanları okuyabiliyor. Programa katılanlar 3 ayda Osmanlıca bir hikâyeyi okuyacak duruma geliyor. Önümüzdeki mart ayında başvurular alınacak ve nisan ayında 3 aylık seminerimiz yeniden başlayacak” dedi.



AFRO TÜRK VATANDAŞ, KÖKLERİNİ İNCELEMEK İÇİN OSMANLICA ÖĞRENİYOR

Osmanlıca Seminerleri’nde Afro Türk bir vatandaş da bulunuyor. Aynı zamanda Afrikalılar Kültür Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkan Yardımcısı olan Beyhan Türkoğlu, dernek olarak hayata geçirdikleri sözlü tarih projeleri ve araştırmalarda Osmanlıca bilgisinin gerekli olduğunu belirtti. Afro Türklerin Türkiye’de çok uzun bir geçmişi olduğunu vurgulayan Türkoğlu, “Türkiye’de tarihimiz 14. yüzyıla kadar gidiyor. Dolayısıyla Osmanlıca, yaptığımız araştırmalarda elimize geçen belgeleri okumak açısından çok değerli. Bunu yapan akademisyen arkadaşlarımız var ama buna rağmen ben de özel olarak öğrenmek istedim. Eski fotoğrafların üzerindeki yazılara, belgelere sadece bakıyorduk. Ne olduklarını Osmanlıca bilen arkadaşlardan öğreniyorduk. Ancak şu an kendim okumaya başladım” diye konuştu.



ESKİ İZMİR MERAKI, OSMANLICA ÖĞRETTİ

Seminer programına katılan Serkan Kasalar da kendini İzmir’in tarihini araştırmaya adamış bir isim. Eski belge, fotoğraf ve gazeteleri araştırmak için Osmanlıcaya gereksinim duyan Kasalar, “Böyle bir program açıldığı için İzmir Büyükşehir Belediyesi ve APİKAM’a teşekkür ediyorum. Ben 1922 öncesi İzmir’ini araştıran biriyim. Karşılaştığım bazı fotoğraflar, gazeteler ve belgelerde yazan yazıların hepsi Osmanlıca veya Yunanca. Bu yüzden İzmir Büyükşehir Belediyesi Akdeniz Dilleri Merkezi’nin Yunanca kursuna da gidiyorum. APİKAM’ın Osmanlıca programını görünce benim için çok faydalı olacağını düşündüm. Eski belgeleri değerlendirerek ileride bir kitap yazabilmek için bu program faydalı olacak” ifadelerini kullandı.

BABASI VE DEDESİNİN NOTLARINI OKUMAK İÇİN GELDİ

Programa katılan kişilerin her birinin farklı bir motivasyonu var. Makine mühendisi Yavuz Özek, Osmanlıca ilgisinin mesleki değil, tamamen ailevi sebeplerden olduğunu ifade ediyor. Yıllardır Osmanlıca öğrenmek istediğini söyleyen Özek, “Osmanlıca öğrenmek için Çeşme’den buraya geliyorum. Hem dedem hem de babam ilkokulda Osmanlıca okumuş. Onlardan kalan fotoğrafların arkasındaki yazıları ve notları okuyabilmek için buraya geldim. Benim için çok faydalı oldu. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Şu an eski hikâyeleri okuyabiliyorum ve çok mutluyum” diye konuştu.

“YAPABİLECEK MİYİM” DEĞİL “YAPTIM”

APİKAM’ın projesi, bazı katılımcılar için önemli bir dönüm noktası da olabiliyor. İnternet üzerinden koleksiyon kitaplar satarken eski yazmaların daha fazla dikkatini çektiğini belirten Abdurrahman Elvan, hem Osmanlıca öğrenme sürecini hem de iş hayatında yaşadığı değişikliği şu sözlerle anlattı: “APİKAM’ın programıyla karşılaşınca ben de gruba dahil oldum. Hocamızın desteği ile hayalim gerçeğe dönüştü. İnternet üzerinde başlattığım işim, dükkan açmaya kadar vardı. İzmir’de bir sahaf dükkanı tuttum. Eskiden elime Osmanlıca bir belge ya da kitap geçtiğinde bilenlerden yardım alıyordum. Zamanla kendi başıma da okuyabileceğim. Bu seminer bizim için çok faydalı oldu. Hayatımı kuracağım noktada bana enerji kattı. ‘Yapabilecek miyim?’ dediğim dönem artık ‘Yaptım’ demeye başladığım bir sürece dönüştü.”

SOSYAL MEDYADA İZMİR’İN ESKİ YAPILARINI PAYLAŞIYOR

Katılımcılar arasında sosyal medya platformlarında alanıyla ilgili paylaşımlar yapan bir sosyal medya içerik üreticisi de yer alıyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi Mimarlık Yüksek Lisans Programı öğrencisi Deniz Eriten, mimarlık tarihi ve kent tarihi ile ilgili İzmir’de çeşitli araştırmalar yürütüyor. İzmir apartmanlarıyla ilgili sosyal medyada yürüttüğü bir arşiv çalışması olan Eriten, “Bu çalışmama faydalı olması için Osmanlıca öğrenmeye karar verdim. Erken dönem Cumhuriyet yapılarında Osmanlıca bilgisi gerekli oluyor. Osmanlıca, bu tip yapıları incelemek için hayatıma girdi. Programdan çok memnunum” dedi.

ÖĞRENCİLER, DERSLERİNİ PEKİŞTİRMEK İÇİN KATILIYOR

Osmanlıca derslerinin okutulduğu bölümlerdeki öğrenciler de programa katılan kişiler arasında. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tarih Bölümü öğrencisi Kaan Kuraçay, “Pandemi döneminde uzaktan ders işlendiği için Osmanlıca bilgimde eksiklikler olmuştu. Mesleki kariyerimi bu alanda ilerleteceğim için temelimin sağlam olmasını istiyorum. O yüzden seminer programına kayıt oldum. APİKAM’a ve hocamıza çok teşekkür ediyorum. Programın faydasını daha ilk aydan gördüm, çok verimli geçti” diye konuştu.

“ESKİ KÜLTÜREL ETKİNLİKLERİ TORUNLARIMA AKTARACAĞIM”

Emekli sınıf öğretmeni Gevher Ural’ın seminerlere katılma motivasyonu ise tarihi bilgileri torunlarına aktarmak. Daha önce başladığı Osmanlıca kursunun pandemi döneminde kapandığını dile getiren Ural, “Yarım kalan işi tamamlamak istedim. APİKAM’a, hocamıza ve seminer programının açılması için ön ayak olan herkese teşekkür ediyorum. Şu an Osmanlıca çocuk dergileri okuyorum. Torunlara anlatacağımız çok güzel kültürel etkinlikler, özlü sözler var. Bunları torunlarıma aktarmak ve kendimi geliştirmek için buradayım” ifadelerini kullandı.

“ÖĞRENDİKLERİMİ ARKADAŞLARIMLA DA PAYLAŞACAĞIM”

Osmanlıcayı çok sevdiğini söyleyen İzzet Şeref isimli katılımcı da “Bir arkadaşımın tavsiyesiyle geldim. Çok verimli geçiyor. Hocamızın engin bilgilerinden faydalanıyoruz. Güzel bir aile tablosu da oluşturduk. Osmanlıcayı çok seviyorum. Öğrendiklerimi arkadaşlarımla da paylaşacağım” sözlerine yer verdi.

ÜCRETSİZ SEMİNER

Ücretsiz seminerde eğitim süresince her hafta pazartesi ve çarşamba günleri bir araya geliniyor. Katılımcılar, temel Osmanlıca bilgisi edinmenin yanı sıra Arapça ve Farsça kökenli kelimeler hakkında bilgi sahibi de oluyor. 12 hafta süren seminerleri tamamlayan katılımcılara Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi Osmanlıca Seminerleri Katılım Belgesi veriliyor. Nisan ayında yeniden yapılacak programın başvurusu mart ayında başlayacak. Başvuru duyuruları APİKAM’ın sosyal medya hesaplarından veya www.apikam.org.tr adresinden takip edilebilecek.

Yerel Haberleri