MEDYA EGE - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir'de, soğukta üşümesin diye aldığı müşterisi Delil Aysal tarafından tabancayla 3 el ateş edilerek öldürülen taksi şoförü Oğuz Erge'nin ailesine taziye ziyaretinde bulundu.
Ziyaretin ardından açıklama yapan Özel; "İnsan, insanlığından utanıyor. Bu kadar iyi bir insana karşı işlenen bu kadar vahşice bir cinayet hepimizi kahretti. Onun kalbinin yerinde taş olsaydı yumuşardı ama maalesef bu yaşandı. Ben gördüğüm andan itibaren etkisinden kurtulabilmiş değilim" dedi.
İzmir programı olmadığını ancak özellikle aileyi görmek amacıyla ve geride bıraktıkları için bir şey yapabilir miyiz düşüncesiyle bu ziyareti yaptıklarını ifade eden Özel şunları söyledi; "Geride kalanlarla ilgili elimizden ne geliyorsa yaparız. Bundan sonra taksiciler açısından alınabilecek tedbirler noktasında da bir başlangıç olmasını umduğumuz güvenlik konusunu, bu hafta mecliste gündeme getireceğiz; konuyla ilgili bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını arkadaşlarımız teklif edecekler. Bu mesleği yapanlarla birebir konuşarak, dernekleriyle, odalarıyla görüşerek nasıl tedbirler alınılabilir, görüşülecek. İlk akla gelen güvenlik kabin konusu var ama nasıl uygulanılabilir hepsi konuşulacak. Umuyorum bu büyük kayıp, bundan sonraki taksicilerin evlatlarının yetim kalmaması noktasında bir kazanıma dönüşebilir.
"DEPREMZEDEYE ŞANTAJ OLUR MU"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Merkezi yönetim ile yerel yönetim birlikte olmazsa hizmet gelmez" sözüne de gazetecilerin sorusu üzerine yanıt veren Özel; "6 Şubat'ta deprem oldu. 11 ilimiz etkilendi. Can kayıplarımız oldu. Hepimizin yüreği hala yanıyor ve 6 Şubat'ta da hep birlikte deprem bölgesinde olacağız. Bu meseleyi siyasete alet etmek istemem. Ancak Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Genel iktidarla yerel iktidar birlikte olmazsa hizmet gelmez, geldi mi gelmedi, Hatay mahzun kaldı" ifadeleri, vicdan, akıl ve yürek sahibi kimsenin bırakın söylemeyi, duymaya tahammül edemeyeceği laflar. Ben bunu, Hatay'a siyasi şantaj yapıyor olmasının ayıbını, Hataylılara havale ediyorum. Diyor ki; 'Benim partimden bir belediye başkanı olmadığı için ben Hatay'ı mahzun bıraktım, hizmet getirmedim. Seçmezseniz yine getirmem.' Kime diyor bunu? 'Her siyasi görüşten, her mezhepten, Hatay olunca oradaki demografiye göre her dinden insana benim kalbim taş' diyor. Yalan da söylüyor çünkü kendi belediyelerinin olduğu yerlerde de sorunları çözmüş değil ama malesef siyasi şantaj yapıyor ve bununla oy istiyor. Ona en iyi cevabı, 31 Mart'ta bütün siyasi partilerden Hataylılar verir ama ben bunu bütün milletimize şikayet ediyorum. Bilhassa ben bunu, AK Parti'ye oy veren irfan ve vicdan sahibi insanlara havale ediyorum. 28 Mayıs'ta ona oy veren herkese şikayet ediyorum. Depremde siyaset olur mu? Depremzedeye tehdit, şantaj olur mu? Taksici Oğuz kardeşimizi arkadan çekip vuran adamın kalbi taş olsa yumuşardı diyoruz ama Recep Tayyip Erdoğan'ın kalbinin yerinde taş olsa bu laf edilmez. Türkiye'nin dört bir yanında bizim belediye başkanlarımız var. Siyaseten böyle bir laf edersek ve iktidar olduğumuzda onların olduğu şehirleri kayırır da olmayan şehirlere bu kötülüğü yaparsak biz de taş olalım" dedi.
"100 KİŞİDEN 98'İ YA ÇADIRDA YA KONTEYNERDE"
"Hatay'da 7 bin konut verdi. Konut ihtiyacı 260 bin" sözleriyle konuşmasına devam eden Özel, "Söz vermişti, 1 senede konutlarınızı vereceğim diye ancak 100 kişiden 98'i ya çadırda ya konteynerde. Sene sonuna kadar bu sorun çözülmeyecek, kendi de söylüyor. Bu kadar çaresiz durumda olan insanları bide dönüp soğukla, yağmurla, çamurla, karla, hastalıkla terbiye etmeye çalışıyor. Olmaz olsun senden gelecek hizmet. Senin kalbin bu kadar kötü olduktan sonra olmaz olsun senin siyasetin. Yazıklar olsun!" diye konuştu.
"SİLAHLANMANIN HER TÜRLÜSÜNE KARŞIYIZ"
Bireysel silahlanmanın artması ve ruhsatsız silahlara erişimin kolay olmasına ilişkin soruları da yanıtlayan Özel, "Bireysel silahlanmaya her zaman karşıyız. Türkiye'de 30 milyon ruhsatsız silah olduğu hesaplandı Umut Vakfı tarafından. Biz Türkiye'de bu kadar kolay ruhsatlı silah alınmasına da karşıyız. Ruhsatlı silah sayısının bu noktalara varmasına da karşıyız. Ruhsatsız silah meselesine de Türkiye'nin tamamen denetimsiz bir alana dönüştürülmesine de itirazımız var. Kurulmasını teklif ettiğimiz komisyonun hem taksicilerin güvenlikleriyle ilgili çalışmalar yapması hem de bu bireysel silahlanma meselesiyle ilgili de ciddi tedbirlerin alınması lazım. Biz sosyal demokrat bir parti olarak silahlanmanın her türlüsüne karşıyız" sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.