Plastik atıklar çöp değil milli servet!

22-25 Ocak tarihleri arasında Fuar İzmir’de düzenlenen “Pack Fair Türkiye Ambalajlama, Paketleme Teknolojileri Fuarı”, plastik sektörünün geri dönüşüm süreçlerine ilişkin önemli bir panele sahne oldu.

Fuarın Kurumsal Destekçisi Ege Plastik Sanayicileri Derneği (EGEPLASDER) tarafından düzenlenen “Plastik Sektöründe Geri Dönüşüm ve Sürdürülebilirlik” paneli, dinleyicilerin yoğun ilgisi ile karşılaştı.

İBA Stratejik İletişim Danışmanlığı firmasının Kurucusu Serkan Aksüyek’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde; TTCP Eğitim ve Danışmanlık Kurucusu Dr. Mevlüt Çetinkaya, C&C Sürdürülebilirlik Yönetimi ve Danışmanlık Şirketi Proje Uzmanı Özlem Özan Kesbiç ve İzmir Ekonomi Üniversitesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gençer bilgi ve deneyimlerini paylaştı.

DÜNYADA YILDA 414 MİLYON TON PLASTİK ÜRETİMİ

Panele ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ege Plastik Sanayicileri Derneği (EGEPLASDER) Yönetim Kurulu Başkanı ve Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Başkan Yardımcısı Şener Gençer, gelişmiş ülkelerin tüm evsel ve endüstriyel atıklarını “enerji kaynağı” olarak gördüğünü ve bu bilinçle hareket ettiğini belirterek, “Ülkeler atıklarına çöp ya da milli servet olarak bakanlar şeklinde ikiye ayrılıyor. Geri dönüşüm süreçlerinde son yıllarda önemli kazanımlar elde etsek de biz hâlâ ilk kategorideki ülkeler arasındayız” dedi.

Plastiklerin defalarca geri dönüştürülebilir özellikleri ile döngüsel ekonomi ilkelerine en yüksek seviyede katkı sunan malzemeler olduğuna işaret eden Şener Gençer, dünya genelinde her yıl 414 milyon ton plastik malzeme üretildiğini, bu üretimin sadece yüzde 9,5’inin geri dönüştürülebildiğini vurguladı. Avrupa Birliği ülkelerinde bu oranın yüzde 30 seviyesine kadar çıktığı bilgisini veren Gençer, şu değerlendirmeyi yaptı:

“MİLYARLARCA DOLAR İTHALATI DURDURABLİRİZ”

“Ülkemizde atıkların toplanması ve bertarafında yetkili olan il ve ilçe belediyelerimiz bu konuda maalesef iyi bir sınav veremedi. Bu sonuçta vatandaşımızın bilinç ve farkındalık eksiği de önemli rol oynuyor. Plastikler başta olmak üzere tüm evsel atıklarımızı kaynağında ayrıştırarak geri dönüşüm süreçlerine sokabilirsek her yıl milyarlarca dolar termoplastik hammadde ithalatını durdurabiliriz. Ayrıca yurt içinden işleyecek hammadde bulmakta zorlanan ve bu ihtiyacını ithalatla karşılayan geri dönüşüm sektörümüzün daha az ithalat yapmasını sağlayabiliriz.”

Türkiye’de endüstriyel ve teknolojik geri dönüşüm tesislerinin sayılarının artmasından heyecan duyduklarını kaydeden Şener Gençer, Avrupa Birliği’nin Yeşil Mutabakat ilkeleri kapsamında Avrupa’ya ihraç edilen tüm mal gruplarında geri dönüştürülmüş malzeme kullanımlarının zorunlu hale geldiğine dikkat çekti. Otomotiv ve tekstil gibi temel ihracat sektörlerinde bu durumun etkilerinin ciddi oranda hissedildiği bilgisini veren Gençer, sözlerini şöyle sürdürdü:

1,5 TONLUK OTOMOBİLDE 350 KG PLASTİK VAR

“Bugün bir buçuk ton ağırlığındaki bir otomobilde yaklaşık 300-350 kg plastik malzeme bulunuyor. Avrupa Birliği’ne ihraç edilen her otomobilde kullanılan plastiklerin belli bir oranının geri dönüştürülmüş plastiklerden imal edilmesi koşul olarak önümüze geliyor.

Keza tekstil ve hazır giyimde, ürünlerin imalatında kullanılan kumaşların belirli bir oranının geri dönüştürülmüş sentetik ipliklerden üretilmesi zorunluluğu artıyor. Kaynağında ayrıştırılan ve geri kazanılan her kilogram plastiğin, birer milli servet olduğunu ve karşılığı olan dövizin cebimizde kaldığını unutmamamız gerekiyor.”

Plastik sektörünün sürdürülebilirlik eksenindeki uygulamaları ve döngüsel ekonomideki rolünün dünyadan örneklerle ele alındığı panel sonrasında, GL Fuarcılık firmasının Genel Müdürü Gül Ceylan tarafından Ege Orman Vakfı’na yapılan fidan bağışı sertifikaları takdim edildi.

Yerel Haberleri