REFAH İÇİNDEYİZ

Banu Pirinçcioğlu

Söylene söylene sonunda gideceğim buradan sanırım. Medeniyetsizliğin her gün karşıma çıkması, gözüme batması artık alarm veriyor. Her sene ülkeleri çalışıyorum.

Liste hiç değişmiyor.

Refah düzeyi yüksek, suç oranı yok denecek kadar az ülkeler belli.

Karar vereceğiz, gideceğiz. Bu kadar basit.

Her sene bir arkadaşım alıp başını gidiyor. Daha pişman olan görmedim.

En zoru sevdiklerini özlemek olur. Başka da zorluğu olmaz.

Zaten batıyoruz.

Batan gemideyiz. Hep birlikte batacağız. Zengin fakir hep birlikte.

İki senedir alarm veriyor ülke. Şu anda avaz avaz bağırıyor. Hatta batmış bile olabiliriz. Eğer bir mucize olmazsa...

Ekonomi iyi diyor ekonomi bakanımız. Refah içindeyiz diyor.

İşsizlik de nedir, yok öyle bir şey diyor.

Açlık mı, saçmalamayın Allah aşkına diyor. Herkes tok keyifler yerinde diyor.

Eh öyle diyorsa bizden iyi biliyordur, bakan sonuçta deyip rahatlıyoruz.

Ancak bir tuhaflık var. Hesap tutmuyor.

Çok basit bir hesapla, asgari ücrete bakarsak, yani nedir bu, en alt sınır maaş, 3500 TL.

Fena değil aslında. Annesi babasıyla oturan bir genç için yeterli olur.

Kendi başına eve çıkarsa sıkıntı var. Çünkü, insani şartlarda bir evin kirası 900 den başlıyor. Asansörsüz ve kalorifersiz. Bacaklara kuvvet.

Sobayla ısınma olur, klimayla olur. Klimayı günde beş altı saat çalıştırınca elektrik yaklaşık 200 civarında geliyor.

Su da öyle sudan ucuz bir şey değil. Çamaşır yıkadın, bulaşık yıkadın zaten aylık 100 gitti bile.

Sıra geldi yemeye. Et balık geçelim. Sebze tahıl tüketsin.

Yeşil biberin kilosu 15, havucun kilosu 6.

Salatalık 6, patlıcan 10

Bu kadar sebze yeter, az biraz makarna pilav.

Bir paket makarna 5, pirincin kilosu 12

Eh yeter doyduk sayılır. Meyveye gerek yok. İllaki meyve derseniz biraz daha açılacağız.

Portakalın kilosu 8

Muzun kilosu 10

Bir kilo portakal yaklaşık beş adet. Bir kilo muz artık boyuna göre, beş ile sekiz adet arası.

Su içeceksiniz. Damacana yirmi litrelik hesaplı aldınız, 15.

Sabah kahvaltılık alalım biraz. Peynir, zeytin, yumurta.

Beyaz peynirin kilosu yaklaşık 45.

Reçel, bal lazımsa onun da en ufağından seçerseniz bir bal 27 yapıyor.

Yumurtanın adedi 1,5.

Süt yoğurt almıyoruz.

Tereyağı ve zeytinyağı lazım olabilir.

Tereyağının kilosu 45

Zeytinyağı litresi 60

Yedik, içtik doyduk.

Deterjan lazım, bulaşık yıkanacak, çamaşırlar yıkanacak.

Çamaşır için en ucuzundan seçtim, 1,5 kilosu 16.

Bulaşık da elde yıkansın diyelim, ona da litresi 8

Evi minimum düzeyde hallettiysek dışarı çıkalım.

İşe gidiyorsunuz, muhtemelen toplu taşımaya bineceksiniz. 3 gidiş 3 dönüş. Günde 9 liranız gitti. Haftada altı gün çalışıyorsanız eğer, ayda 200 yola harcadınız. Bu arada iş ile ev arası hesaplıyoruz. Başka bir yere gitmiyorsunuz.

Dışarda oturup yemek yemiyor, kahve içmiyorsunuz. Sinemaya, tiyatroya gitmiyorsunuz.

Üst baş almadık. Keyfi hiçbir harcama yapmadık.

Cep telefonunuz vardır illaki, ona da aylık 50 ödeyin.

Tüpü unuttuk. Mutfak tüpü 180.

Ne kadar kullandığınıza bağlı, bir ay ile üç ay arası gider.

Şampuan, sabun, kişisel bakım artık onları kendiniz ekleyin.

Karnınız tok, yatıp uyuyun.

Ananas yemeniz şart değil. Mango yemeyin, brokoliyi es geçin.

3500 maaş aldınız, görüyorsunuz yetiyor. Yani bu alışveriş listesini bir ay boyunca kullanmayı başarırsanız yetecek.

Ama her hafta gideyim kilo kilo biber alayım, elma alayım derseniz o zaman hesap şaşar. Yetmez tabii...

Ben basitçe böyle hesapladım. Asgari ücretlinin bir aylık yaşamı böyle.

Herkes o kadar para almıyor ama. Daha düşük alanı da var. İşsiz olup işsizlik maaşı alanı var.

Evli olanı var, çocuklu olanı var.

Onlar ne yapacak dersseniz, orada bir yanıt vermiyor bakan.

O genel konuşuyor. Ekonomi iyi, karınlar tok diyor.

Öyle diyorsa öyledir.

Çoğu zaman aklıma aç yatan çocuklar geliyor. Özenen, isteyen çocuklar. Hep bekleyen çocuklar. Ve çaresiz anne babaları.

Mucize bekleyen aileler.

Tamam herkes havyar yemesin kahvaltıda.

Ama herkes beyaz peynirini hesapsız yesin. Biberi, havucu, Allah'ın sebzesini, meyvesini eksiksiz alıp yesin.

Budur isteğimiz.