"Saç büyümesinin üç ana evresi vardır. Saçın büyüdüğü, çoğaldığı dönem anagen, gerilemeye geçtiği dönem ketogen ve döküldüğü dönem telogen evre olarak isimlendirilir. Telogen evre kılların dinlenme dönemidir. Bu dönem ortalama 30-90 gün sürer ve kıllar bu dönemde dökülür." Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Okan, "Bir kişinin günde yaklaşık 100 saç telinin dökülmesi normaldir. Bu sayının aşırı miktarda artması saç dökülmesi olarak kabul edilir. Saç dökülmesi farklı nedenlere bağlı olarak gelişir. Erkek tipi dediğimiz hormonal ya da genetik nedenli dökülme, telogen dökülme diye isimlendirilen genel saç dökülmesi, saçlı deride bulunan hastalıklardan kaynaklanan dökülme ve saça uygulanan yanlış kozmetiklerin neden olduğu saç dökülmeleri bu nedenlerin en önemlileridir." ifadelerini kullandı.
Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Okan, şu açıklamalarda bulundu:
Telogen dökülme diye isimlendirilen dökülmede saçın genelinde dökülme görülür. Telogen döneme giren kıl köklerinde fazlalık olur. Besinsel eksiklikler, sıkı diyet, hormonal sorunlar, ateşli hastalıklar, akut kan kaybı, kullanılan bazı ilaçlar, tiroid bezi hastalıkları, kronik hastalıklar bu tip dökülmeye neden olan sebepler arasındadır. Genel saç dökülme şikayeti olan hastalarda demir, vitamin B12, folik asit, çinko, biotin, D vitamini, bazı romatolojik hastalıklar ile ilişkili testler istenilebilir. Stresin de bu tip dökülmenin oluşmasında etkisi olduğu göz önünde bulundurulmalıdır.
Erkek tipi dökülme hormonların etkisi ile gelişen genetik kökenli dökülmedir. Androjen hormonların etkisi altındadır, kalıtsal yapı da gelişmesinde etkilidir. Kadınlarda saçın tüm alanında açılma olarak görülür; erkeklerde alından başlar, iki yanda belirginleşir ve saçın üst kısmında seyrelme olarak görülür. Erkeklerde çoğunlukla 20’li-30’lu yaşlarda görülmeye başlar ancak ileri yaşlarda da başlayabilir. Kadınlarda hormonal bazı sorunlar bu tip dökülmeye neden olabilir. Erkek tipi dökülme sorunu olan kadın hastalarda hormonal bozukluk olup olmadığı araştırılmalıdır. Özellikle erkeklik hormonu, böbrek üstü bezi hormonu, tiroid hormonu, süt hormonu ile ilgili araştırmalar yapılmalı bu sorunlara yönelik tedavi başlanmalıdır.
Saçlı deriye yerleşen bazı hastalıklar kıl köküne zarar vererek kılların dökülmesine sebep olur. Saçlı deriyi tutan hastalıklarda saçta dökülme dışında kızarıklık, kaşıntı, pullanma, kepeklenme gibi başka yakınmalarda bulunur. Bu tip dökülmede tanının erken konulup tedavinin erken başlanması önemlidir. Tedavideki gecikme kalıcı kıl kayıplarına neden olabilir. Tedavinin erken başlaması hastalığın ilerlemesini engelleyerek sağlam saçların korunmasına yardımcı olur.
Saça uygulanan harici maddeler saç köklerine zarar vererek dökülmeye neden olurlar. Saç boyaları, düzleştiriciler, saç jöleleri ve saç köpükleri uzun süreli ve sık kullanıldıklarında saçın kırılganlığını arttırarak dökülmeyi arttırırlar.
ÖNCE ÇEŞİDİ TESPİT EDİLİR
Saç dökülmesi ile başvuran bir hastada önce saç dökülmesinin çeşidi tespit edilir. Hangi tip saç dökülmesi varsa ona uygun araştırma yapılır. Genel saç dökülmesi ile başvuran bir hastada olası bir neden açısından birtakım kan testleri istenilir.
Saçlı derideki bir hastalığın neden olduğu dökülmeden şüpheleniyorsa saçlı deriden biyopsi alınır ve hastalığın teşhisi konulur. Hastalığa yönelik tedavi ile yeni kıl köklerinin zarar görmesi engellenmiş olur.
Hastaların kullanmış olduğu saç ürünlerinin ayrıntılı hikayesi alınır. Yanlış saç ürünü kullanımı mevcutsa hastanın kesmesi tavsiye edilir.
PRP VE MEZOTERAPİ İLE SAÇLAR GÜÇLENDİRİLİR
“Saç dökülmesi ile başvuran hastalarda neden tespit edilirse öncelikli nedene yönelik tedavi yapılır” diyen Doç. Dr. Gökhan Okan, “Vitamin düşüklüğü bulunursa eksiklik tamamlanır, hormonal bir sorun tespit edilirse hastalar endokrinoloji ya da kadın doğum hekimine yönlendirilir. Besinsel eksiklik tespit edildiğinde gıdalar ile destekleme yapılır. Gereğinde hastalar diyetisyene yönlendirilerek beslenme alışkanlığı düzene sokulur.
Saç dökülmesini durdurmak amacıyla bitkisel içerikli ürünler bulunmaktadır. Bunların bir kısmının bilimsel etkinlikleri kanıtlanmış olmakla birlikte, etkinlikleri tek başına yeterli olmayabilir. Tedavilere destek olarak kullanılabilirler.
Saç dökülmesini azaltmak ve mevcut saçları canlandırmak için uygulanan bir yöntem saç mezoterapisidir. Saç mezoterapisi ile saçın ihtiyacı olan vitamin, mineral ve kan dolaşımını arttırıcı ilaçlar direkt saç diplerine enjekte edilir. Kullanılan ilaçlar güvenilirdir. Anestezi gerektirmeden uygulama yapılır. Başlangıçta sık uygulama yapılırken ilerleyen seanslarda aralar uzar. Emin ellerde yapılması gerekir. Tedavi tamamlandığında dökülmede azalma, saçlarda dolgunluk elde edilmiş olur.
Saç dökülmesi tedavisinde kullanılan bir diğer yöntem PRP’dir. PRP işleminde kandaki büyüme faktör bileşenleri belirli yöntemlerle saflaştırılır. Ardından saçlı deriye zerk edilir. Amaç saçlı deride kan dolaşımını artırmak, daha fazla oksijen sağlamak, kıl köklerinin gelişmesi ve saç tellerinin büyümesini sağlamaktır. Uygulama insanın kendi kanından elde edilen bir özütle yapıldığı için son derece güvenlidir, yan etkisi yoktur. Belirli aralıklarla tekrarlanması gerekir” dedi.