Sebeplerini bilmeden olaylar ve insanlar hakkında hüküm vermek birçok insanın yaptığı en kolay şey.
Günlük hayat içinde sabahtan akşama kadar birçok duygu geçişi yaşanıyor , anlık birçok durum yaşanıyor.
Kimselerin kimseyi anlamak gibi derdi yok..
Herkes kendi penceresinden hayata bakıyor ..
Günümüz insanı ben merkezli bir yaşamı seçtiği gibi de genlerden gelen merak , müdahil olma duygularından da vazgeçemiyor..
Enteresan bir varlık şu insan oğlu.
Bizim gibi geri kalmış toplumlar da her olayı her olguyu kendi aklıyla beyniyle değil ezberden anlamaya çalışıyor , yani dışardan yama yapıyor sonucunda hiçbir şey yerine oturmuyor , emanet duygu ve fikirlerle var olmaya çalışıyor..
İnsanı ve olguları anlamak elbette sonsuzdur ,lakin anlamaya gayret göstermek de başka bir şey..
Peşin hükümlü olmak , sığ düşünmek , izleyici olmamak , insan ilişkilerini zayıflatıyor..
En sevdiğim söz , ağzı olan konuşuyor veya yarım doktor candan yarım imam dinden eder hesabı .
Bütünüyle hayatlar başka başka insanlar başka başka ortak paydada buluşmak gerekirse kendini gerçekleştimek isteyen bireyler , önce kendini keşfetme yoluna girecek sonrasında başka insan ve yaşamlarla ilgili fikir belirtecek ..
Charles Bukoswki , sebeplerini bilmiyorsan seçimlerimi yargılama tümcesiyle insana önemli bir nokta koymuştur..
İş oldur ki kişi kendini önce bilecek..
Nokta..