Merhaba! Malum, seçim dolu bir gündemi geride bırakıyoruz. Bu haftaki yazımda sizlere hem gündemi hem de çocuklarımızı ilgilendiren bir kavramın çocuk eğitimindeki yeri ve öneminden bahsetmek istiyorum: “Seçim yapmak”...
Biz yetişkinler için bile seçim yapmak ve dolayısı ile sorumluluk almak zaman zaman korkutucuyken ve aldığımız kararların sorumluluğu kimi zaman kaygı vericiyken, çocuklarımıza seçim yapmayı, karar vermeyi doğru bir şekilde nasıl öğreteceğiz?
Olaylar karşında çocuğumuza karar vermesi için seçenekler sunmalıyız.
Bir konuda ona “bu böyle olacak” demek yerine ona seçenek sunmak daima daha iyi bir yol olacaktır. Örneğin çocuğumuza yemesini istediğimiz bir yemeği “bu bitecek” demektense; akşam “şu yemek mi? yoksa bu yemek mi?” arasında seçim şansı sunmak daha doğru bir yaklaşımdır. Böylelikle çocuğumuz ileride karşılaşacağı planı dışındaki gelişmelerde seçenekler üretmeyi daha kolay öğrenecektir.
Çocuğumuza sunduğumuz seçenekleri tanıtalım..
Bazen çocuklarımızın önünde iki seçenek vardır. Bu onlar için karar vermeyi kolaylaştırır. Ancak bazen ikiden fazla seçenek vardır ve çocuğumuz bu seçeneklerle karşı karşıya kalabilir. İşte bu durumda, seçeneklerin neler olduğunu tanımak çocuğumuz için seçim yapmayı kolaylaştıracaktır. Seçeneklerin içeriklerini bilmek çocuğumuz için çok önemlidir. Örneğin; içerisine adım attığımız yaz tatilinde çocuğumuz için yaz kursları tatil için güzel bir alternatif, malum. Peki yaz okullarında ders seçimi için çocuğumuza nasıl yardım edebiliriz? Bunun için branş dersi seçiminde resim, müzik, satranç, basketbol ve drama seçenekleri arasından satranç ve dramanın ne olduğunu bilmeyen çocuğumuz bu dersler arasında seçim yapmakta zorlanabilir. Ona satrancın nasıl bir oyun olduğunu, yaratıcı drama dersinde ne tür etkinlikler yapacağını anlatmak; eğer biz de bilmiyorsak derslerin eğitmenlerinden yardım almak çocuğumuz için doğru bir yardım olacaktır.
Çocuğumuz için seçimlerimizi değerlendirelim.
Hem biz yetişkinler için hem de çocuğumuz için seçimler yeteneklerimiz ve ilgi alanlarımızla doğru orantılıdır. Kendimizi tanımak seçimlerimizde ne kadar önemliyse; çocuğunuzu tanımak, ona yardımcı olmak için o derece önemlidir. Aynı örnekten yola çıkacak olursak; çocuğumuza sunduğumuz branş dersleri arasında kendisine en yakın olanı seçmek, aslında çocuğumuzun yeteneğini ve ilgi alanını da belirlemektedir. Ama unutmayalım ki; çocuğumuz için seçimlerinde sadece yetenek ya da ilgi değil, “yenilik” isteği de önemlidir. Kendine yakın olan bir etkinliği tercih etmesinin yanı sıra, yeni bir etkinlikte de yer almak çocuğumuz için bir seçenektir. Her iki durumda da, çocuğunuzla birlikte “yarar-zarar” listesi yapmak çocuğumuzun seçimini kolaylaştıracaktır. Aynı zamanda bu liste çocuğumuzun “analiz” yapabilme yeteneği için güzel bir adımdır.
“Sonuçlarına katlanırsın!”
Karar verme, seçim yapma kaygı verici bir süreçtir. Bu süreçte kaçınmamız gereken belki de en büyük yıkıcı etken “sonuçlarına katlanırsın” ifadesidir. Bu ifade, çocuğumuz için kaygı düzeyini ve baskıyı arttıracaktır. Bunun yerine onun yanında olduğumuzu, kararı ne olursa olsun onunla olduğumuzu, onu desteklediğimizi çocuğumuza hissettirmeliyiz. Bu, çocuğumuzun ileriki yaşamında kararlarını verirken özgüvenli ve kaygı bozukluğu yaşamayan bir birey olması yolunda doğru bir adımdır.
Seçim yapmak aynı zamanda sorumluluk almaktır.
Kararlarının kendisine getireceklerini bilen bir çocuk, seçimlerini daha iyi değerlendirmeyi ve doğru kararı vermeyi öğrenir. Bu, aynı zamanda çocuğumuzun sorumluluk duygusunu tanımasını ve doğru – yanlış arasındaki davranış farklılıklarını görmesini de sağlar. Seçimlerini tanıyan, değerlendiren, fikirlerini biz anne – babası ile paylaşmaya açık olan bir çocuk; ileride karar verme güveni gelişmiş, sorumluluklarından kaçmayan ve özgüveni olan bir birey olacaktır.
Unutmayalım ki; seçim yapabilmek bir bireyi özgür kılar..
Sevgiyle kalın..