Seçim alanında adaylar kendini tanıta dursun, yapacaklarını anlata dursun, seçmensen, seçeceksen tabi ki dinlemek zorundasın, izlemek zorundasın, düşünmek zorundasın.
Elinde mühür ile ‘EVET’ dediğin oyunu attığın sandıktan çıkan sayısal çoğunluk senin 5 yıl boyunca iyi veya kötü nelerle karşı karşıya kalacağının bir nevi kabullenmiş halidir.
Her hangi bir siyasi partinin taraftarı olan, her hangi bir siyasi partinin üyesi olan, her hangi bir siyasi partinin aktif çalışanı olanları bir kenara koyalım.
Onlara ne deseniz boş!
A kapısındaysa iyi veya kötü şeyler olur ölene kadar o kapıdadır, B kapısındaysa iyi veya kötü şeyler olur ölene kadar o kapıdadır.
Benim ulaşmak istediğim, düşündüğüm ve düşündürmek istediğim taraf olmayan, taraftarlık yapmayan, aklında soru işareti olup da, kararsız olanlara.
‘Kime oy versem?’ diye düşünenlere!
Oy kullanmaya gitmenize daha haftalar var.
Elinize oy pusulasını, ona basacağınız mührü ve oyunuzu koyacağını zarfı alana kadar bunları düşünün, işiniz daha kolay olur.
Hangi il ve ilçe de yaşıyorsanız o il ve ilçede iki belediye başkanı seçeceksiniz.
İlinizin belediye başkanını, ilçenizin belediye başkanının kim olacağına karar vereceksiniz.
Birincisi eğer mevcut belediye başkanı yeniden aday olarak karşısına çıktıysa işiniz daha kolay.
Döner geçmiş 5 yılına bakarsınız, şehrinize, ilçenize, mahallenize, sokağınıza ve hatta evinizde yaşamanıza dair kolaylaştırıcı, geliştirici bir şeylere tanık olduysanız oyunuzu yine ona verme ihtimaliniz elinde var.
İkincisi eğer belediye başkan adayı ilk defa başkanlık yapacaksa neler söylediğine bakın, uçuk projeler mi, hayatınıza dokunacak kadar değerli, ayakları yere basan, sorununuza çare olan projeleri mi ‘Yapacağım, yaparım’ diyor.
Seçmen olduğunuzu, seçme hakkınızı kullandığınızı unutmayın ama bir yandan da kendinizi işveren olarak düşünün.
Belediye Başkanı olacak kişi, size hizmet etmeyi isteyen, sizin vergilerinizin toplamıyla oluşmuş belediye bütçesinden maaş alacak olan, o maaşların dışında kalan paralarla da sizin beklentilerinizi karşılayacak olan.
Seçmen, seçen ve bir nevi işveren olarak hem ona maaş veriyorken, hem de yapmasını istediğiniz şeyleri yapması için paranızı teslim ediyor, yapmasını istiyor ve bekliyorken daha da çok düşünmek zorundasınız.
Demokrasi çoğunluğun dediği olsa da, iyi tercih yapan çoğunluğu yaratıp, doğru tercihlerle, doğru insanlara belediyenizi, beklentilerinizi ve isteklerinizi teslim etmek zorundasınız.
Oy dediğiniz şey sandığı girdikten sonra, sandıklar açıldıktan sonra, oylar sayıldıktan sonra biten bir şey değil.
Oy dediğiniz şey, 5 yıl iyi veya kötü neler yaşayabileceğinizin de sonucu.
Belediye başkanından veya belediyeden kişisel olarak maddi veya manevi beklentileri olan seçmen ve seçecek olanları ayrı tutuyorum.
Onların düşüncesi egoistçe ve öyle de olmak zorunda.
İyi seçimleriniz olsun, seçimleriniz iyi şeylerle karşılaşmanıza vesile olsun.