Türkiye’nin gözbebeği, gündemden düşmeyen, her geçen gün değerine değer katan, oksijen deposu, Michelin yıldızlı restorantları ile ününe ün katan, üzüm bağları ile şarap tutkunlarının ilgisini çeken, malikanelerin yok sattığı, yüz milyonluk evlerin kapış kapış satıldığı, bir rant merkezine dönüşen Urla’mız…
Urla’nın çiçeği burnunda Belediye Başkanı Selçuk Balkan, görevine 8 ay önce başladı. Mimar Selçuk Balkan Urla Belediyesi’ni, personelini tanıyarak öncelikle atamalar gerçekleştirdi. Kendi kadrosunu kurarak faaliyetlerine başladı. Buraya kadar her şey bildiğiniz gibi ilerliyor Urla’da…
Urla’nın ünlü bir köyü var, ‘Yağcılar Köyü”; doğası, denizi, ormanı, havası ve sakinliği ile ünlü bu köyümüzün muhtarı Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan’ın babası! Selçuk Balkan ise doğma büyüme Yağcılar Köyü çocuğu…
Neyse biz konumuza dönelim! Yazının başlığı “Selçuk Balkan’ın 650 Villalık Yağcılar Sınavı” Başkan Selçuk Balkan, koltuğa oturur oturmaz önüne dev bir proje ve yıllara sair sorunlar yumağı olan, hatta bana göre rant kokan, Urla Yağcılar Köyü, Altınköy prestij evleri diye adlandırılan, sit alanına kurulmak istenen 650 villalık bir proje ile karşı karşıya kaldı. Ormanlık alanda, üstelik sit alanında kalan hatta nitelikli koruma alanı ilan edilen bölgeye İstanbul merkezli bir firma, 650 villalık bir proje hayata geçirmek için girişimlerde bulunmaya başlamış bile…
Şimdi diyeceksiniz ki ne var bunda? İşte bu işte çok şey var. 300 dönüm üzeri bir tarla vasfındaki taşınmaza “sihirli eller” dokunmuş ve bir anda sit ve nitelikli koruma alanında yer alan bu 300 dönüm tarla, 650 adet 500 M2’lik parsellere baklava dilimi şeklinde, mükemmel denilecek bir ustalık ile yeniden parsellenmiş ve yeni tapular 2023 yılında çıkarılmış. Bu arada İmar uygulaması falan hak getire! Bölge 1/25.000’lik planlarda! Dedim ya ustalık eseri diye… Adamlar sit ibareli, koruma alanını 500 m2’lik 650 parsele bölmeyi başarmış. Terk falan mı? O da nedir? Usta dedik adamlara… Geriye sadece inşaat ruhsatlarının verilmesi kalmış! İşte Selçuk Balkan’ın sınavı da burada başlamış bulunmaktadır. Hani tek bir tarım alanını, orman alanını imara açtırmam sözü ile koltuğa oturan Sayın Selçuk Balkan, bakalım bu sınavdan geçerli not alabilecek mi? Yoksa ata topraklarının güzelim zeytin ağaçları ve ormanlarına 650 villa yapımı için onay verecek mi? Konunun takipçisiyiz, izleyip göreceğiz ve kamuoyunu da bilgilendireceğiz…
Tapu kayıtlarında ünlü şarkıcı Nilüfer’in babası Cemil Yumlu ve varisleri olarak kayıtlı bu 300 dönüm üzeri 3 parselden oluşan alan ile alakalı bir grup girişimci, “Altınköy Prestij Evleri” adı altında bir proje yapacaklarını duyurmuşlardır. Hatta 2019 yılında bazı parseller satılmıştır. O dönem haberlere de konu olan bu satış işleminin, CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu önderliğinde yapıldığı iddia edilmişti. CHP’li vekil bu iddialar karşısında açıklama yaparak “Bir parça hisse aldığım doğrudur, bu sebeple mecliste bazı vekil arkadaşlara almalarını önerdim” şeklinde bir açıklama yapılmıştı. Bahse konu bu projede hangi CHP’li milletvekilleri hisse aldı bilemeyiz! Ancak söylentilere göre CHP’li üst düzey isimlerin bahse konu bu projeden arsa aldıkları şeklinde duyumlar, Urla sokaklarında gezmektedir.
Proje ile alakalı o kadar iddia var ki! Hangisini yazacağım konusunda inanın bende şaşırmış durumdayım. Tek bir gerçek var ki “Alanda kimin tarafından yapıldığı bilinmeyen birtakım çalışmalar ve hareketlilik olduğu gerçeği"dir. Mesela tel çit ile çevrili tarla vasfındaki taşınmazda şu an bir iş makinası bulunmaktadır. Yine resimlerde göreceğiniz gibi kimler tarafından kesildiği bilinmeyen birçok ağaç kesiminin olduğunu da göreceksiniz. Urla Kaymakamı Sayın Mustafa Gözlet’in bu doğa katliamı girişimi ile alakalı gerekli işlemlere başlayacağı kanaatindeyim. İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri, Çevre Şehircilik Müdürlüğü ekipleri bu talan girişimine seyirci kalacak değillerdir. Eminim ki gerekli çalışmalar yapılacaktır.
Bahse konu alan, Urla’da Yağcılar Köyü sınırlarında Ömer Ali Boğazı diye adlandırılan, denize nazır, etrafı ormanlar ve zeytin ağaçları ile kaplı doğa harikası bir yerdir. 2005 yılına kadar bu bölge, Doğal Sit alanı olarak koruma altında iken 2005 yılında bir anda SİT ibaresi kaldırılıyor. Bu karara itiraz ediliyor ve İzmir 4. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı alarak, bölgenin sit alanı olarak kalmasını tescil ediyor. Daha sonrasında ise Danıştay 6. Dairesi bu kararı onaylayarak dosya kapatılıyor.
Geçtiğimiz yıllarda bölgede çıkan orman yangınları sebebi ile alan daha sıkı korumaya alınıyor ve çadır kamplarının yapılması bile yasaklanıyor. Alınan tüm bu kararlar doğru kararlardır. Şimdi kafamızı kurcalayan ve dikkatimizi çeken husus ise çadır kurmanın yasak olduğu bir bölgeye, kimler 650 villa yapmak istiyor. Bu cesareti ve özgüveni nereden alıyorlar.
Aslında konuya derinlemesine indiğimizde bu projede mağduriyet olduğunu da gözlemliyoruz. Birçok kişiye bahse konu alanda 500 m2’lik parseller satılmış. Bu parsellerden bazıları şu an satılık ibaresi ile piyasada dolaşmaktadır. Arsasını satmak isteyen bir vatandaş ile alıcı olarak irtibata geçtiğimde şok edici bilgiler ile karşılaştım. Arsasını satmak isteyen kişi pazarlamasını yaparken “Bu parsellere 0,25/0,50 emsal çıkartılacak. 500 m2 arsama net 250 m2 ev yapabileceksiniz” şeklinde açıklama yaparak, 500 m2’lik parseline bizden 10 milyon TL talep etti. 2019 yılında satın aldıkları bu parsellerin, imar izni alınarak site yapılacağına inandırılan bu kişiler de bence mağdurlar ve farkında değiller…
Urla Belediyesi İmar Müdürlüğü'nden bahse konu tapuları sorgulattığımızda ise;
*Sorguladığınız Alan Sit Sınırı İçerisinde Kalmaktadır. Bilgi İçin İmar Müdürlüğüne Başvurunuz.
*Sorguladığınız Alan Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı İçerisinde Kalmaktadır. Bilgi İçin İmar Müdürlüğü'ne Başvurunuz.
*Sorguladığınız Alan Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı İçerisinde Kalmaktadır. Bilgi İçin İmar Müdürlüğü'ne Başvurunuz.
İstanbul Merkezli İnşaat Firması imar izinleri konusunda sorun yaşamayacağı kanaatinde olmalı ki! Urla merkezde bulunan bir mimarlık ofisine proje çizimlerini de yaptırmışlar. Henüz SİT ve Koruma kararları kalkmamış olan arsa için kendi belirledikleri emsal oranlarında, projeler çizdirip yayınlama cesareti bile gösterilmiş. Bu kadarına pesss artık demekten başka bir şey diyemiyoruz…
Urla’nın birçok bölgesinde hızlı bir yapılaşma vardır. Bölgeye talep olduğundan bu yoğunluk uzun süre devam edecektir. Biz Urla sevdalıları olarak bu güzel ilçemizi korumak zorundayız. İmara açılmış, her şeyi ile yasal olan bir projeye tabi ki laf edemeyiz ancak koruma alanı ilan edilmiş, doğa harikası bir bölgeye de 650 villa yapılma girişimini, Urlalıların vicdanına ve Belediye Başkanı Selçuk Balkan’ın vicdanına bırakıyoruz…Bu proje hayata geçirilir ise Urla’da Sürdürülebilir Tarım Alanı ibareli her yer elimizden gidebilir. Bu proje hayata geçirilir ise örnek teşkil edilecek ve tarla sahibi herkes imar hakkı talebinde bulunacaktır. Bu proje hayata geçirilir ise Urla bir tarım İlçesi olmaktan çıkacaktır. Bu proje hayata geçirilir ise Urla’yı kaybedeceğiz…
Kalın sağlıcakla…