“Gelecek için hazırlanan vatan evlâtlarına, hiçbir güçlük karşısında yılmayarak tam bir sabır ve metanetle çalışmalarını ve öğrenim gören çocuklarımızın ana ve babalarına da yavrularının öğreniminin tamamlanması için hiçbir fedakârlıktan çekinmemelerini tavsiye ederim.”
Mustafa Kemal ATATÜRK
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm Türkiye ve Türk Cumhuriyetlerinde büyük bir çoşku ile kutlandı. Bu güzel günü bizlere armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bir kez daha şükranlarımızı gönderiyoruz. Günümüz Türkiye’sin de her ne kadar 23 Nisan 1929’daki bayramın ilk ilan edildiği yılların şevk ve isteği olmasa da bizler her bayram çocuklarımızı bu özel güne hazırlamalıyız.
Toplum olarak birçok güçlüklerle, zorluklarla mücadele ediyoruz. Kimi zaman geçim sıkıntısı kimi zaman toplumsal baskı ve tekdüzen yaşama alışkanlıkları bizlere bayramları unutturmamalı. Unutmayalım ki Atatürk bu günü ilan ederken şimdiki zamandan daha çok zorluklarla karşı karşıyaydı. Savaştan yeni çıkmış genç bir cumhuriyet ile Türk ulusunu ayaklandırmak için aklına gelen her yolu deneyen bir liderdi. Bu günü ilan ederek geleceği ne kadar çok düşündüğünü çocuklara ne kadar çok değer verdiğini bir kez daha göstermiş oldu.
Gel gelelim insan büyüdükçe ihtiyaçları ve hayattan beklentileri değişiyor. Çocukken yaşadıkları en basit oyunlar daha az cazip gelmeye başlıyor. Masumiyetini, sevecenliğini geride bırakıyor. Acaba hangimiz en son çocuklarımızla saklambaç oynadık. Kimler kızları ile seksek oynamaya devam ediyor. Bizlerde bir zamanlar çocuktuk ve o zamanki masum duygularımız törpülendi. İnsanın her zaman ihtiyaçları ve hayattan beklentileri değişebilir fakat keşke her zaman çocuk gibi düşünebilsek, onlar gibi karşımızdakini karşılıksız sadece birlikte güzel bir vakit geçirmek için sevebilsek.
Belki bu bayram biraz daha çocuksu duygularımızı yeniden hisseder biraz daha onlar gibi düşünmeye çalışırız. Dünyanın en saf en masum hislerine sahip çocuklar gibi bizlerde iş hayatında ve sosyal çevremizde birer çocuk olmalı ve öyle davranmalıyız. En ufak bir pide alma kuyruğunda cinayetler işlemesek yada sadece aracı ile yol vermediği için öndeki aracı süren kişiyi darp etmesek. Elimizden geldiğince çocuk kalabilsek. Yaşamın bize sunduğu nimetlerin farkına varıp bunlarla yetinmeyi öğrenebilsek.
Sürekli olması gerekmiyor ama bazen şöyle bir düşünüp insanlıktan uzaklaştığımızı daha doğrusu ne kadar çok çocuk olmadığımızı hatırlatalım. “Adam ol biraz” yerine bazen karşımızdakine “sensin çocuk” demenin keyfine varalım. Hayat çok kısa ve bence en güzel zamanlarımız geride, o sokak aralarında oynadığımız oyunlarda kaldı. O günlere geri dönemeyiz ama o günlerdeki duygularımızı tekrar yaşayabiliriz. Unutmayalım ki biz ne kadar masum kalabilirsek o kadar masum ve temiz bir toplumun temellerini atmış oluruz.
23 Nisan tekrardan herkese kutlu ve mutlu olsun…
Çok Gezin, Çok Okuyun ve Çok Sorun…