Sesteki değişikliğin ciddi hastalıkların habercisi olabileceğine işaret eden Prof. Dr. Ataman Güneri, “Üç haftadan uzun süren ses kısıklığınız var ise muayene olunuz" dedi.
Yaşam boyu ortaya çıkabilen ses kısıklıklarının hasta ve çevresinde merak ve kaygı oluşturduğunu belirten Egesante Tıp Merkezi Kulak Burun Boğaz ve Baş ve Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ataman Güneri, yakınmanın gerçek nedeni ortaya koyulana dek sesteki değişikliği ciddiye almak gerektiğini belirtti. Ses kısıklığı nedenleri ile tanı ve tedavisi hakkında bilgi veren Porf. Dr. Güneri, "Ses kısıklığı kişinin yaş ve cins özelliklerine uygun alışagelmiş sesinin ton ve gücünün değişerek tanınamamasıdır. Özellikle gırtlak hastalıklarında görülmekte olup, bazen de gırtlağa komşu organlar ile göğüs boşluğu, akciğer kalp hastalıkları yanında nörolojik ve psikosomatik nedenlere bağlı da gelişebilir. Gırtlak enfeksiyonları, sesin zorlanarak yanlış kullanılması, ses teli iyi huylu kitleleri (kist, polip, nodül), ses teli gerginlik ve hareket bozuklukları (felçleri) ile ses telini tutan gırtlak kanserleri sık rastlanan nedenlerdendir” ifadelerini kullandı.
"40 yaş sonrası çıkan ses kısıklığına dikkat"
Sigara kullanan 40 yaş üstü sıklıkla erkeklerdeki inatçı ses kısıklığının kanser yönünden dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Güneri, ''Genetik ve çevresel faktörlerin tetiklediği gırtlak kanseri görülme sıklığı erkeklerde ilk 5 organ içinde yer almaktadır. Ses telinde başlayan ya da yayılarak ses tellerini tutan kanserlerde ses kısıklığı kaçınılmazdır. Hastalığın yaygınlığına göre nefes zorluğu, yutma bozuklukları ve boyunda kitleler ortaya çıkabilir. Ses kısıklığının tanısında endoskopik muayene temel yöntemdir. Gereğinde stroboskopi de kullanılır. Tedavi nedene göre belirlenir ve uygulanır. İlaç kullanımı, ses ve solunum rehabilitasyonu, cerrahi girişimler seçenekler arasındadır. Nonorganik ses kısıklıklarında psikoterapinin yararı vardır'' diye konuştu.