“Bir okul müdürünün Atatürkçü ve Alevi olduğu gerekçesiyle, bakanlık başmüfettişi tarafından görevden alınması için sicilinin bozulması” skandalını Meclis gündemine taşıyan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, konuyla ilgili hazırladığı yazılı soru önergesini Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sundu.
TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Av. Kılıç, yaptığı yazılı açıklamada, skandalın, Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu’ndaki bakanlık başmüfettişinin “Atatürkçü, Cumhuriyetçi, Alevi” okul müdürünü görevden almak için sicilini bozduklarını içeren yazışmayı yanlışlıkla 20 kişilik müfettiş grubuna göndermesi ve Cumhuriyet Savcılığının MEB’de, “terör” soruşturması başlatması ile ortaya çıktığını ifade etti.
İstanbul Kadıköy Neriman İrfan Akça Mesleki Eğitim Merkezi Okul Müdürü Metin Bila hakkında, “görevden alma” amaçlı soruşturma açıldığını belirten Av. Sevda Erdan Kılıç, MEB Başmüfettişi Mehmet Ali Özkaya'nın İstanbul MEM Maarif Müfettişleri Koordinatörü Ayşegül Ekizceli'ye iletilmek üzere, Maarif Müfettişi Semra Erdem'e yazdığı “meb” uzantılı resmi e-postanın, yanlışlıkla Teftiş Kurulu'ndaki 20 müfettişe gönderilince Müdür Bila hakkında kurulan kumpasın ortaya çıktığını kaydetti.
Skandal mailde ne yazıyor?
CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, Başmüfettiş Özkaya'nın “meb.gov.tr” resmi uzantılı mailinden Müfettiş Erdem'e giden e-postada, “Metin (Bila) Bey'in idareciliğinin sonlandırılması için elimizden geleni yaptık. Zaten, kendisi Aleviymiş bunu da gizleme gereği duymamış. Camiamıza uygun olmadığı aşikar. Müdür Yardımcısı Cemile (Samancı) Hanım için mecburen aylıktan kesme cezası teklif ettik. Özellikle eşinin ‘hizmet hareketine' katkılarından biz de haberdarız. Fakat bunu mevcut şartlar nedeniyle çok dillendirmemek lazım. Olası itirazlarda işin bundan sonraki kısmı siz de artık. Ayşe (İstanbul Maarif Müfettişleri Başkanı Ayşegül Ekizceli) Hanım'a iletirsiniz. Allah'a emanet olunuz” denildiğini aktardı.
“meb” uzantılı resmi e-postayı gören müfettişlerin durumu Bakanlığa ve Müdür Metin Bila'ya ilettiğini dile getiren Av. Sevda Erdan Kılıç, Bila’nın da “Konu: Bakanlık Başmüfettişi Mehmet Ali Özkaya ve Semra Erdem'in terörist olduğu iddiası” diyerek, Kadıköy ve İstanbul MEM'ne, CİMER'e başvurduğunu, Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduğunu bildirdi.
“Konu hakkında suç duyurusunda bulunacağız”
CHP Milletvekili Av. Kılıç, savcılığın da Atatürkçü öğretmenlerin sicillerinin kasıtlı bozulduğu ve Fetö'cü yapılanma iddiaları hakkında soruşturma açtığını ifade etti. CHP’li Av. Sevda Erdan Kılıç, konu hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.
TBMM Divan Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, açıklamasında şöyle devam etti:
“Skandala baktığımızda, Atatürkçü ve Alevi okul müdürünün görevden el çektirilmesi için hakkında asılsız iddialarda bulunulduğunu ve kumpasa uğratılmak istendiğini görmekteyiz. Ama maalesef ki yapmak istedikleri bu kumpas, bir mailin başka bir mail grubuna yanlışlıkla gönderilmesi ile ortaya çıkmıştır ve kumpasları ellerine yüzlerine bulaşmıştır. Müdür, görevden alınması için hakkında uydurulan suçlamaların yalan olduğunu belgeleriyle kanıtlamıştır. Maildeki ‘eşinin hizmete olan katkılarından bizler de haberdarız’ cümlesinden de anlaşılacağı üzere, Özkaya ve Erdem, FETÖ'den talimat alıp, teröristlerin verdiği açık talimatları yerine getirmektedir. Eğer AKP iktidarı gerçekten FETÖ ile mücadele ediyorsa, iddia ettiği gibi devleti FETÖ’cülerden temizliyorsa, bu kişilerle ilgili gerekeni hemen yapmalı ve onlardan hesap sormalıdır.
Cemevlerine ticarethane statüsünde elektrik faturası çıkarılması, Alevi yurttaşlarımıza karşı yapılan ayrımcılıklar, Alevi ve Atatürkçü diye bir okul müdürüne kumpas kurulup görevden alınmaya çalışılması; bir değil iki değil… Çorum’daki, Sivas’taki, Maraş’taki zihniyet halen yaşıyor ve bürokrasi içerisinde de yaşatılıyor. Aleviler bugüne kadar bu ülkeye hizmet etmekten başka bir şey yapmamıştır. Devletin her kademesinde vatanı için çalışmaktadırlar ve evet Atatürkçüdürler, bununla da gurur duymaktadırlar. Ayrıştırma ve kutuplaşmadan beslenen iktidarı uyarıyorum; bunun gibi nefret suçları cezasız kalmamalı ve gereği bir an önce yapılmalıdır. Tarikatlara ve FETÖ artıklarına teslim edilen bürokrasi ülke yönetiminin aynasıdır.
Kutuplaşma ve ayrışmadan beslenen bu yapılar temizlenmelidir. Ülkemizin kutuplaşmaya değil demokrasi çatısı altında sevgi, barış ve kardeşliğe ihtiyacı vardır. Bu da gücünü tarikatlardan ve FETÖ’den alan AKP iktidarıyla değil, bu memleketin her bir ferdinin sorunlarını kendi sorunu gibi bilip çözüm üretmek için çalışan, gerektiğinde bunu eyleme döken Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğündeki Millet İttifakı ile olur.”