Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri İstanbul Bahçelievler'de özel hastanede, korona virüs aşısı olmayan kişilere para karşılığı aşı kartı oluşturulduğu ve sisteme aşı olmuş gibi kayda girildiği ihbarı üzerine çalışma başlatmıştı. Çalışmalar kapsamında gözaltına alınan 6 şüpheliden 3'ü tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Diğer 3 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Soruşturma süreci devam ederken tutuklu 2 hemşirenin ifadesi ortaya çıktı.
“Sizleri de ifadeye çağırırlar haberiniz olsun”
Hemşire Meral D. üzerine atılı suçlamayı kabul etmeyerek, “Ben başhemşire Nesrin N.'nin yanında çalışırdım. Hastanede Covid-19 aşısı yapılmaya başlandığında, doktor Yusuf K. bana aşı yapma konusunda yetki verdi. Bu yetkilendirme sistem üzerinden olmaktadır. Biz sağlık çalışanları olarak yetki verildikten sonra telefonumuza aşı uygulamasında kullanmak üzere “AŞILA” programını yükledik. Ben gözaltına alınmadan önce hastanemiz çalışanı Emre Ö. ifade vermiş. Nesrin Hanım ifadenin çıktısını kendisinin mailinden almamı söyledi. Daha sonra Nesrin Hanım, hastane müdürü ile ambulans şoförü ve beni çağırdı. Bize ‘sizleri de ifadeye çağırırlar haberiniz olsun' diyerek telaşlı bir şekilde uyardı" dedi.
“Aşı yaptım ve 100 dolar kazandım”
Şüpheli ifadesinin devamında, “Daha sonra Nesrin Hanım çok acil poliklinik sorumlusu Emine S.'yi odaya çağırmamı söyledi. Emine S. odaya geldiğinde Nesrin Hanım ona 4 tane aşı formu verdi. Emine S. aşı formlarını geçmiş tarihli olarak doldurdu. Daha sonra anladığım kadarıyla bu formlarla Emine S. ve eşi Ahmet Levent S.'ye aşı olmuş gibi form doldurulmuş. Forma yazılan tarih Emine S.'nin izinli olduğu bir tarihti. Daha sonra polisler beni sormuşlar. Nesrin Hanım bana ‘polisler seni soruyormuş ne söyleyeceğine konuşacağına dikkat et' dedi. Mart ayı başında Nesrin Hanım'ın odasına yabancı uyruklu hasta gelmişti. Nesrin Hanım aşıyı hastaya kendisi yapmıştı. Oda boşalınca Nesrin Hanım cebinden 100 dolar çıkartarak ‘aşı yaptım ve 100 dolar kazandım' dedi ve kendisini videoya çekti” şeklinde konuştu.
“Denetimde anlaşılmasın diye eski şişeleri aldım kapaklarını yapıştırdım”
İfadesinde aşı denetiminden sonra Nesrin N.'nin 5 tane aşı şişesinin kapaklarını açarak çöpe attığını iddia eden Meral D. “Bana ‘5 tane aşı eksiğimiz vardı. Denetimde anlaşılmasın diye eski şişeleri aldım kapaklarını yapıştırdım' dedi. Bunun amacının ise denetim sırasında hastaneye tutanak tutulmasının önüne geçmek olduğunu söyledi” ifadelerini kullandı.
“Hastane yönetiminin de bu usulsüzlerde parmağının olduğunu düşünüyorum”
Meral D. ifadesinde “Ben gözaltına alınmadan 1 hafta önce hastane müdürü Ertuğrul U. beni aradı ‘sana 2 tane T.C. Kimlik numarası atacağım bunları okutulmuş gibi göster' dedi. Bende yapmak istemediğim için bu kişilerin randevularını aldım ve bu şekilde bıraktım. Hastane yönetiminin de bu usulsüzlerde parmağının olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Şüpheli Meral D. “Ben hiçbir zaman usulsüz bir işlem yapmadım. Ben hemşirelik lisesi mezunu 20 yaşımda hemşire yardımcısıyım yerim cezaevi olmamalı adli kontrol şartıyla tahliyeme karar verilsin” dedi.
"Ben usulsüz işlem yapmadım ama bazı usulsüzlere şahit oldum"
Bir diğer tutuklu hemşire Sena Ç. de suçlamayı kabul etmeyerek, “Ben acil servis hemşiresi olarak çalışmaktayım. Aşı yapma konusunda ben de yetkilendirilen personellerden biriyim. Ben bu süreçte sadece sistemde aşı tanımlaması olan ve bizzat belgeleriyle müracaat eden kişilere aşılarını yaptım. Ben usulsüz işlem yapmadım ama bazı usulsüzlere şahit oldum” dedi.
“Bu arkadaşlarıma aşı yapılmış gibi gösterebilir misiniz”
Şüpheli hemşire Sena Ç. “Temmuz ayı içerisinde acil servis aşı odasında bulunduğum sırada acil servis sorumlusu Metin K., acil hostesi Sedef K. yanımızdayken hastane müdürü Ertuğrul U. geldi. Hatırladığım kadarıyla 2 kimlik belgesi vererek ‘bu arkadaşlarıma aşı yapılmış gibi gösterebilir misiniz' dedi. Metin K. randevusuz aşı yapılmadığını söyleyerek reddetti” şeklinde konuştu.
Öte yandan olayla ilgili Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sürüyor.