Sık görülen ve dayanılmaz ağrılara sebep olduğu bilinen börek taşlarının ihmal edilememesi gereken bir sağlık sorunu olduğunu altını çizen Üroloji Uzm. Doç. Dr. Önder Çinar, önemli açıklamalarda bulundu.
"1,5 SANTİMETRE UZUNLUĞUNDA TAŞLARI KENDİLİĞİNDEN DÜŞÜRMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR"
Doç. Dr. Önder Çinar, taş tedavi ile ilgili şunları söyledi:
"Böbrekte oluşan tüm taşların tedavi edilmemesi gerekmektedir. Ancak hastada yan ağrısı, idrarda kanama gibi şikayetler ortaya çıkarttığında, böbrek fonksiyonlarında bozukluk, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, hastanın günlük aktivitesini bozan durum gibi şikayetleri ortaya çıktığında kişinin taşlarının tedavi edilmesi gerekir. Taş tedavisi günümüzde kapalı yöntemlerle yapılabilmektedir. Artık taş hastalığında açık cerrahinin yeri kalmamıştır. Taşlar eğer 6 milimetreden küçükse kendiliğinden düşebilirler. Kişinin gün içinde sıvıyı fazla tüketmesiyle, parmak uçlarında zıplamasıyla küçük taşları düşürmesi mümkündür. 6 milimetreden büyük taşları veya böbreğin alt kısmında yer alan taşları 1, 1,5 santimetre uzunluğundaki taşları kendiliğinden düşürmek mümkün değildir. Mutlaka müdahale gerekir. Kişinin günlük bir buçuk 2 litreden fazla sıvı alması, 1 bardak suya limon sıkarak içmesi, C vitamininden yüksek beslenmesi gibi faktörler kişinin taş oluşumunu azaltacaktır. Büyük taşları düşürmek diyetle mümkün değildir. Taş hastalığının tedavisi geciktirildiğinde kişide böbrek yetmezliği gibi durumlar ortaya çıkabilir. Bu yüzden taş hastalığını mutlaka tedavi etmek gerekir. Kişi eğer taşını kendiliğinden düşürebilecekse kişinin taşı düşürebileceği tedavilere başlıyoruz. Eğer mümkün değilse kişiye kapalı ameliyat yöntemi sunuyoruz. Bunlar arasında idrar kanalından girerek böbrekteki taşları kırmaktan tutun, daha büyük taşlar için kişinin sırtından yarım veya 1,5 santimetrelik kesiler yapılarak ve böbreğe girilerek taşın tamamen temizlenmesini sağlayacak tedaviler mevcuttur. Kişide yan ağrısı, idrarda kanama, bulantı, kusma gibi durumlar olduğunda kişide taş hastalığı olabileceğini düşünmek gerekir. Günlük sıvı tüketimi az olduğunda, özellikle coğrafi bölgelerde, Karadeniz Bölgesi’nde ya da güney bölgelerde yaşayanlarda taş hastalıkları sık görülmektedir. Özellikle bu bölgede yaşayan kişilerin sıvı tüketmesi önemlidir."