Okul öncesi eğitiminin temel eğitim aşamasında birçok rol üstlendiğini hatırlatan Dilek Soylu, çocukların yetenek ve ilgi alanlarının bu dönemde şekillendiğine dikkat çekti.
“Anadilimizi iyi öğrenmeliyiz”
Son yıllarda sosyal medya başta olmak üzere birçok alanda gençlerin kelimeleri dahi düzgün yazamadığına işaret eden Dilek Soylu, “Henüz Türkçeyi kurallarına uygun konuşamayıp, yazamıyorken, yabancı dile olan ilgi kendi dilimize olan önemin kaybolmasına yol açıyor. Velilerimizin Türkçe dil eğitimini sağlıklı veren aynı zamanda diğer dilleri temelinden eksiksiz öğreten eğitim kurumlarına yönelmeleri çocuklarımızın ileri ki aşamada hem konuşma hem de yazma konularında daha sağlıklı sonuçlar elde etmesine destek olacak” dedi.
“Şiddete yönelim uzmanlarla çözülmeli”
Okullarda eğitim öğretim yılının başından bu yana yaşanan şiddet olaylarının en aza indirilmesi için psikolojik danışmanlık hizmetinin daha etkin hale getirilmesi gerektiğini de hatırlatan Dilek Soylu, okullarda öğretmenlere ve öğrencilere yönelik artan şiddet olaylarının zamanla azalabileceğini söyledi. Çocukların özellikle sınav dönemlerinde agresif davranışlar sergileyebileceğini hatırlatan Dilek Soylu, “Biz eğitimciler ülkemizin her evladının zeki ve akıllı bireyler olduğuna inanıyoruz. Velilerimiz özellikle sınav dönemlerinde çocuklarının üzerlerine gitmemeli ve onları telkin edici davranışlar sergilemelidir. Evde yaşanabilecek negatif tutumlar bazı çocuklarda şiddet olarak dışa vurulabiliyor. Özellikle sınav dönemlerinde okullarda psikolojik danışmanlık hizmetlerine ağırlık verilmeli ve öğrenci şiddet eğilimi gösteriyorsa uzman ekipler tarafından telkin edilmelidir” diye konuştu.