İstanbul Tavla Derneğinin her yıl düzenlediği kuruluş yıl dönümü turnuvasının 15.'si, 26-30 Nisan tarihleri arasında İran'dan 82, Bulgaristan'dan 41, Almanya'dan 38, İngiltere'den 17, Fransa'dan 12, ABD'den 12, Romanya'dan 10, Ukrayna'dan 8, Lübnan'dan 8, KKTC'den 7, Makedonya'dan 6, Danimarka'dan 26, İtalya'dan 5, Gürcistan'dan 5, İsrail'den 4, Yunanistan'dan 4, Irak'tan 4, Avusturya, Belçika, Rusya, Macaristan, Japonya ve İsviçre'den 2, Azerbaycan, Bosna Hersek, İsveç, Güney Kıbrıs, Brezilya, İrlanda, Norveç, Avustralya, Hollanda, Çek Cumhuriyeti, Litvanya ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden 1 olmak üzere 290 yabancı, toplamda 668 oyuncuyla İstanbul'da yapıldı.
Dünyanın en önemli tavla turnuvaları arasında gösterilen turnuvada, renkli bir atmosfer yaşandı. Gürcistan'dan Sounguli Amirov'un birinci olduğu şampiyonada, KKTC'den Mehmet Çakıcı ikinci, Türkiye'den Atilla İnanlı üçüncü olurken, Çandarlı'yı temsil ederek katılan Halil İbrahim Bircan, ilk turdan itibaren Hollandalı, İranlı, Türk ve Bulgar rakipleri eleyerek önemli bir başarıya imza attı. 12. maçında tavlanın duayenlerinden Mürsel Askenazi'ye 9-7'lik skorla elenen Halil İbrahim Bircan, turnuvayı 54. sırada tamamlamayı başardı.
"MODERN TAVLA EĞİTİMLERİ VERMEK İSTİYORUM"
Tavlanın sıradan bir kahvehane oyunu olmadığını; satranç, briç gibi önemli bir spor olduğunu belirten Halil İbrahim Bircan şunları söyledi: "Dünyada uzun yıllardır modern tavla oynanıyor. Türkiye, modern tavla ile 80'li yılların başlarında tanıştı. Türkiye'de insanlar tavlayı basit bir kahvehane oyunu olarak görüyor ve önemsemiyor. Oysa tavla da satranç gibi çok önemli ve matematik gerektiren bir oyundur. Son yıllarda modern tavla, ülkemizde yavaş yavaş bilinmeye başlasa da kanaatimce yeterli değildir. Örneğin bölgemiz Bakırçay havzasında, modern tavla bilen oyuncu sayısı yoktur. Geçtiğimiz yıl Çandarlı'da modern tavla eğitimleri vermek istememe rağmen talep olmadığı için maalesef bu idealimi gerçekleştiremedim. Umarım bu zamandan sonra Dikili'de veya Çandarlı'da talep olursa bu tür eğitimleri gönüllü olarak yapacağım. Ülkemizde tavlayla birlikte bilardo da hak ettiği yerde değildir. Oysa ki bu oyunlar tıpkı satranç gibi insanların sosyalleşmesi anlamında çok önemlidir. Tavla dostluktur, arkadaşlıktır, sevgidir, hoşgörüdür."