Türkiye’de uygulanan yatırım teşvik mevzuatı ve uygulamaları hakkında bilgilendirmelerde bulunmak ve sanayi sektörünün devlet destekleri ile ilgili sorun ve önerilerini görüşmek amacıyla gerçekleşen toplantı, aynı zamanda sosyal medya üzerinden canlı olarak yayınlandı. Yatırımlarda Uygulanan Güncel Teşvikler Bilgilendirme Toplantısı’na T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürü Dr. Mehmet Yurdal Şahin konuşmacı oldu. Toplantıya, ALOSBİ Aliağa Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Tezcan ve ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı da katılım gösterdi.
Toplantı EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer’in açılış konuşmasıyla başladı. Türkiye’nin kalkınmasının ve uluslararası arenada kendini kanıtlayabilmesinin güçlü bir sanayiden geçtiğini ifade eden Yelkenbiçer, bu başarının ardında da teşvik sisteminin itici bir güç olduğunu belirterek, “Sanayi bir ülkenin üretim gücünü ve kapasitesini ifade eder. Sanayisi gelişmiş ve güçlü olan bir ülke gitgide zenginleşir ve aynı ölçüde diğer alanlarda da gelişme göstermeye başlar. Etkin ve bilinçli üretim yapabilmek, üretilen endüstriyel ürünün baştan sona bütün aşamalarına vakıf olmak ve onu bir katma değere dönüştürmek anlamına gelmektedir. Bu yüzden sanayi sektörleri ülkeler için bir numaralı kalkınma aracı olmaktadırlar. Sanayileşmiş yerlerde nüfus yoğunluğu yaşanır çünkü üretim sahası olması demek bir o kadar iş imkânı demektir. Ülkelerde değişik amaçlarla uygulanan ancak genel amacı yatırım kararlarını etkileyerek sosyoekonomik yapının iyileştirilmesi olan devlet yardımları ya da yaygın adıyla teşvikler, özellikle son dönemlerde yaşanan ticaret savaşları ile daha da önem kazanmıştır” dedi. Yatırımların kalkınmada birinci önceliği bulunduğuna dikkat çeken Yelkenbiçer, “Ekonomi politikasının ana eksenlerinden birisi malum olduğu üzere yatırımlar. Yatırımları yönlendirmenin yollarının başında da yatırım teşvikleri geliyor. Teşvik kavramı özünde kamunun kıt kaynaklarının belirli alanlara aktarılması suretiyle bazı tercihlerin ve seçimlerin yapılmasını içermektedir. Bu tercihler, içinde bulunulan ekonomik konjonktüre göre değişim gösterse bile teşviklerin uzun vadedeki temel amacı halkın refah seviyesinin artırılmasıdır. Yatırım teşvikleri ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkelerde ağırlıklı olarak bölgesel teşvikler, büyük ölçekli yatırımlara yönelik teşvikler, stratejik yatırımların teşvikleri ve genel amaçlı teşvikler olarak uygulama alanı bulmaktadır. İzmir ve Ege Bölgesi’nin güzide şirketlerinin nice yatırımlara yönelmesini diliyorum. Bizler EGİAD Yönetim Kurulu olarak sanayicimizin ve toplumun refahını artırmak isteyen tüm üyelerimizin her zaman yanında olmak için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürü Dr. Mehmet Yurdal Şahin ise, yaptığı konuşmada ülkedeki ekonomik ve sosyal sorunların giderilmesini hedef alan devlet yardımlarının, kamunun piyasa mekanizmasına müdahale araçlarının en önemlilerinden biri olduğunu ifade ederek, “Uygulama amacı, kullanılan enstrümanlar ve yöntem bakımından gelişmelere göre hızla adapte edilebilen dinamik bir müdahale aracı olması, devlet yardımlarını ekonomik ve sosyal sorunların çözümünde önemli bir konuma getirmiştir” dedi. Gelişmişlik sıralamasında ilk etapta gelen illeri de açıklayan Şahin, bu illeri İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli, Bursa, Tekirdağ, Muğla, Antalya, Eskişehir olarak sıraladı. Yatırım Teşvik sistemi hakkında ayrıntılı bilgilendirmede bulunan Şahin, söz konusu mevzuatta ilgili Kamu Kuruluşları ve STK’ların talepleri doğrultusunda bugüne kadar 28 adet karar ve 12 adet tebliğ değişikliği gerçekleştirildiğini, bu değişiklikler ile yatırımcı lehine yeni uygulamalar başlatıldığını vurguladı. KDV İstisnası, Gümrük Vergisi Muafiyeti, Vergi İndirimi, Faiz Desteği, Yatırım Yeri Tahsisi, Sigorta Primi İşveren Hissesi Desteği, Sigorta Primi Desteği, Gelir Vergisi Stopajı Desteği, KDV İadesi gibi destek unsurlarının olduğunu hatırlatan Genel Müdür Dr. Mehmet Yurdal Şahin, öncelikli yatırım konuları üzerine de değerlendirmede bulundu. Stratejik Yatırım Değerlendirme Kriterlerini de açıklayan Şahin, sabit yatırım tutarının 50 Milyon Türk Lirasının üzerinde olması, yatırım konusu ürünle ilgili yurtiçi toplam üretim kapasitesinin ithalattan az olması, belge konusu yatırımla sağlanacak katma değerin asgari yüzde kırk olması, yatırım konusu ürünle ilgili olarak son bir yıl içerisinde gerçekleşen toplam ithalat tutarının 50 Milyon ABD Dolarının üzerinde olması olarak vurguladı. Yatırımların 2020 yılında pandemi döneminde daha da arttığını kaydeden Dr. Mehmet Yurdal Şahin, krizin fırsat yarattığına dikkat çekerek, “Uzak doğuda başlayan covid krizi, ülke arayışı doğurmuştur. Bizim teknolojik imalat yapmamız ülkemizi ön plana çıkartmıştır. Pandemi döneminde 10 bin 493 belge düzenleyerek son yılların rekorunu kırdık. İzmir’de de 2020 en yüksek yatırımın olduğu yıl oldu” dedi. Son dönemde yapılan önemli değişiklikleri de aktaran Şahin, “Asgari yatırım tutarları, 1. Ve 2. Bölgelerde 3 milyon TL, 3. 4. 5. 6. Bölgelerde 1 milyon 500 bin TL’dir. Stratejik yatırımlar için belirlenen asgari sabit yatırım tutarı 50 milyon TL’dir. Bölgesel Teşvik Uygulamaları için ise asgari 1.500.000 TL’den başlamak üzere desteklenen her bir sektör ve her bir il için ayrı ayrı belirlenmiştir” diye konuştu.