Trafik kurallarını koyanların bir de böyle bir uyarı tabelası koymaları gerekiyor. Özellikle geniş ve uzun yolların kenarlarına : 'Dikkat Trafikte Maganda Var' diye.
Trafikte suya, yola, güneşe, tümseğe, çukura vs her şeye karşı araç kullananları uyaran trafik işaretleri gibi, 'Dikket Trafikte Maganda Var' levhası da pek ala kullanılabilir.
Amaç trafik magandasını teşhir etmek, amaç trafik magandasına karşı vatandaşı uyarmak ve dikkatli olmasını sağlamak olsun.
Ülke olarak eğitim seviyemiz malum. Hala yükseltmeye çalışıyoruz. Aynı ülkede otomobil edinme, ehliyet alma da malum. Evinin önüne arabalarını koymak için zamanla, komşusuyla, komşu olmayanla yarışanların sayısı da malum.
Ülkenin eğitim seviyesi ve otomobil kullanma seviyesi tam anlamıyla ters orantılı olduğunu kabul ettiğinizde, dolayısıyla trafikte de bırakın trafik kurallarını, insanı ve ahlaki kuralları bile hiç sayan insanların çokluğuna şaşırmamak gerekiyor.
Bunlarla ilgili zaman zaman haberler duyarız, 'Trafik mangandası şöyle yaptı.Trafik magandası böyle yaptı' diye.
Peki, azınlıkta olan, trafik kurallarına, insan ve ahlak değerlerine önem veren azınlıkta insanları bu magandalardan korumak için ne yapıyoruz.
Koca hiç bir şey.
Azınlıktaki bu insanları, çoğunluktaki diğer insanların arasında magandaya denk geldiğinde kaderine bırakıyoruz.
Hatta kaderine bırakmakla kalmıyor, 'sabırlı olun, muhattap olmayın, sinirlenmeyin, sakin olun, polisi arayın ve gücünü yetiyorsa kendinizi kollayın' diye nasihatlarda bulunuyoruz.
Trafikte her türlü kuralı yazılı olarak koyuyor, uymayana cezayı yazan trafik uzmanları, magandalar konusunda neden bir uyarı yazısı ve ceza müeyidesi getiremiyor.
Arabasını camını açıp küfür eden magandaya, el kol hareketi yapan magandaya, arabasından inip eşkıya gibi diğer arabanın üzerine yürüyen magandaya, ulaşırsa insana, ulamaşamazsa arabaya zarar veren magandaya Türk Ceza Kanunu'nda ayrı bir müeyyide uygulanmalı.
Trafik magandalığının yok edilmesi için en basitinden, trafikte tartışıp, magandalık yapanlardan her kim arabasından aşağı iner ve tartışmaya devam ederse, dışarda ne gibi sonuç olursa olsun birinci derecede olaylardan sorumlu tutulmalı.
Trafik magandalığı, bir dönemin patlama yapan kapkaç suçları gibi bugün artık patlama noktasına gelmiş durumda.
Buna bir kaç kez önümde gerçekleşen olayda tanık olduğum gibi, dinlediğim bir çok trafik magandası hikayesine de ekleyebilirim.
İnsanlar artık trafikte maganda teröründen o kadar korku içinde ve bıkmış vaziyetteki, arabanın sürücü koltuğunu yanına, koltuk altına, bagajanı, en irisinden bir otun parçasını, en uzunundan bir demir parçasını ve hatta gizle bölmelerde ateşli silahlar koymaya başladı. Erkeklerin bu şiddete karşı şiddet gösteren savunma amaçlı edinimlerinin yanında kadın sürücülerimiz de artık arabalarında trafik magandalarına karşı gözyaşartıcı speryler bulundurmaya başladılar.
Yanı kadını, erkeği, çoluğu, çocuğu herkes, trafik magandasından korkuyor ve kendince tedbirlerini alıyor.
Bu da, kuralın, cezanın ve yaptırım olmadığı yerde trafik magandasına karşı vatandaşın aldığı en doğal refleks.
Peki, yetkili, yetkisiz, işi olan, olmayan herkesi soruyorum.
Vatandaş, lüks veya lüks olmayan arabanıza bindiğinizde, keyifli bir yolculuk, iyi bir tatil, güzel bir gün geçirmek istediğinde, trafik mangandasıyla karşı karşıya kalacağınızı düşünerek yanına savunma silahları almak zorunda mı?
Bugünki şartlarda evet almak zorundasınız.
Çünkü trafikte maganda var!
Çünkü trafikte magandalık yapmanın suçu yok!