“Bir yerden bir yere yetişme telaşında olan ve alternatif yol arayışlarına rağmen, trafikten kaçamayan sürücüler ve yolcular için yolculuğun kendisi bir stres faktörüne dönüşmektedir. Bu durum toplu ulaşım araçlarını kullanan ve kalabalıklar içinde yolculuk yapmak zorunda olan kişiler için de geçerli elbette. Özellikle sürücülerin araç kullanırken müzik dinleme eğiliminde olduğunu biliyoruz.” diyen Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji bölümü Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk, “Yapılan araştırmalar çok yüksek sesle müzik dinlemenin trafik ihlallerine yol açtığını ve dolayısıyla kaza riskini arttırdığını gösteriyor. Çünkü aşırı derecede yüksek sesle müzik dinlemek dikkat dağıtıcıdır ve sizi diğer işitsel ve görsel uyaranlara karşı duyarsızlaştırır.” uyarısında bulundu.
Sevilen müzik yüksek olmayan bir ayarda dinlenmeli
Belirli bir müzik türünü dinlemekle ilgili doğru ya da yanlış demenin mümkün olmadığını belirten Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk, “Kişi çoklu bir görev olarak aynı anda araç kullanıp müzik dinleyebilir ancak araç kullanma esnasında müziğe müdahale etmek risk doğurur. Özetle sevdiğiniz, aşina olduğunuz bir müziği yüksek olmayan bir ses ayarında dinleyebilirsiniz.” diye konuştu.
Yoğun trafik en önemli sorun
Büyükşehirlerin baş döndürücü bir hız ile ses ve görüntü karmaşası sunduğunu, çoğu kez bu kadar çok uyarana maruz kalındığının farkına bile varılamadığını ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk, “Trafik sorunu gündelik hayatımızın görünen sorunlarından yalnızca biri. Metropol hayatı zaman içinde bireylerin kendilerine ve yaşadıkları çevreye karşı duyarsızlaştıkları bir mekâna dönüşüyorsa orada kentin sorunları üzerine çok ciddi ve kapsamlı bir biçimde düşünülmesi ve çözüm aranması gerektiği ortadadır. Herhangi bir müziği dinleyerek rahatlamak ya da iyi hissetmek bir sonuç olabilir sadece. Şehir hayatının bu denli stresli bir hayat sunması aslında başından itibaren ele alınması gereken bir sorundur.” dedi.
Müzik size alan açar
Bir stres kaynağı ile baş edebilmek için elbette sanatın çok büyük iyileştirici bir gücü olduğunu ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk, “Müzik tek başına problemleri ortadan kaldıramaz ancak günün yorgunluğunu atmak için size bir alan açar. Sanatın daha en baştan, yani sosyal problemler bu kadar çok hayatımızın içinde olmadığında, büyük bir ihtiyaç olduğunun altını çizmek istiyorum. Sanat, spor gibi sosyal aktiviteler hayatımızdaysa zaten sorunlarla baş etmek için daha yaratıcı yollar bulma eğiliminde oluruz.” diye konuştu.
Arabesk ve heavy-metal, olumsuz duygulara yol açıyor
Müzik dinlemenin stresle baş etmede ve bilişsel performansı geliştirmede oldukça faydalı olduğunu kaydeden Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk, kimi müzik türlerinin olumsuz duygulara neden olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Müzik dinleme eylemi her ne kadar kişisel beğeni, kültürel geçmişimiz, sosyal çevremiz ve geliştirdiğimiz zevklerle ilişkili olsa da örneğin arabesk müzik türünün kişilerde depresif duyguları öne çıkardığı, umutsuzluğa neden olduğu ve öfkeye yol açtığını biliyoruz. Benzer şekilde yapılan araştırmalar heavy- metal müzik türünü dinleyen kişilerde saldırganlık eğiliminin daha yüksek olabileceğini gösteriyor. Bu iki müzik türünde de olumsuz duygulara ve davranışlara yol açan sebep ise daha çok şarkıların sözleri ile ilgilidir.”
Müzik ruh halini etkiliyor
Müziğin hayatımızın her alanında sevincimizi, hüznümüzü, sıkıntımızı, öfkemizi paylaşan en önemli eşlikçilerden biri olduğunu kaydeden Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk, “Özellikle çocuklarda ve gençlerde dinlenilen müzik türü ile ruh hali arasında daha yakın bir ilişki kurulduğu görülmektedir. Belli bir müzik türünü dinleyen kişilerde belli duygu ve düşüncelerin ortaya çıkacağını söylemek konuya çok dar bir açıdan bakmak anlamına gelir. Fakat yine de içinde sürekli ölüm, saldırganlık, isyan, depresif duyguların ele alındığı müziklerin olumsuz ruh halini tetikleyebileceği de unutulmamalıdır.” uyarısında bulundu.