“Alaçatı’dayım burada rahatım bir yere çıkma ihtiyacı duymuyorum”
Karantina döneminde evde geçirdiği günleri anlatan Özerk, “Toplam kaç gün oldu saymıyorum. İstanbul’da 20-25 gün karantinada kaldım sonra annemle birlikte Alaçatı’ya geldik. Bahçem olduğu için çok daha rahatım bir yere çıkma ihtiyacı duymuyorum. Çok gerekli olursa sevdiğimiz köylülerimiz var taze mahsulleri onlardan alıyoruz. Hafta içleri ufak tefek yürüyüşler yapıyoruz hafta sonları zaten evdeyiz. Bir şekilde alıştık bu durumlara” dedi.
“Bir çiftlik kurmak istiyorum”
Özerk, “Uzun zamandır sağlıklı beslenme üzerine hem farklı tatlar hem de farklı deneyler yapıyorum bunları hayata geçirmek istiyorum. Bir çiftlik kurmak istiyorum. Sebzeden tutun süt ve peynir ürünlerine kadar her şeyi üretmek istiyorum. Ağaçlarla ile ilgili bir projem var ve o ağaçların organik reçellerini yapmak istiyorum. Böyle bir niyetim var” dedi.
“Slow akustik yeni bir albüm yaptım”
Tuğba Özerk, “‘Tuğba’dan Akustikler 1’ albümü yaptım. Slow akustik bir albüm ve tamamen akustik. Gençler slow parçalarımı çok seviyor çok mutlu oluyorum. Bu süreçte çok hareketli parçalar üretmek istemiyorum. Belki “Tuğba’dan Akustikler 2” albümünü çıkarabilirim” dedi.
Tuğba Özerk’ten sağlıklı beslenme reçetesi
Tuğba Özerk, “Bu dönemde mutlaka hareket etmeliyiz. Yaşı ortamı müsaade edenler kesinlikle yürüyüş yapmalı tabii belli mesafeleri koruyarak. Çok az ve sık yemek yemek lazım, porsiyonları küçük tutmalıyız çünkü zaten evdeyiz çok fazla hareket edemiyoruz, enerji çok fazla yakılmıyor. Bitki çaylarına yönelmek lazım bitki çayları tok tutabiliyor daha meyve ağırlıklı, sebze ağırlıklı beslenmek gerek. Kefir çok faydalı sahurda kefir gibi ayran gibi doğal ürünleri tüketebiliriz” dedi ve sözlerini şöyle tamamladı “ben hiçbir zaman etobur bir insan olmadım hiçbir zaman aşırı yağlı yemedim çünkü ailemizde öyle bir alışkanlık yok. Glütensiz ve Sebze ağırlıklı besleniyorum” dedi.