İzmirli başkan eşleri, Bornova Belediyesi’nin 9 Eylül’de açtığı, Atatürk’ün İzmir’e girmeden önce dinlenip kahve içtiği Belkahve’de açtığı Ata Anı Evi’nde buluştu. Başkan eşleri, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Kurtuluş Savaşı anılarının yaşatıldığı tarihi mekanı gezdi. Ziyarette Kent Tarihçisi Altan Altın ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Danışmanı Hasan Tahsin Kocabaş, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun öncesinde ve sonrasında yaşanan insan hikayelerini anlattı. Ziyarette duygulu anlar yaşandı.
Büyük onur
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun eşi Dr. Türkegül Kocaoğlu, başkan eşleri toplantısını Cumhuriyet Bayramı kutlama haftasında Atatürk’ün 9 Eylül günü İzmir’e girmeden önce kahve içtiği mekanda yapmak istediklerini belirterek, Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila’ya böyle bir mekanı kente kazandırdığı için teşekkür etti. İzmir’in Kurtuluş Savaşı’nın başladığı ve sonuçlandığı çok özel bir kent olduğunu hatırlatan Kocaoğlu, “Eşlerimiz böyle bir kent için özveriyle çalışıyorlar. Biz de onların yanında onlara deste k vermek için elimizden geleni yapıyoruz. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı eşi olmak benim için büyük lütuf. Meslek hayatımda halka hizmet olanağını bu yolla verdiği ve layık gördüğü için çok mutluyum” diye konuştu.
Savaş gazisi babanın kızı
Kurtuluş Savaşı gazisi olan babası nedeniyle Cumhuriyet’in nasıl kurulduğunu çok iyi bildiğini söyleyen Kocaoğlu, babası ile ilgili şu anıları aktardı:
“Babam 17 yaşında doktor olmayı hayal ederken askere alınarak savaşa katılmış. Emekli gazi topçu Albay Hikmet Sualp’in top seslerinden dolayı kulaklarının ağır işittiğini öğrenmek, kalçasından enjeksiyon yapmak istediğimde iğnenin savaş artığı sert bir cisme geldiğini hissetmek içimi acıtan anılar arasında. Benim ismim babamın kendisi gibi milliyetçi arkadaşları tarafından konmuş. Subay arkadaşları babama kızı olduğunu; ‘Türke gül’ geldi diye telefonla bildirmişler. Yani Türk ulus unun bir kızı daha olduğu anlamında. Babam da ismini o zaman ‘Türkegül koyalım’ demiş. İsmimim güzel bir hikayesi var ve onu da gururla taşıyorum”.
Milliyetçilik ırkçılık olarak algılatılıyor
Öz Türkçesi ulusalcılık olan milliyetçiliğin ne yazık ki, bugün ırkçılık olarak algılatılmayı çalışıldığını ifade eden Türkegül Kocaoğlu, “Kanları, canları pahasına topraklarını savunan bu subayların milliyetçiliği yurt ve vatan milliyetçiliğidir. Vatandaşlık bilincine ulaşmak herkesin vatansever, ulusalcı olmasından daha doğal ne olabilir? Nüfusumuzda Kürt, Çerkez, Ermeni, Arnavut gibi pek çok etnik köken var. Bu bizim zenginliğimizdir. Irk, mezhep, din faktörlerini gözetmeksizin kalbi bu güzel ülke için çarpan kişiler olmamız önemli. Mühim olan aidiyet duygudusur. Bunun içindir ki, Atatürk ‘Ne Mutlu Türküm diyene’ demiştir” şeklinde konuştu.
Cumhuriyetin yılmaz bekçileriyiz
Egemen güçlerin ‘böl-parçala–yönet’ tarzındaki isteklerinin doğruya ulaştığı coğrafyamızda Cumhuriyet değerlerine çok sıkı sarılmak gerektiğini hatırlatan Kocaoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Özellikle biz kadınlar, Atamız’ın bize sunduğu Medeni Yasa, Seçme Seçilme Hakkı, Kılık Kıyafet Kanunu gibi haklardan geri durmayacağımıza and içmeliyiz. Hangi akıllı kadın bu önemli haklardan vazgeçer? Büyük komutanımız Mustafa Kemal Atatürk, 9 Eylül’de bu güzel yerde mola verip kahvesini içmiş. Biz de onu bu mekanda yad ederek minnet ve şükranlarımızı iletmek için toplandık. Atamız’ın kurduğu laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin yılmaz bekçileri olduğumuzu tekrarlayalım”. &nb sp;
Tarihe yolculuk
Başkan eşleri Ata Anı Evi’nde işgal yıllarında kurtuluş mücadelesinde kullanılan sivil ve askeri eşyaları büyük bir ilgiyle inceledi. İzmir’in işgali ile tüm yurt sathında başlayan Kurtuluş Savaşı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile Türk Ordusu’nun verdiği mücadeleye ait önemli kitapların yer aldığı kütüphaneyi gezen başkan eşleri, İzmir tarihi ile ilgili hazırlanan videoyu izledi.