Bugün Türkiye’nin en sessiz günü.
Bugün Türkiye’nin en kısıtlı günü.
4 artı 4 sisteminin ilk sonucu olan çocuklarımız, liseye geçiş sınavı olan LGS’ye girdiler.
Birinci oturumu bitirip, biraz mola verdikten sonra, biraz sevinip, biraz üzüldükten sonra ikinci oturama girecekler ve önümüzdeki 3 yılı hangi lisede devam edeceklerini, kaderlerine belirleyecekler.
Küçük yaşta zor bir sınav.
Çocukların da, ailelerinde sınav stresinden dolayı oldukça gergin olduğu kesin.
Ama bu sınav da zor olduğu kadar, yapılması da zorunlu bir sınav.
Çünkü çocuklarımızın kıymetleri her birimizi için ayrı ayrı olsa da, birbirinden farklı beyine, birbirinden farklı düşünceye ve birbirinden farklı gelecek hayalleri kurduğu gerçekliğini görmemezlikten gelemeyiz.
Belki hepsi doktor olmak ister, avukat olmak ister, vali olmak ister, milletvekili, bakan, bürokrat olmak ister ama bunu yapabilecek güçte olduklarını, önce kendilerine, sonra eğitime, en sonunda da çevrelerine göstermek zorundalar.
Türkiye’nin sağlam geleceğini başka türlü bulmamız mümkün değil.
Her anlamda güçlü gençlerin yetişmesi Türkiye’nin her anlamda güçlü ülke olarak yoluna devam etmesidir.
Bütün çocuklarımızın yolu şimdiden açık olsun.
Türkiye’nin yolu açık olsun.
Milletimizin yolu açık olsun.
Geçmiş olsun.