Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kemal Akpınar, “Bebeklerin mikroorganizmalarla geç karşılaşmaları bağışıklık sistemlerinin gelişimini önlüyor, öteliyor ya da sıkça enfeksiyon geçirmelerine sebep oluyor. Bebekler faydalı mikroorganizmalarla ne kadar erken yaşlarda karşılaşıp temas ederse hastalıklara karşı bağışıklıkları da o kadar güçlü oluyor” açıklamasında bulundu.
Ebeveynler bebek dünyaya geldiği andan itibaren “mikrop kaparsa” diye sürekli bir endişe ve gereğinden fazla hassasiyet içerisinde olabiliyor. Zararlı mikroorganizmalar için hijyenik olmanın doğru olduğunu ancak aşırı hijyenik olmanın da bağışıklık sistemini olumsuz etkilediğini söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kemal Akpınar, “Anne karnında dahi mikroorganizmalar var ve bebeğin içeride bu mikroorganizmalarla yaşadığı yönünde pek çok çalışma da mevcut. Özellikle normal doğumla dünyaya gelen bebek, annenin doğum kanalından geçtiği andan itibaren dış dünyanın mikroorganizmalarıyla tanışıyor. Annenin doğum kanalında var olan mikroorganizma yapısı, bebeğin florasının da olumlu yönde gelişmesini ve hastalıklarla çok daha iyi mücadele etmesini sağlıyor” dedi.
Bebeğin dış dünyaya karşı güçlü ve sağlıklı olması ebeveynin atacağı doğru adımlarla mümkün olduğunu belirten Dr. Kemal Akpınar, bebeğin daha sağlıklı bir büyüme süreci geçirmesi için şu önerilerde bulundu:
- Bebeğinizi gezdirmek için AVM’ler yerine sokak, bahçe, park gibi doğal ortamları tercih edin. Bebeklerin ve çocukların günümüzde daha çok hasta olmalarının bir nedeni de toprağa temas etmemeleri.
- Bir hastalığınız veya herhangi bir akıntılı durumunuz yoksa bebeklere temas etmekten korkmayın veya çevrenizdekileri uzaklaştırmayın. Abartı olmadığı sürece öpebilirsiniz.
- Bebeklerinizin hayvanlarla temas etmesinden çekinmeyin. Onlarla temasları ne kadar geç olursa alerjik reaksiyonları da o kadar fazla oluyor.
- Dışarıdan aldığınız sebze ve meyveleri temizlemenin en iyi yolu sudur. Aldığınız yiyecekleri suda bekleterek temizleyebilirsiniz. Üzerindeki tabaka gitmiyor diyorsanız, kabuğunu soyarak yedirin.
- Hayatımızı kolaylaştırdığı var sayılan deterjanları ya da ıslak mendilleri, içerdikleri kimyasallar nedeniyle bebeğinizden uzak tutun.
- Evinizdeyken bebeğinizin emziği yere düşünce, kaba bir kir varsa temizleyin ve emziği bebeğinize verin. Bebek o ortamın mikroorganizmasına alışmalıdır. Ancak dışarıdaysanız, emziği yıkayabilirsiniz.
- Bebeklerin cildi erişkinlere göre hassastır. Bu yüzden yıkarken kullanacağınız şampuan ve sabun seçimleriniz çok önemli. İçinde parfüm, boya maddesi, deterjan atığı dediğimiz sodyum, sülfat içeren ürünler olmamalı.
- Tercihen kompakt ürünleri kullanmaya dikkat edin.
- Sabunu doğrudan bebeğinize değdirmeyin. Önce kendi elinizde köpürtün, sonra o köpükle yıkama işlemini yapın.
- Bebeğinizi özellikle bol suyla durulayın.
- Bebeğinizin çamaşırlarını yıkarken deterjanlardan ziyade granül sabunlar kullanın.
- Bebeklerinizin çamaşırlarını kurutma makinelerinden çok, temiz havada kurutmayı tercih edin.
- Bebeğinizi uygun ısıya getirdiğiniz çeşme suyuyla yıkamaktan çekinmeyin. İçme suyuna gerek yok.