Hastaların yüzde 20'sinin omuz şikayetleri sebebiyle geldiğini söyleyen Opr. Dr. Ruşen Demir, "Omuz vücudun en karmaşık eklemlerinden bir tanesi. Çok fazla yönde harekete maruz kalıyor. Tabi bundan dolayı da erken yıpranmalar oluyor. Hasta polikliniğe geldiğinde öncelikle omuz şikayetinin ne olduğuna bakılması gerekir. Omuz ağrısı, hareketlerde kısıtlanma, kuvvet kaybı, şekil bozukluğu ve bazen de omuzdan ses gelmesi şikayetleri ile gelebiliyorlar. Şikayetleri değerlendirirken de hastanın yaşı, aktivite düzeyi, hayattan ne beklediği önemli kriterlerdir” dedi.
Yaşa göre değişiyor
40'lı yaşlarda genelde omuzdaki rotator manşet sıkışmalarıyla karşılaştıklarını belirten Ekol Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Opr. Dr. Ruşen Demir, "Bu problemler 50'li yaşlara gelindiğinde rotator manşet yırtıklarına, 60'li yaşlarda ise kireçlenmelere dönüşebiliyor. Rotator manşet yırtıkları, kürek kemiğini üst kola bağlayan kaslardan meydana gelir. Burada yer alan tendonlar, omuz eklemini sabitlemeye ve hareket ettirmeye yardım eder. Omuz ağrılarına birçok neden yol açabilir. Fakat bu kas ve tendon grubundaki hasarlar akla ilk gelen nedenlerin arasında yer alır. Rotator manşet yırtığı tedavisi ise hastanın beklentisine göre şekilleniyor. Tekrarlayan çıkıkların olması, bir stabilite bozukluğu, rotator manşet yırtığı ve sıkışıklığı varsa cerrahi yöntemi öneriyoruz. Tıptaki gelişmeler sayesinde cerrahi seçenekler daha az invaziv yani daha az kesi ile yöntemlerin kullanılması doğrultusunda ilerlemiştir. Eskiden rotator manşet yırtıkları için açık cerrahi yöntemler kullanırken günümüzde omuzda açık cerrahi azaldı. Son yıllarda sadece kol ve omuz uyuşturularak artroskopi dediğimiz kapalı yöntemle omuza 3 noktadan giriyoruz. Ortalama 1 saat kadar sürede ameliyat gerçekleşiyor. 4-6 haftalık bir fizik tedaviden sonra hastalar normal yaşamına dönebiliyor. Ancak ileri yaş dediğimiz yaş grubunda omuz protezi öneriyoruz" diye konuştu.