Yazın gelmesiyle kulak enfeksiyonlarında ciddi oranda artış olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yılmaz, “Bu enfeksiyonları önlemek ve korunmak mümkün. Kulak enfeksiyonları yönünden risk altındaki gruplar daha sıkı önlemler almalı. Sıcakların artması ile temizlik koşullarını sağlamayan havuzlarda mantar, bakteri, siğil ve molluscum gibi virüslerin üremesi çok kolay olur. Korumasız ve uzun süre bu havuzlarda kalmak enfeksiyona davetiye çıkartıyor” dedi.
Prof. Dr. Yılmaz deniz ve havuz suyunda bulunan bakterilerin, risk altındaki kişilerde enfeksiyonun daha hızlı geliştiğini ve dış kulak yolunda iltihaplanmaya neden olabildiğini anlatarak, şunları söyledi:
“Kulak zarına tüp (havalandırma borusu) takılmış çocuklar, daha önce kulak ameliyatı olmuş kimseler, kulak zarı delik olan kişiler, dış kulak yolunda kir toplanması olanlar, dış kulak yolunda egzama benzeri deri hastalığı olanlar ve kulağında akıntısı olanlar şeklinde sayılabilir. Bu kişilerin önlem ve korunma yöntemleri açısından daha dikkatli olması gerekir. Vazelinli pamuk, silikon tıkaç ya da özel yapılmış kulak kalıpları ile dış kulak yolu girişini kapatarak suya girmelidirler. Özellikle tüp takılmış çocuklar için kulak tıkacı içinde olan lastikli kafa bantları ideal çözümdür.”
Kulak iltihaplanmasının bir KBB uzmanı tarafından dış kulak yolunda gerekli temizlik yapıldıktan sonra damla ve antibiyotik ilaçlarla tedavi edilebildiğine değinen Prof. Dr. İsmail Yılmaz, “TSE 11899 genel kurallarına uymayan; temizlik, bakım ve ilaçlama konusunda emin olunmayan havuzlara girilmemesi gerekir. Bunun yanında çok kalabalık küçük koylarda denize girmekte benzer risk taşır. Uygun koşullardaki havuz ve denizlerde ise bir seferde 30 dakikadan fazla kalmak deride bulunan gözeneklerin açılarak geçirgenliğin ve enfeksiyonlara eğilimin artmasına neden olacağından suda kalınan süreye de dikkat edilmelidir. Havuz veya denizden çıktıktan sonra duş alınması iyi bir önlem olacaktır. Böyle bir durumla karşılaşan kişilerin muhakkak bir KBB uzmanına başvurması gerekmektedir” diye konuştu.