Howe, merkezi Londra'da bulunan "Cambridge Analytica" adlı veri analiz firmasının 87 milyon Facebook kullanıcısının hesaplarından izinsiz topladığı kişisel verileri ve Facebook Üst Yöneticisi (CEO) Mark Zuckerberg'in bu konuda ABD Kongresi'ne iki gün ifade vermesini değerlendirdi.
Facebook ve benzeri büyük sosyal medya firmalarının regüle edilmesinin şart olduğunu belirten Howe, "Gördüğümüz gibi bu şirketler inanılmaz bir güce sahip." dedi.
Howe, Avrupa'da internet kullanıcılarının kendi verileri üzerindeki kontrolünü artıran Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Düzenlemesine (GDPR) işaret ederek, ABD ve diğer ülkelerde de buna benzer regülasyonların hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
GDPR'ın kapsamlı içeriği sayesinde kullanıcıların verilerinin usulsüz kullanımının kısıtlandığına dikkati çeken Howe, "Regülasyonların merkezinde tüketicilerin verilerinin kendi izinleri olmadan hiçbir şekilde kullanılamayacağı esas olmalı." ifadesini kullandı.
"İnsanların dijital profilleri büyük şirketlere satılıyor"
Facebook ve Cambridge Analytica ile ilgili veri skandalının sosyal medya endüstrisi çalışanlarını ve bu sektördeki uzmanları şaşırtmadığını dile getiren Howe, skandalın medyaya yansıdığı için geniş yankı yarattığını belirtti ve şunları söyledi: "İnsanların şunu anlaması gerekiyor; verilerin kullanıcılardan izinsiz olarak kullanılması bu sektörde her yere nüfuz etmiş bir sorun. İnsanların internette yaptıkları her şey takip ediliyor. İnsanların internet yoluyla toplanan davranışları dijital profil haline getirilerek şirketlere satılıyor. Facebook veri sızıntısında etik olmayan durum ise bu platform için dışarıdan geliştirilen bir uygulamanın, akademik araştırma bahanesiyle kullanıcıların iznini alarak bilgilerini toplama, ancak daha sonra izinsiz şekilde bu bilgileri Cambridge Analytica'ya satmasıydı."
"Sosyal medya verilerimizi her saniye topluyor"
Teksas Teknik Üniversitesi Halka İlişkiler Fakültesi Üyesi Yardımcı Doç. Dr. Lisa Low, Facebook ve Cambridge Analytica ile ilgili veri skandalının kendisini şaşırtmadığını söyleyerek, büyük sosyal medya kuruluşlarının her türlü kullanıcı bilgisini topladığını dile getirdi ve şöyle konuştu: "Sadece Facebook suçlu değil. Snapchat, Instagram, Twitter da bunlara dahil. Sosyal medya şirketlerinin hepsi, verilerimizi her günün her saniyesi topluyor. İnsanlar sosyal medyanın özgür olduğunu zannediyor. Özgürlük bedava değil. Çünkü bilgilerinizi paylaşıyorsunuz. Tüketici olarak çok daha duyarlı olmalıyız."
Low, veri skandalının sosyal medya şirketleri açısından daha fazla şeffaflık için bir çağrı olduğunu aktarırken, insanların da sosyal medya paylaşımlarında daha dikkatli olması ve internetteki davranışlarında daha sorumlu hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
"İnternette yapılan her paylaşım mahremiyet kapısını aralıyor"
İnsanların sanal ortamlarda mahremiyetleri olduğunu zannettiklerini ancak asıl durumun bunun tam tersi olduğunun altını çizen Low, insanların internet ortamında yaptıkları her paylaşımın "mahremiyet" kapısını biraz daha araladığını vurguladı.
Low, Facebook kullanıcılarının hesaplarını diğer uygulama veya internet sitelerine bağlayarak kendi verilerini farkında olmadan üçüncü parti kişi ve kurumlarla paylaştıklarını ifade etti.
Özellikle ABD'de kullanıcıların sosyal medyadan beklentileri hakkında "oldukça saf" oldukları yorumunu yapan Low, hemen hemen hiçbir kullanıcının Facebook dahil sosyal medya şirketlerinin üyelik anlaşmalarını okumadığını hatırlattı.
"Facebook'un kendi kendini düzenlemesini beklemek saflıktır"
Low, Facebook CEO'su Zuckerberg'in ABD Kongresi'nde verdiği iki günlük ifade sırasında Amerikalı senatörlerin ve temsilcilerin sosyal medya ve internet teknolojileri konusunda çok sınırlı bilgileri olduğuna dikkati çekti.
ABD'li siyasilerin anlamadıkları bir konu hakkında nasıl düzenleyici adımlar atacağının merak konusu olduğunu ifade eden Low, "Facebook'un kendi kendini düzenlemesini beklemek saflıktır. Ancak, anlamadığınız bir şeye de nasıl regülasyon getirebilirsiniz?" dedi.
Low, ABD Kongresinin Facebook ve sosyal medyaya regülasyon getirme kararı alması durumunda ise yetkililerin mutlaka teknoloji ve eğitim sektörlerinde uzmanlardan destek alması gerektiğini sözlerine ekledi.
Zuckerberg'in ifadeleri net ve sabırlıydı
New York'ta Yaşam Koçluğu yapan ve "Wall Street Profesyonelinin Hayatta Kalma Rehberi" adlı kitabın yazarı olan Roy Cohen ise, Facebook CEO'su Zuckerberg'in salı günü ABD Senatosu ve çarşamba günü Temsilciler Meclisi komiteleri önünde verdiği ifadelerin "net ve sabırlı" bulduğunu söyledi.
Facebook'u 2004 yılında 19 yaşındayken kuran Zuckerberg'in şu anda 33 yaşında olduğunu hatırlatan Cohen, "Unutmamalıyız ki, komitedeki ifadeleri dinleyen vekiller kendisinden iki jenerasyon daha yaşlı kimseler. Şimdiki sosyal medya teknolojisini tamamen anlayabilecek donanıma sahip değiller. Buna rağmen, Zuckerberg çok saygılı ve olgun bir şekilde davrandı. Cevapları çok netti, kendisi de çok profesyoneldi." ifadelerini kullandı.
Cohen, her bir vekilin Zuckerberg'e soru sormak ve cevabını dinlemek için 4 ila 5 dakika arasında zamanının olduğunu anımsatarak, süre kısıtlamalarına rağmen CEO'nun sosyal medya teknolojileri hakkında detaya inmeden gerekli bilgileri açıkça vekillere paylaştığını kaydetti.
Zuckerberg'in süresi yetmeyen vekillerin bazı konular hakkındaki sorularının da Facebook çalışanları tarafından yanıtlanacağı sözünü vermesine işaret eden Cohen, "Bir teknoloji uzmanı olarak Zuckerberg soruları farklı yerlere çekebilir ve zaman öldürebilirdi. Buna rağmen elinden geldiğince net konuştu ve sabırlı davrandı." diyerek sözlerini tamamladı.