Vekil Kalyoncu: Soyer, bir şey yapmıyor; beni takip ediyor

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hasan Kalyoncu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'i eleştirerek Sünger Kent Projesini kendilerinden duyduğunu söyledi.

ANKARA / MEDYA EGE - MHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hasan Kalyoncu, gazetemize özel açıklamalarda bulundu.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in çalışmaları hakkında açıklamalarda bulunan Kalyoncu, Dirençli Kentler Projesinin kendisine ait olduğunu söyledi. "Soyer, Dirençli Kentleri ben gündeme getirdikten sonra 'İzmir'i Dirençli Kent yapacağız' dedi. Büyükşehir Belediyesi, duyduklarını uygulayacağım diye ortaya atlıyor. Soyer, bir yerden bir şey duyuyor, İzmir'de yapacağım diyor ama gerisi yok" diyen Kalyoncu Sünger Kent ile ilgili fikirlerini aktardı.

Kalyoncu şöyle konuştu; "Dirençli Kent hemen hemen aynı şeyi ifade ediyor. Dirençli Kent, içerisinde Sünger Kent kavramı da barındırır. Sünger Kent olabilmek için öncelikle yağmur suyu ve kanalizasyon kanallarını ayırmak gerekiyor. Birinci şart bu. İkincisi; yağmur suyu toplama kuşağı yapılmalı. Bu kuşağı yapıldığında, yağmur suyunun depolama alanları olur."

Şehir merkezinde yapılan bütün sulamaların tankerlerle vahşi sulama ile yapıldığına dikkat çeken Kalyoncu "Bu yollarda kazalara sebebiyet veriyor. Araba kayıyor. Burada yapılacak çok basit bir iş var aslında; İzmir'de zaten yeşil alan doğru düzgün yok. Olana da damla sulama sistemleri kullanması gerekiyor. Reflüjlere damla sulama yapsa böyle bir sorun yaşanmaz hem de su tasarrufu olur. Sünger Kent'te suyu toplayıp depolamak, yeşil alanlarda kullanmak hatta şehir içinde suyun geçirgenliğini sağlamak lazım. Depolamak kolay bir iş, yerin altında depolanacak. Milletvekili olduğumdan beri iklim değişikliğinden bahsediyorum. Mesela bugün Ankara'ya kar yağdı; mevsimin ilk karı Ocak sonunda düştü. Kar yağışı olmadığı zaman yeraltı sularını besleyemezsiniz. Şu anda İzmir yeraltı sularında çekilen metre her sene geriliyor. Bunun önüne geçebilmek için susuzluğu önlemek için yağan yağmuru depolamamız lazım. Bunu yaparsak, şehirde sel kapanları oluşturursak şehirdeki hem su baskınları önler hem de suları depolamış oluyoruz. Her yere depolama alanı yapılabilir.

Soyer'in Dirençli ve Sünger Kent'e ilişkin herhangi bir çalışma yapmadığını dile getiren Kalyoncu bun yönelik herhangi bir çalışmanın yapılmadığını şu ifadelerle anlattı; "Ben Sünger Şehir yapacağım, Sakin Şehir yapacağım, Dirençli Şehir yapacağım diyor. Ama İzmir'de hiçbir şey yok. Kapalı dere yatakları şehirlerin başına bela olacak. Şehir içerisinde bu su kenarlarında yapılan binaları sel basma tehlikesi var. Risk planı oluşturması lazım. Fay hatları oluşturup imar planı çıkarılıyor ama dere yataklarının da farkında varılıp yeniden planlanması gerekiyor. Ankara'da kar yağıyor ama Türkiye'nin yağış miktarı değişmedi. Sadece yağış süresi değişti. Soyer, üç ayda yağacak yağmurun bir ayda yağdığını söylüyor. Belediyecilik anlayışının önemi burada. Vatandaş için afet olan şey yönetici için önlem alınması gerekilen bir konudur. Bilim teknoloji bu kadar ilerledi ama geleceğe yönelik planlama yapılması lazım. Yağmur hasadının gündeme getirdikten sonra Bakanlığa soru önergesi olarak verdik. Basınla paylaştık. Öneri olarak soru önergeleri verdik. İklim, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2 bin metrekarenin üzerindeki kapalı alanlarda yağmur suyu hasadının zorunlu tuttu. Gerisini de belediyelere bıraktı. Bu aslında hükümetin bir uygulaması."

Soyer'in kendisinin fikirlerini takip ettiğini de söyleyen Kalyoncu, "Soyer'in benim sıkı takipçim olduğunu düşünüyorum. Söylediğimiz bazı şeylere aslında vatandaşa hizmet olarak düşünüp yapmıyor; siyaseten yapıyor. Gündeme getirdiğimiz konuları alıp düzeltme yapıyor. Bu da güzel bir şey. Soyer, Gediz Kirliliği üzerinde şov yaptı. Yetkisi dahilinde olmadığı halde diğer illere gidip numune aldı. Türkiye'de herhangi bir yerden numune almanı için Bakanlıktan izin almanız gerekiyor. Ayrıca görev alanı dışına çıkıyor. Gediz, Menderes, Bakırçay'ın hepsiyle ilgili Bakanlığın paydaşı olarak yaptığı çalışmalarda yönetim planı hazır. Belediyenin ne yaptığını sorduk. Kendi üzerine düşenin yüzde 10'nunu yapmamış. Soyer, kent için hiçbir şey yapmıyor, sadece şov yapıyor."

Kınık'ın atık sularının Bakırçay'a aktığını hatırlatan Kalyoncu, sözlerini "Kirliliğe bu kadar hassasiyet gösteren Soyer, bunları neden görmüyor? Körfez'de yüzecekti. Yüzsün görelim. Girdiği zaman sağlık ekipleri yanında olsun. CHP vekillerine baktığınızda hepsi çevreci. İzmir Körfezi ile ilgili hiçbir açıklamaları yok. İzmir Körfezini nasıl temizleyeceğiz? Kirlilik kaynaklarının çoğu belediyeden kaynaklanıyor. Çevreci ama zeytinyağı sıkma tesisi izni alıp havuzlu villa yapıyor. Zeytinleri korumakl ilgili kendinizi paralarken zeytinliğe villa yapıyorsun. Bunlar milleti kandırmaya yönelik şov kokan hareketler" cümleleri ile sonlandırdı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yerel Haberleri