Yedi Uyuyanlar! Karabağlar'da!

Ali EYCE

Türkiye denince benim bir ülke sınırım var, İzmir denince benim bir il sınırım var, Karabağlar denince de benim bir ilçe sınırım var.

Her sınırımı ayrı ayrı severim, her sınırımın içinde olan biteni gazeteci olarak ayrı ayrı değerlendiririm.

Her sınırımın benim için ayrı bir önemi var!

Çünkü bu ülkede yaşıyorum, bu şehirde yaşıyorum, bu ilçede yaşıyorum.

Hesabım da yok, kitabım da yok, projem de yok, planım da yok.

Nokta!

Karabağlar'da geçtiğimiz CHP'li belediye döneminde Karabağlar'ın binlerce TL harcanarak projelendirilmiş modern çöp konteynerleri vardı.

O dönemin başkanı Muhittin Selvitopu, bu projeyi Karabağlar'ın gelişimine, değişimine ve modern ilçe haline gelmesine bir katkı olarak çok da güzel tanıtmıştı.

İşte o modern konteynerlere birileri demirden kapak yapmış, kapakları da kaynak makinesiyle yapıştırıp, modern konteynerleri kullanım dışı yapmış.

İnsanlar çöplerini modern konteynerlere atamayıp, mağdur olmasın diye de o modern konteynerlerin yanına plastik, tekerlekli eski usul konteyner koynuş.

Bu işlemin mevcut belediye yönetimi açısından mutlaka ve mutlaka ekonomik ve fiziki nedenleri vardır.

Sorulursa, sorun olarak gösterilirse eminim de açıklanır.

Ama ben işin orasında değilim.

Karabağlar'da bu olay bundan yaklaşık 15 gün önce yapıldı, oldu ve bitti.

Her geçtiğimde gördüğüm bu kördüğümü acaba birileri görür de, görüp benim gibi anlamsızca bulur da, anlamını anlamak için araştırır mı diye düşündüm.

Yok olmadı!

Onları bir tek ben gördüm ve benim de görüp de yazmamam mümkün olmadı.

Ben yine işin orasında değilim, bir zahmet olmaz bana, yazarım.

Karabağlar'da yerel iktidarı ele geçirmek için 15 yıldır mücadele eden AK Parti Karabağlar nerede onun merakındayım.

Karabağlar'da yaşanan bu sorun, sorun değil de ne?

Karabağlar'da insanların vergilerinin hizmet için harcandığı bu proje, boşa çıkmış bir proje değil de ne?

Yani, illa Karabağlar'ı çok iyi tanıyan, Karabağlar'da herkesi çok iyi tanıyan, herkes tarafından da çok iyi tanınan ve sevilen AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya'nın, Karabağlar'a gelmesi, Karabağlar'daki bu durumu görmesi, sonra vatandaşları dinleyip, onlarla konuşup, modern çöp konteynerlerinin başında açıklamalar yapması mı gerekiyor?

Karabağlar'ı sevdiği için, Karabağlarlılar’ı sevdiği için Mahmut Atilla Kaya bunu seve seve, görevi bilerek yapar yapmasına da, sonra siyasi kulislerde o büyük aklınızla 'Kaya bilmem kaç dönemdir milletvekili. Kaya Karabağlar'dan çıkmıyor, Kaya şunu yapıyor, Kaya bunu yapıyor' gibi söylemlerde bulunmayın.

Oturduğunuz yerden memnunsanız sessizce oturmaya devam edin.

Rahatsız olmayın, rahatsızlık vermeyin!

Karabağlar'ı düşünmeyi de düşünebilenlere bırakın.

AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşkilatlara söylediği bir cümlesi vardır, hepiniz bilirsiniz, seçim dönemi mitinglerde sık sık da söyler: "Ev ev, sokak sokak, kapı kapı dolaşacağız."

Siyasetin milletle nasıl bir araya gelebileceğini anlatan gayet yalın bir cümle.

Ama sanırım birileri bunu 'Evcilik' oyunuyla karıştıyor!

Adet yerini bulsun, görev tamamlansın, istatistikler çalıştığımızı göstersin yeterli sanıyor.

Öyle algı, yanlış algı!

Yanlış algılayanlar olduğu için de Recep Tayyip Erdoğan sevgisi de, güveni de, oyu da milletin gözünde, AK Parti'nin oyundan her zaman fazla olmuştur.

Ha bu arada seçim dönemlerinin öncesi ve sonrasında 'Dikeyler, dikeyler, dikeyler' diye olumsuz oy analizi yapılıyor ya.

Kaynak işçiliği yapılarak, kapak kaynatılarak, kullanılamaz hale getirilen Modern Çöp Konteynerleri var ya, hepsi o 'Dikeyler dikeyler dikeyler' dediğiniz binaların önünde çöp toplaması gerekirken çöp olmuş halde duruyor.

Çok cümle üretip, çok yazıp, çok üzüp, çok haksızlık yaptıysam da size de hakkınızı vermek lazım.

Yerel seçimlere daha çok var!

Kim öle, kim kala!

Vesselam!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.