YOLLARIN KORKULU RÜYASI GECE KORSANLARI!

Ali EYCE

Geceleri insanların çoğunun bazı şeylerden korkuları vardır.

Kimisi karanlıktan, kimisi köpekten, kimisi sarhoştan, kimisi de kavga edenlerden korkarak geceleri dışarı çıkmamayı, çıksa bile güvenli şekilde olmayı tercih ederler.

Bunun psikolojik çok etkisi olduğu gibi, sosyolojik olarak toplumsal yaşamdan kötü örneklerin varlığı da bu psikoloji destekleyici rol alır.

Yani gece çıkmamamız için birçok neden doğal olarak oluşur.

Ama bugünlerde, geceleri dışarı çıkmamak için başka bir neden daha çıktı ortaya.

Neydi belirsiz, plakası olmayan, aynası olmayan, ışığı olmayan, kalıbı olmayan, sürücüsü olmayan, ehliyeti olmayan, kimliği olmayan araçlar.

Bu araçların sadece iki tekeri, arkasında koca bir kasası ve kasanın yanlarından uzanmış dört demir çubuğu var.

Geceleri, İzmir’de olmayan, olamayan geri dönüşüm sistemini gelir kaynağı olarak görenlerin kullandığı araçlar bular.

Gündüzleri çok nadir görünürler çünkü gündüzleri her yerde trafik polisi var.

Akşam saatlerinde ve genelde gece 1’den sonra ortaya çıkıyorlar.

Bazen trafikte denk gelirsiniz bu araçlara, bazen de evinizde otururken bir çöp konteynerin yanında görürsünüz.

İki tekerlekli, çok direkli bu araçları.

Trafiğe çıkmalarına izin verilmediği için trafikte kaydı olmadığı her hallerinde belli, çünkü hiç birinde plaka göremezsiniz.

Üzerinde bulunan bir veya iki kişiyi merak ediyorsanız onların da muhtemelen kimlikleri yoktur. Çünkü onlar da yine muhtemelen Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşı değillerdir.

Gece onları görünce içinizdeki insanlık duygusu, ‘Ekmek parasına mücadele ediyor’ diyerek sizin bu endişeli merakınızı durdursa da, gündüz uyandığınızda evinizin önüne güvenle park ettiğiniz lüks otomobilinizin boydan boya çizildiğini, orasına burasına darbe aldığını ve size de muhtemelen binlik bir hesap çıkardığını görünce o duygularınızın size haksızlık yapılmasına izin verdiğini görüyorsunuz.

Geceleri çok araç kullandığım için, hemen hemen nerelerde trafik ve asayiş kontrolleri olduğunu çok bilirim.

Ehliyet, ruhsat, sigorta, alkol gibi birçok denetimlerden geçmenin zaman dışında hiçbir kaybı olmadığını ama güvende olmak adına çok şey olduğunu bilenlerdenim.

Peki, bu kadar güven duygusuna sahip olmamızı sağlayan trafik polisleri ve asayiş polislerinin, geceleri sokakları, caddeleri korsan şekilde dolaşan, ehliyetsiz, plakasız, ışıksız ve trafiğe çıkma izni olmayan bu araçlara müdahale etmemesinin sebebini gerçekten merak ediyorum.

Yoksa onlarda ‘Ekmek parası için mücadele ediyor’ diyerek insancıl nedenlerle mi kontrolleri yapma gereği duymuyorlar.

Öyle ise aynı düşüncedeyiz demektir.

Bir gün, bir yolda İzmir Valisi, Emniyet Müdürü, Kaymakam, Belediye Başkanı vs gibi bir makam ait araca zarar verdiklerin de onlarda eminim bu düşünceyle hareket ettiklerine çok ama çok pişman olurlar.

Ortada bariz yasa ve kural dışı araç varken, şehrin ve trafiğin güvenliğini sadece kurallara uyan vatandaşların, kural hatası yapmalarında aramamak lazım.

Önce adaletiniz, sonra aklınız, en sonunda da göreviniz sorgulanır!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.