Her sabah uyandığımızda aynaya bakarız. Ama bir gün bir eğitim alıp, ya da bir kitap okuyup her gün baktığımız yüzümüze ve her gün baktığımız yüzlere farklı gözlerle bakmaya başlayabiliriz.
Sevgi Karaca'nın "Sen Gerçekte Sen misin" kitabı ile benim için bu gerçekten böyle oldu.
Karaca kitabında, Çin yüz okuma sanatından ve tarihler boyu önemli kişilerin karakter özellikleri ile yüz hatlarının nasıl bağdaştığını ve insan yüzlerindeki gizli şifrelerin karakterleri nasıl da etkilediğini anlatmış. Bu konuda yurt dışında aldığı eğitimlerle artık konusunda uzman olup eğitimler gerçekleştiren, hem insan kaynakları için rehber bilgiler sunan hem de ikili ilişkiler açısından da doğru analizler gerçekleştiren, yüz dedektifi ünvanıyla tanınan Sevgi Karaca ile bu konu hakkında detaylı bir söyleşi gerçekleştirdik.
1-Çin Yüz Okuma Sanatı’yla nasıl tanıştınız?
İnsanların gerçek kişiliklerini hep merak etmişimdir. Uluslarası Sertifikalı yaşam koçluğu yaparken, danışanlarımın kendilerini kolayca açamadıklarını görünce, kişiliklerini nasıl öğrenebilirim diye düşündüm. Böylece, gerçek kişiliklerini öğrenirsem onlara daha çok yardım edebilirdim. Araştırmalarım sonucunda Çin Yüz Okuma Sanatı ile bunu başarabileceğimi keşfettim. Sonrasında, eğitim sürecim başladı.
2012 yılında Malezya’da bulunan www.masteracademy.com dan online dersler aldım. 2013 yılında ABD’de bizzat Jean Haner ’in Boston Workshop’larına katılarak ileri düzey Çin Yüz Okuma Sanatı(Çocuk yüz okuma da dahil) ve doğum tarihinden ayrıntılı kişilik analizi ve gelecek okuma (Nine Star Key) eğitimleri aldım.
2-Çin Yüz okuma sanatının tarihçesinden kısaca söz eder misiniz?
Yüzümüzde, temel kişilik özelliklerimize ilişkin ipuçları verilmiş midir? Bu düşünce, eski çağlardan beri bilgilerin merak ve araştırma konusu olmuştur. Çok eski dönemlerden başlayarak, bilginler insanın yüz yapısı ile karakteri arasında bir ilişki kurmağa çalışmışlardır. Bu yöntemin temelinde, insanın beden yapısı ve psikolojisi arasında doğal bir bağlantının olduğu inancı yatmaktaydı. Yüz Okuma, sistemli bir şekilde ilk kez Çin’de ortaya çıkmış ve gelişmiştir. Çin’de, M.Ö. 3000′lerde Sarı İmparatorluk döneminde kadınlara dokunmak yasaktı. Bu nedenle ilk doktorlar uzaktan bakarak hastalıkları teşhis etmeye çalıştılar. Zaman içinde, insanların sağlık durumunun ve kişilik özelliklerinin farklı yüz hatlarına yansıdıklarını gördüler. Binlerce yıllık gözlem ve incelemeler sonucunda hastaların psikolojileri ve kişilik yapıları hakkında devasa bir bilgi birikimi oluşturdu.Çinliler, insanların yüz hatlarından ayrıntılı karakter özelliklerini okuma yöntemini başarıyla kullanmış ve bunu zaman içinde bir sanat haline getirmişlerdir.
3-Hangi alanlarda kullanıldığından bahseder misiniz?
Bu kadim sanat insanın olduğu her alanda kullanılabilir.
Kendini yakından tanıma ve geliştirmede, kişisel gelişimde, insan kaynaklarında, pazarlama sektörü, halkla ilişkiler ve sigortacılıkta, avukatlık ve özellikle arabuluculukta, psikolojide, aile içi uyumda, eğitim sektörünün her alanında, güvenlik sektöründe, kriminolojide, sinema sektöründe özellikle kasting ve senaryo yazımında, yazarlıkta kullanılabilir.
Örneğin insan kaynaklarını ele alırsak, çoğu zaman yanlış seçme ve yerleştirmeler sonucunda şirketler hem para, hem zaman hem de itibar kaybı yaşanılabilir. Zappa CEO’su Tony HSIEH, “Şirketlerin işe alımlardaki yanlışlarının domino etkisi yaratarak milyonlarca dolarlık zararlara ulaşabileceğini, kendi yanlış kararlarının sonucu kaybının 100 milyon $ ın üzerinde olduğunu tahmin ettiğini söylemiştir.”
Toplu işe alımlarda, kısa sürede fazla sayıda insanla mülakat yapması gereken insan kaynakları çalışanlarının, Çin Yüz Okuma Sanatı yardımıyla yüz hatlarından ayrıntılı kişilik analizi yapmayı öğrenerek, hızlı yüz okuma sayesinde; hızlı algılama ile karar süreçlerini hızlandırarak, kısa sürede doğru eleman seçimi ile doğru kadrolara doğru personelleri konumlandırma sağlanılabilir.
Eğitim alanını ele alırsak, özellike öğretmenlik yapmış biri olarak, eğitimde istediğimiz başarı düzeyini yakalamak için çocuklarımızın gerçek doğalarına ve yeteneklerine göre eğitim alması gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle öğrencileri yakından tanımak adına başta öğretmenler olmak üzere bu camiada yer alanların yüz okuma öğrenmeleri gerektiğine inanıyorum.
Günümüzde özellikle ailelerde boşanmaların arttığını görmekteyiz. Aile içi uyum için insanları olduğu gibi kabulün çok önemli olduğunu düşünüyorum. Aile bireyleri, yüz hatlarından kişiliklerini öğrenerek, “neden öyle davrandığını” anlayıp daha kolay kabul etmek sayesinde aile içi uyumu sağlayarak boşanmaların azalmasının önüne geçilebilir.
4-Siz, “insana dair ne varsa bir yüzden okuyabilirim” diyorsunuz. Yüzümüzde insana dair tüm soruların yanıtı nasıl var olabiliyor?
Çinlilerin binlerce yıllık insan yüzüne yaptıkları yakın gözlem ve deneyimler sonunda, kişilik yapıları hakkında muazzam bir bilgi birikimi oluştu demiştim. Bu bilgi birikimi içersinde kadın ve erkek yüzlerine ait yüz haritaları da var. Bir yüzü okurken bu haritalardan yararlanıyorum. İnsan yüzüne ait beş bin yıllık evrensel ilkeler ve yüz haritaları benim bilgi kaynaklarım.
5-Neden kendinizi Yüz Dedektifi diye tanımlıyorsunuz?
Bir yüzde insana dair ne varsa okuyabilirim. Yüz okumalarımda en ufak bir ayrıntıyı bile kaçırmamak adına büyüteç kullandığım için kendini Yüz Dedektifi olarak tanımlıyorum.
6-Sizce bir insanın yüzünü okuyabilmek neden önemli?
Önemli çünkü, insanlar doğdukları andan itibaren gerçek kişilikleri baskılandığı için gerçek kişiliklerini bilmeden, örtülü kişiliklerle yaşamlarını sürdürüp mutsuz olabiliyorlar. İletişimde zorluklar yaşandığı bir gerçek. Kırk yıllık tanıdığınız bile sizi yanıltan davranışlar sergileyebilir. Dolayısıyla gerçek kişilikleri bilmek önemli.
Zihin ve bedende yaşanılanların ilk görüldüğü alan yüzümüz. Bir insanın yüzü bir bilgisayar ekranı gibidir ve yansıtır. Beş bin yıllık bir kadim sanat ile yüz hatlarına bakarak o insanı yakından tanıyabiliriz.
Çin Yüz Okuma Sanatı ile sadece insan yüz hatlarına bakarak kişilerin duygu-düşünce- davranış biçimleri, iletişim ve öğrenme stilleri, problem çözme teknikleri, iş-özel yaşamlarında nasıl davrandıkları, güçlü ve zayıf yanları, stres altında nasıl davrandıkları, beslenme ve giyim tarzları, hangi çevre ve mekanda yaşamak istedikleri, hangi psikolojik ve fizyolojik rahatsızlıklara karşı eğilimli oldukları hakkında ayrıntılı bilgiler öğrenebiliriz.
7-İlk tanıştığımız birinin yüzünde nelere dikkat etmeliyiz, birkaç ipucu verir misiniz?
Bir yüze baktığımızda, o yüzde öne çıkan hatlara bakmalıyız öncelikle. Bazı insanların yüzünde zor kişilik özellikleri olduğunu ortaya koyan yüz hatları olabilir. Örneğin:
-Dışarı çıkık kulakları olan biri özgürlüğüne çok düşkündür.
-Yandan bakıldığında alnı yuvarlak olan biri yaratıcı sanatsal yetenekleri olan biridir.
-Eğer bir insanın şakakları tıpkı bir kaşığın iç yüzeyi gibiyse, yani içe çökükse o kişinin takıntılı kişilik özellikleri vardır.
-Eğer kaş kemiği çıkık biri varsa karşınızda, yönetmeye ve baskı kurmaya yönelik bir kişilik yapısı olan bu insanla iletişim kurarken dikkat etmek gerekir. Kendisine “tuzluğu uzatır mısınız? Demek bile ona bir emir gibi gelebilir.
-Göz bebeklerinin altlarındaki boşluk çok önemli bir belirteçtir. Bu kişinin stres altında olduğunun işaretidir.
-Büyük ya da küçük farketmez, gözlerini açık tutan insanlar iletişimde açıktırlar, gözlerini kısarak bakanlar ise duygularını kolayca ifade etmeyen daha az açık bir mizaca sahiptirler.
-Göz pınarları sivri olanlar “sivri dilli” insanlardır.
-Burnu kemerli biri kontrolü seven biridir. Detaycı ve mükemmeliyetçidir.
-Elmacık kemikleri çıkık olanlar iyi konuşurlar ve otoriter bir kişiliğe sahiptirler. Eğer elmacık kemikleri keskin bir şekilde çıkıksa, sahibinin acımasız ve alaycı bir kişiliği vardır.
-Büyük çene sezgi gücü demektir. Çenesi büyük olan insanlar bazı olayları önceden sezebilir ve gördüğü rüyalar çıkabilir.
-Çene kemikleri keskin olan insanlar oldukça rekabeti severler.
8-Bu sanatı nerelerde kullanıyorsunuz? Örnekler verir misiniz?
Öncelikle kendini daha yakından tanımak ve geliştirmek isteyenler için yaptığım bireysel yüz okumalarımda kullanıyorum. Yaptığım ünlü ve haber olmuş kişilerin yüz analizleri birçok gazete ve internet ortamındaki web sitelerinde yayınlanıyor.
İnsan Tanıma ve Yönetme Sanatı uzmanı olarak, iş dünyasına özellikle insan kaynakları, satış, halkla ilişkiler, pazarlama, güvenlik ve sigorta sektörü başta olmak üzere toplu olarak eğitimler veriyorum. Birçok kuruluş düzenledikleri seminer, konferans ve zirvelerine konuşmacı olarak davet ediyor ve ben de bu toplantılara katılarak alanımla ilgili bilgiler veriyorum. Televizyon ve radyo programlarına konuşmacı olarak davet ediliyorum. Televizyon programlarında özellikle ünlülerin yüzlerini okumam ilgi çekiyor.
9-Sen Gerçekte Sen Misin? Adlı kitabınız 2014 yılında yayımlandı. Biraz içeriğinden söz eder misiniz?
Çin Yüz Okuma Sanatı, kadim Çin Felsefesi'ni temel olarak alır. Çin Yüz Okuma Sanatı'na her elementin kendini ifade ettiği belirli yüz hatları, duygusal ve bedensel yapısı vardır. Kitabımda, bu yüz hatlarını, benler, kırışıklıklar, yara izleri, doğum izleri vb. gibi yüzde var olan her özelliğin hangi elementi temsil ettiğini fotoğraflarla destekli olarak ayrıntılı bir şekilde verdim. Yüz hatlarını temsil eden elemente ait tüm kişilik özelliklerini kendi özellikleri ile kıyaslayabilir ve böylece baskılanmamış gerçek doğalarını, yeteneklerini keşfedebilirler. Yüzlerinde var olan aşk, zenginlik, sağlık, mutluluk, kariyer ve şans şifrelerinin neler olduğunu da kitabımda bulabilirler.
İlişkilerindeki uyumu nasıl yakalayacaklarına ve iş ve özel yaşamlarındı herkesten bir adım önde olmaları için gerekli ipuçlarını bulabilirler. Hatta okuyucularıma kendilerini keşif için çıkacakları içsel yolculuklarında kolaylık olsun ve yol göstersin diye “60 saniyede Yüz Okuma” başlığında pratik bir yüz okuma rehberi hazırladım. Başkalarının öngördüğü hayatı değil, kendi istedikleri hayatı kurmalarında kitabım kendilerine rehber olacaktır.
10-Eğitim almak ve yüz analizlerini yaptırmak isteyenler size nasıl ulaşabilirler?
Web sitem www.sevgikaraca.org dan ve sosyal medya hesaplarımdan ulaşabilirler.