Suat Bıçak
Shengsi Adaları- ÇİN
Bu Pazar sizi dünyanın en uzak köşelerinden birine götürüyorum, Shengsi Adaları Çin’de bulunan 400 adacıktan oluşan bir takımada kümesidir. Her biri yaklaşık 500 metrekareden oluşan bu adacıklardan zamanında sadece 18 tanesinde yaşam bulunuyordu. Geriye kalan adalarda hiçbir zaman yaşam görülmemiş. Adalarda iklim olarak yağışı bol alan ancak yıllık ortalama sıcaklığı 15 derecenin atına düşmeyen subtropikal bir iklim görülmektedir.
Adaların benim için ilginç olan yanı ise bu 18 adanın tamamen terk edilmiş olması. Zamanında bir çok insanın yaşamış olduğu balıkçı adaları şimdi doğanın esaretine terk edilmiş bir halde. İklimden dolayı yeşili bol olan adalarda terk edilmiş evlerin harika görüntüleri ise bir çok turistin ilgi odağı haline gelmiş. Her yıl binlerce turist ada etrafında turlar düzenleyerek harika fotoğraflar çekmenin peşinde. Tabi tüm bunlar adalar terk edildikten sonra ortaya çıkıyor.
Peki insanlar neden her yıl turlar düzenleyerek ve hatta üzerine para vererek gittikleri bu adaları zamanında terk etmişler. Aklınıza bir çok sebep gelebilir. Belki de çin geleneklerinde çok fazla yeri olan ejderhalara olan inanışlar yada salgın hastalıklar diyebilirsiniz. Ama gerçekler hiçte öyle sanıldığı gibi uzaklarda değil. Adaların ve balıkçılığın terk edilmesinin tek sebebi tamamen ekonomik nedenler.
Evet yanlış okumadınız. Şimdi para vererek doğanın güzelliklerini izlediğimiz bu harika ada köyleri zamanında balıkçılığın artık bir kazanç kapısı olmaktan çıkması nedeniyle yada teknolojinin getirmiş olduğu yenilikler karşısında insanın çaresiz kalması ile zamana yenik düşerek kendi haline terk edilmek zorunda kalmış. Fakat işin ironik kısmı ise doğa yeniden buranın bir kazanç kapısı olmasını sağlamış. Ve zamanında balıkçılık ile kazanamadığı ekonomik güce yine doğanın sayesinde kazanmış durumda.
Bu haftaki yazımızda çıkaracağımız sonuç gayet açık; siz doğaya ihanet etmezseniz her zaman ondan faydalanırsınız. Doğa ile kavga etmeye devam edersek bilin ki bu işten zararlı çıkacak olan her zaman insanoğludur.Bu konuda yazılmış çok güzel bir roman var .Bulabilirseniz Frank Schätzing'nin Sürü isimli bilimkurgu romanını okumanızı tavsiye ederim. Ne demek istediğimi orada daha net anlayacaksınız. Her zaman dediğim gibi,
Çok Gezin, Çok Okuyun ve Çok Sorun…