Souad Massi Son Albümüyle IKSV'de
Geleneksel müzikleri, folk ve rock ile buluşturduğu özgün tarzıyla dünya müziği arenasında en önemli kadın şarkıcılar arasında yer alan Massi IKSV'de sahne alacak.
Massi, Arapça, Fransızca, İngilizce ve Berberice söylediği şarkıları, gitarı ve şarkı yazarı kimliğiyle Cezayir’de rock ile başladığı kariyerine tangolar, flamenko dokunuşları ve Afrika müziklerine kadar birbirinden farklı türleri birleştirerek devam ediyor.
2002 yılında BBC ödüllerini topladığı ve büyük ilgi gördüğü ‘Raoui (Hikayeci)’ albümünden bu yana kariyerini başarı ile sürdüren sanatçı, müzik eleştirmenlerinden yoğun ilgi gördüğü ‘Deb (Kalbi Kırık)’ albümüyle bir dünya yıldızı haline geldi.
Aşktan politik konulara kadar söylediği şarkılarıyla dünya çapında en iyi Kuzey Afrikalı müzisyen olarak tanımlanan sanatçı arap şiirinden etkilendiği son albümü “El-Mutakallimûn” ve sınırlar ötesine taşan melodileriyle 7 Mart’ta Ankara Dünya Müzikleri Festivali kapsamında MEB Şura Salonu, 8 – 9 Mart’ta Salon IKSV’de sevenleri ile buluşuyor.
7 Mart 2017, 20:30 – MEB Şura Salonu
8 – 9 Mart 2017, 21.30 – Salon IKSV
Full Image
SOUAD MASSI Hakkında
Magreb’in Tracy Chapman’ı olarak atıfta bulunulan ve Cezayir’den uluslararası arenaya çıkan müziklerin Raï ile sınırlı olmadığını ispatlayarak, folk müziğinden aldığı ilhamla ve gitarıyla çağdaş dünya müziği yıldızı olarak yükselen Souad Massi, şarkı yazarı ve şarkıcı kimliğiyle kendine has bir tarz yaratmayı başarıyor.
Massi, 23 Ağustos 1972’de, Cezayir’in kuzeyinde Cezayir vilayetinde yer alan Bab el-Oued dünyaya gelmiş. İşçi sınıfı bir ailedeki 7 çocuktan biri olarak büyüyen Souad Massi’nin, müzik yeteneklerinin bir kısmı da aileden geliyor. Babası evde geleneksel müzikler dinlerken, annesi de Jacquel Brel ve James Brown dinliyormuş.
Ağabeyi ve kardeşi müzisyen olan Massi’nin, amcaları da caz müzisyeni. Souad müzisyen bir çevrede büyürken, çocukken en çok chaabi tarzının ustası El Hachem Guerouabi’nin şarkılarını dinlermiş, çok geçmeden kuzenlerinden rock şarkılarını da keşfeden Massi, bir yandan da radyolardan Amerikan pop ve R&B şarkılarını takip ediyormuş. İnatçı ve asil bir genç kız olarak büyüyen Massi, akranları ev işlerine yardım ederken sokakta futbol oynarmış.
Souad'ın bir besteci olan büyük ağabeyi kız kardeşinin müziğe olan ilgisini desteklemiş ve Massi üç yıl gitar dersleri almış. Ayrıca klasik müzik eğitiminin yanında Arap/ Endülüs müziklerinin de eğitimini görmüş. Bir yandan yakın arkadaşlarından birinin 40’lardan kalan country albümlerini de dinleyen Souad, sonrasında 80’lerin ‘country kraliçesi’ Emmylou Harris’den de etkilendiğini söylüyor.
Triana d'Alger
1989 yılına kadar gitarla yaptığı canlı performanslarla küçük kulüplerde sahneye çıkmaya başlayan Souad, flamenko grubu Triana d'Alger ile çalması için teklif almış. Massi grupla uzun bir süre sahnelere ve TV şovlarına da katılmış. 1994-1996 yılları Cezayir’de sıkıntılı günler yaşanırken, bir takım kısıtlamalardan dolayı sahneye de çıkamayan Massi, o dönemlerde müzik kariyerini bırakmayı bile düşündüğünü söylüyor.
Atakor
En çok hayran olduğu isimlerin Kenny Rogers ve Stevie Wonder olmasına rağmen, üstüne özellikle folk ve country şarkılarından hoşlanan biri için ironik sayılabilecek şekilde, Cezayir’in en ünlü rock gruplarından biri olan Atakor’dan teklif alan Massi, kendini bir rock grubunda gitar çalarken bulmuş.
Souad'ın Atakor’la olan dönemi, sanatçıyı AC/DC ve Metallica, gibi efsanevi rock gruplarının müzikleriyle de yakınlaştırmış, birçok festivalde birlikte çaldığı Atakor’un ilk albümü 1997 yılında yayınlanmış.
Sanatçı satış rekorları kıran albümlerinin ve Atakor’la yaptıkları müziklerin kendisi için bir tür terapi olduğunu ve küçük yaşlarda sevdiği müziklere geri döndüğünü söylüyor.
Cezayir’den "Crocodile Rock"
1998 yılında Souad Massi’nin ilk albümü "Souad" yayınlandı. 6 şarkılık kaset- albüm sadece Cezayir marketi için hazırlanmıştı. Sahnelerden sonra country ve folk köklerine döndüğü ilk albümüyle, Massi aynı zamanda son derece kişisel bir albüm yayınlamış oldu. "Bye Bye My Love" adlı İngilizce ve Arapça bir country- ballad içeren albümle Massi farklı bir tarz yakalamış oldu.
Jeel adı verilen Arap pop müziğinin en popüler olduğu dönemde Elton John’un meşhur "Crocodile Rock" şarkısına yepyeni bir yorum ve flamenko dokunuşları eklediği calypso/salsa parçası "Te quiero" ile büyük ilgi gören Massi’yi, eleştirmenler 70’lerde Cezayir’i de ziyaret eden sosyalist protest şarkıcı Joan Baez ile karşılaştırmaya başladı.
1999 ocak döneminde Souad, Paris’e davet edilerek the Femmes d'Algérie (Cezayir Kadınları) festivalinde sahne aldığında şöhreti tırmanmaya başladı. Müslümanların kutsal ayı Ramazan’da organize edilen festival Massi’nin büyük çıkışı oldu.
İlgi gören performansını Universal Music (Island-Mercury) plak şirketinin anlaşma teklifi takip etti ve ilk büyük albüm anlaşmasını imzalamış oldu.
Souad, the Storyteller albümü
Souad ilk albümü üzerinde 2 yıl çalışıp, 2001 Mart ayında "Raoui" (The Storyteller) adıyla yayınladı. Daha önce Ben Harper gibi isimlerle çalışan, ünlü prodüktör Bob Coke ile canlı kayıtlar gerçekleştirdikleri albümüyle Massi, rock müzik ve geleneksel müziği birleştirmişti. Hatta Chaâbi’ den Amerikan folk rock tarzlarına kadar geniş bir füzyon sundu.
Tunuslu müzisyen arkadaşı Amina’nın tarif ettiği gibi Souad, oryantalizmin yönünü şaşırtan sürprizlerle doluydu. "Khsara Aalik" şarkısında reggae, "Hayati" şarkısında Yeşil Burun ritimleri, hatta "J'ai pas le temps" şarkısında da bir şanson havası vardı.
Albüm satışlarıyla da dikkat çeken Souad kısa süre içinde Fransa’da bol bol ödüller de kucakladı. 2001 yılında Marc Lavoine ile Paris’te kayıtlara giren Massi, Bernard Lavilliers klasiği "Noir et Blanc" şarkısını da Afrikalı yıldız İsmael Lo ile yeniden kaydetti.
2003: "Deb"
Souad'ın ikinci stüdyo albümü "Deb", 25 Mart 2003’te piyasaya çıktı. Uluslararası arenada çok iyi eleştiriler alan albümün piyasaya çıkmasının hemen ardından Souad büyük bir Fransa turnesine çıktı. Macaristan’dan, İspanya’ya , Kanada’dan, Amerika’ya kadar konserler vermeye başlayan Massi, bir dünya müziği yıldızına dönüştü.
"Deb" 2003 yılında dünya müziği kategorisinde Fransa’da en çok satan albüm oldu. 2004 yılında "Victoires de la Musique" Ödülleri adaylarından da biri olan albümle Massi; Fransa’da yükselişini sürdürdü. Avrupa turnesine çıkan sanatçı İtalya, Almanya, Belçika, İspanya dışında ayrıca Avustralya ve Yeni Zelanda’da konserler verdi.
Nostalji’nin tatlı kokusu
Souad’ın üçüncü stüdyo albümünün tüm ilhamı, Tunus’ta verdiği bir konserle ortaya çıkmış. Hanımeli çiçeklerinin kokusundan etkilenen Souad çocukluğundan da Cezayir’den de bu güzel çiçeğin kokusunu hatırlamış. "Mesk Elil" (Arapça hanımeli) adını verdiği ailbümünü nostalji duygusu üzerine kuran sanatçı, "Dar dgedi" şarkısı ile dedesinin evini tarif ederken, "Ilham" ağabeyini anlatan bir şarkı olmuş. "Denya Wezmen" adlı iki aşığın tekrar buluşmasını anlatan şarkı gibi, sürgün çilesini anlatan "Khalouni" gibi şarkılarla albüm yine büyük ilgi gördü.
"Mesk Elil" aslında Souad'ın kendi sürgününü de anlatıyor. 'Chaâbi' tarzıyla Yeşil Burun’un morna tarzlarını da buluşturan Massi, Daby Touré, Manu Katché ve Pascal Danae gibi misafir vokallerle albümü zenginleştirmiş. Albümde efsanevi Salif Keita’nın gitaristi bile var.
Olympia’ dan Casino de Paris’e kadar en prestijli sahnelerde konser veren Massi, 2006 yılında daha önce de aday gösterildiği Victoire de la Musique Ödülünü de kazandı. Sonraki sene akustik performanslara çıkan Massi, canlı kayıtlardan oluşan "Acoustic: The Best of Souad Massi" albümünü de yayınladı.
2010: "Ô Houria"
Souad Massi’nin dördüncü stüdyo albümü Kasım 2010’da yayınlanan Francis Cabrel’in süpervizörlüğünde hazırlanan, gitarist, prodüktör Michel Françoise’nın imzası bulunan "Ô Houria". Çoğu şarkının Fransızca olduğu albüm, Arapça ve Fransızca düetlere de yer veriyor. Cabrel ile birlikte söylediği “Tout reste à faire”, iki sanatçının arkadaşlıklarına armağan ettikleri bir şarkı.
İspanyol gitarist Eric Fernandez'le birlikte Les Coeurs de Cordoue adlı bir grup oluşturan Massi ("The Cordoba of Hearts") Arap felsefesine de ağırlık verdi.
2010: " El-Mutakallimûn "
2015 yılında El-Mutakallimûn (Masters of the Word) albümünü yayınlayan sanatçı Fado tarzı ve Afrika soul müziğini birleştirirken Arapça şarkı söyleyerek bunu nasıl yapacaklarını gösteriyor. "El Mutakallimun" da, Souad Massi Arap şiirine eğilmiş ve Milenyum'un en önemli şiirlerinden bazılarını şarkılarının en güzel koleksiyonunun sözleri olarak kullanmıştır.
Albümleri
2001: Raoui
2003: Deb
2005: Mesk Elil
2007: Live acoustique
2010: Ô Houria
2015: El Mutakallimun
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.