Banu Pirinçcioğlu

Banu Pirinçcioğlu

SÖZÜN BAŞLADIĞI YER

Sözün bittiği yer deniyor. Kötü birşey olunca söylenen bir cümle. Sözün bittiği yer. Hiç sevmediğim ve hiç kullanmadığım bir deyiş.

De kurtul. Kuracak cümlem yok diyorsun, bunu söylüyorsun bitiyor.

Şimdi de yaşadıklarımız karşısında bunu söyleyenleri duyuyorum. Sözün bittiği yermiş. Bilakis sözün başladığı yer tam olarak bu.

Yangın izliyoruz. Öyle bakıyoruz. Gerilim aksiyon filmi izler gibi.

Göz göre göre hayvanlar ölüyor, ağaçlar ölüyor, insanlar ölüyor. Bakıyoruz. Yardım diye bağıran insanlar var.

Dün bir video izledim. Bir itfaiye eri, lütfen uçak gönderin dedi. Yalvarıyorum dedi. Yoksa şu gördüğünüz yer yok olacak dedi. Orda bir alan gösterdi, bir ormanlık alan ve tam önünde bir kaç tane ev.

O evde yaşayanlar var orada bir yaşam var. Hayat var.

Düzen var, insanların biriktirdiği anıları var. Onlar yanacak yok olacak yani. Yalvardı adam.
Uçak gelmedi. Yandı bitti, gitti.

Şimdi bunun neresi sözün bittiği yer?

Söz burada başlıyor asıl.

Takip edebildiğim ünlüler, ünsüzler hepsi orada canla başla çalışıyor.

Benim kendi arkadaşlarım orada. İşlerini güçlerini bırakıp gittiler. Arkadaşımın gencecik kızı orada. Yangının ertesi günü hemen organize oldu ve gitti. Yirmili yaşlarında daha. Yaşıtları selfie çekip ananas suyu içerken o elli derece yangında çalışıyor.

Sırf benim bilip tanıdığım onlarca kişi kamyon kamyon yardım çıkardı. Seferber olduk hepimiz. Ne lazımsa, ne gerekiyorsa o. İhtiyac listeleri yayınlandıkça toparlanıyor, yola çıkıyor.

Kamyonu göndermek dert değil. Ama orada bizzat çalışanlar var. Hepimiz gibi normal insanlar.

Neden siyasetten kimse yok peki?

Muhalefet çene sporu yapmak yerine neden orada değil?

Babacan nerede? Akşener nerede? Davutoğlu, Kılıçdaroğlu?

Neredesiniz çok merak ediyorum.

Televizyona çıkıp konuşuyorsunuz iyi güzel de, orada neden yoksunuz? Gidip halkın derdini dinlemek, ziyaret etmekten söz etmiyorum ben.

Üstünüze tulumları geçirip iki yara sarmaya neden gitmiyorsunuz? Döpiyes kravat olmadan da olur bu işler, hem de çok güzel olur.

Birbirinize laf atmak yerine, " siyaset" yapmak yerine, sahaya çıksanıza? Hani siz halktınız? İşte şimdi gösterme vakti, ne kadar " halk" olduğunuzu. Oraya yardıma koşan bizlerden ne farkınız var sizin? İncileriniz mi dökülür, ne olur?

Konuşmadan çalışarak da çok şey söylemiş olursunuz. Birşey anlatmak için ille de konuşmak gerekmez.

Çünkü sözün başladığı yer tam da burası.

Yoksa danışmanlarınız aksini mi söylüyor size?

Önceki ve Sonraki Yazılar