Tatlandırıcılar kilo ve sağlık problemlerine neden oluyor
Prof. Dr. Bekir Sami Uyanık, tatlandırıcıların aşırı miktarlarda tüketilmesinin önerilmediğini söyledi.
Hisar Intercontinental Hospital Klinik Laboratuvar Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bekir Sami Uyanık, sıklığına ve miktarına dikkat edilmediği takdirde, kilo ile birlikte sağlık problemlerine neden olabilen şeker içeren besinler hakkında açıklamalarda bulundu. Uyanık, tatlandırıcıların aşırı miktarlarda tüketilmesinin önerilmediğini belirtti.
“Tatlı tüketiminde sıklığına ve miktarına dikkat”
Dengeli bir beslenmede vücudumuzun temel enerji kaynağı olan glukoz(şeker) ihtiyacını, doğal besinlerden sağlandığını söyleye Uyanık, “Çocukluktan itibaren insan hayatında sürekli çikolata, dondurma, çeşitli şekerlemeler yer aldığından, yetişkinlik döneminde de beslenmede aynı alışkanlık devam etmekte, tatlı yerken mutluluk duyulabilmektedir. Tatlı yenilmemesini gerektiren şeker hastalığı gibi bir durum söz konusu değilse, tatlı yenilebilir. Ancak sıklığına ve miktarına dikkat etmek, aşırıya kaçmamak gerekir” dedi.
“Dikkat edilmediği takdirde, beraberinde birçok hastalığa neden olabilir”
Uyanık, hızla ve hemen kana karışan, saflaştırılmış ve rafine şeker içeren besinlerin, kan şekerinde ani bir yükselmeye neden olduğunu belirterek, “Vücut hücreleri, kan şekerinin tümünü aynı anda enerjiye, kaloriye dönüştüremez. Kan şekeri düzeyi normalin üzerine çıktığında; pankreastan salınan insülin hormonu fazla şekerin depolanması için karaciğer, kas ve diğer hücreleri uyarır. Glukozun bir kısmı, kas ve karaciğerde glikojen şeklinde depolanır. İhtiyaçtan fazla kalori alımı durumunda, glukoz, yani şeker vücutta yağa dönüşür. Böylece obezite ve beraberinde çok sayıda hastalık ortaya çıkmaya başlar” diye konuştu.
“Sık kullandığımız çoğu besinde tatlandırıcı kullanılıyor”
Formuna önem veren, fakat tatlı alışkanlığından vazgeçemeyenler ve şeker hastaları için şeker yerine tatlandırıcıların kullanılması uygun görüldüğünü dile getiren Uyanık, “Sağlıklı bir hayat için, özellikle çocuklar olmak üzere, yetişkin bir insana dengeli bir diyet, beslenme şarttır, tatlandırıcıların aşırı miktarlarda tüketilmesi önerilmemektedir. Hatta, yeni doğanlara ve çok küçük çocuklara tatlandırıcı kullandırılmamalıdır.
Tatlandırıcılar, şekerden daha tatlı olan ve çok daha az enerji içeren tablet ya da bazı tatlıların yapımında toz formları ile kullanılabilen kimyasal maddelerdir. Tatlandırıcılar, başlangıçta şeker hastalarının tatlandırma gereksiniminin giderilmesi için kullanılmış olmakla birlikte, günümüzde fazla kilosunu azaltmak, vücut şeklini korumaya çalışmak, şekerin zararlı etkilerine maruz kalmamak, ağız tadından vazgeçmemek, şekerin diş sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinden korunmak isteyenler tarafından, yaygın olarak kullanılmaktadırlar” şeklinde konuştu.
Hisar Intercontinental Hospital Klinik Laboratuvar Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bekir Sami Uyanık, kalori almadan şeker yerine lezzetini artırmak için tatlandırıcı kullanılan besinler şu şekilde sıraladı: “Diyet ya da şekersiz ifadesi bulunan meşrubatlar ve meyveli içecekler, dondurmalar, pudingler, çikolatalı, meyveli sütler, kakaolu içecekler, soslar, tatlı soslar, reçel ve marmelatlar ve ketçap, şekersiz çikletler, nane şekerleri, şekerler ve çikolatalar, kahvaltı gevrekleri, hazır tatlılar, meyveli yoğurtlar, yağsız veya az yağlı yoğurtlar, diş macunları, gargaralar,bazı çaylar, hazır kahveler, kahvelere eklenen şuruplar, tatlandırılmış soğuk çaylar, tatlandırılmış sular ve proteinli besleyici içecekler”.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.