Urla’da bugün Kasım Ayı ilk meclis oturumu yapıldı. Bende dikkatli bir izleyici olarak Meclis oturumunu izlemeye başladım. Hayatımda gördüğüm en ilginç Meclis oturumunu izlemek durumunda kaldım. Çünkü; Meclis’te konuşulmayan tek konu Urla’mızdı. Urla’mız dışında o kadar garip konulara değinildi ki! Selçuk Balkan kürsüden defalarca müdahale etmek zorunda kaldı. Siyasi Tetikçi gibi hareket eden Öztürk Çiçek ise Belediye Başkanın müdahalesine karşılık “Başkanım sözümü kesmeyin” diyecek kadar da pervasız ve saygısız bir tutum sergiledi.

Daha geçtiğimiz ay CHP’li Meclis üyeleri , Urla Meclisinde hep bir ağızdan “İktidar partisi İlçe Başkanı ve Meclis Üyeleri bize destek olsunlar, Bizi Ankara’ya, Bakan’ın yanına çıkarsınlar” diyerek yardım istedikleri Ak Parti Grubuna bu Meclis’te adeta hakaretler yağdırdılar. Konu CHP olunca bu tip manevralar normal ancak böylesi dönüşler buz pateni pistinde bile görülmedi. Tamam Pelin Başkan zekisin ancak bu sefer baltayı taşa vurdun bence…

Pelin Karasakal öncülüğünde birkaç CHP’li Meclis üyesinden oluşan senarist ekibi ile Tiyatro kurgulanmış! İstanbul’dan transfer , İmamoğlu referanslı, Urla yabancısı , Gümüşhane bilmem ne köyünden çıkmış , Urla’mıza emir vaki meclis üyesi yapılmış Öztürk Çiçek’in eline mikrofonu verip , sesi de sonuna kadar açtırıp , Devlet’e , Hukuk Sistemine , Adalet’e , Cumhurbaşkanı’na , Ak Parti grubuna hakaretleri ardı ardına söyletti. Pelin Başkan’a sorsanız “Ben ne yapayım Meclis Üyesi kontrolden çıktı” diyecek ancak yemezler…

Ben bir an şaşırdım kendi kendime dedim ki “Yok yahu Önder bu konuşan bir meclis üyesi değildir. Bu konuşan olsa olsa sol görüşlü bir örgüt üyesidir.” Şaşkınlık ile yerimden kalkıp bir daha baktım bu kadar hakareti yapan kişi Meclis Üyesi mi? Gerçekten konuşan CHP’li bir Meclis Üyesiydi.

CHP İlçe Başkanı Pelin Karasakal tarafından görevlendirilen Meclis üyesine göre İktidar mum gibi eriyormuş! Ak Parti grubuna hitaben “İnşAllah eriyip yok olduğunuz günleri de göreceğiz” söyleminde bulunacak kadar pervasız. Daha 2023 yılında İktidar olma şansını kaybetmiş partisi için Halk bizi birinci parti yaptı diyecek kadar da cahil. Cumhurbaşkanı tarafından başlatılan “normalleşme” süreci içinde “çaresizlik içinde kalınca bu yola başvurdu , ancak ben Erdoğan’ın samimiyetsizliğini biliyordum” diyecek kadar da saygısız bir isme, Pelin Karasakal konuşma yaptırdı. CHP Grup Başkanı Pelin Karasakal konuşmayı bölmedi, kesmedi, adeta Devlet’e, Hükümet’e, Cumhurbaşkanı’na kin kusar bir şekilde, bu terbiyesizliğe müsaade etti, müsamaha gösterdi.

Pelin Karasakal ve Senarist ekibinin özel görevlendirdiği Meclis Üyesi Öztürk Çiçek’e göre Devlet Halkı açlığa , yoksulluğa mahkum etmiş. Evet evet yanlış duymadınız! Bu söylemler Urla Belediye Meclisinde, Selçuk Balkan’ın yönettiği oturumda yapıldı. Sözde Recep Tayyip Erdoğan Fetö terör örgütü ile kol kola yürümüş. Sözde bu Ülkede CHP olarak adalete ve hukuka güvenmiyorlarmış. Pkk ile iltisaklı Esenyurt Belediye Başkanı hukuksuz bir şekilde görevden alınmış. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı için , 2002 yılından beri Ülke topraklarını yabancı maden şirketlerine peşkeş çektiğini ve Ülkemiz topraklarında bir işgal olduğundan bahsettiler. En can alıcı nokta ise TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN NEREDE BAĞIMSIZ OLDUĞUNU beyan etmişlerdir. Ülkemizin bağımsız bir Ülke olmadığını özellikle vurguladılar. Ben böylesi skandal bir Meclis oturumu görmediğimi söylerken gerçekten abartmadım. Mustafa Kemal Atatürk’ün düşman için söylediği “Geldikleri gibi giderler” sözünü ise Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nı ima ederek tekrarladılar.

Dün Pelin Karasakal öncülüğünde yapılan kurgusal saldırı aslında Urla’mız için tehlikeli boyutlara ulaşabilecek bir oyundur. Bu kurgusal oyunda amaç ise; İktidar partisi ile Belediye Başkanı Selçuk Balkan’ı karşı karşıya getirmektir. Burada amaç Urla’da kaos ortamı yaratmaktır. Burada amaç koltuk hırsıdır. En tehlikeli amaç ise Urla Belediye Başkanı’nı köşeye sıkıştırmaktır. İktidar Selçuk Balkan’a saldıracak , Selçuk Balkan’da bu bahse konu tiyatro senaristlerinden yardım ve destek isteyecek. Onlarda rakı sofralarında konuştuklarını hayata geçirecekler ve Başkan’a diz çöktürecekler. Yoksa bunların derdi ne Ak Parti ne CHP! Bunların tek derdi var kaos ve kavga ortamından faydalanmaktır. Hiçbir kavga ve tartışmanın yaşanmadığı, saygılı bir ortamda devam eden Urla Meclisini bir anda savaş alanına çevirdiler. Konu genel siyaset, ortam, yerel hizmetler, sizce de ilginç değil mi?

Çünkü istenmiyorlar, çünkü destekçileri kalmadı, çünkü Urla bu ekibi tanıdı, çünkü son kullanma tarihleri yaklaştı…

Şimdi gelelim Meclis Üyesi Öztürk Çiçek ismine! Bu kişi geçtiğimiz aylarda kaleme aldığım , Pelin Karasakal’ın Urla’da resmi törenlere katılmaması ile alakalı yazdığım bir yazıdan sebep , benimle bir dostum aracılığı ile irtibata geçti. Benim yazdığım yazıdan sebep Pelin Başkan’ın ailesine karşı zorda kaldığı , bu sebeple yazının yayından kaldırılması için araya dostlarımı katarak benden yardım rica ettiler. Bende cevap olarak “Pelin Başkan kendisi beni arasaydı kaldırırdım, Öztürk kimdir ki onun ricası bende karşılık bulsun” cevabını verdim. İstanbul’dan transfer, ne olduğu belli olmayan, tanımadığım bir adam bana yazı kaldırtacak! Hemde Önder Şengüler yazısı, bu işler o kadar basit ve kolay değil! Madem Meclis’te pervasızca konuşuyorsun, Ne Başkanı dinliyorsun ne de aklı selim CHP’li bazı Meclis üyelerinin uyarılarına kulak asıyorsun. O zaman yaptığının arkasında duracaksın Öztürk Çiçek! Meclis Salonundan çıkar çıkmaz sağa sola “özür dilerim” mesajları atmayacaksın. Bazı Ak Parti’li isimleri arayıp “Sanırım ayarı kaçırdım” demeyeceksin. Komşunu , dostlarını Ak Parti’li isimlere arattırıp “istemeden bazı kötü sözler kullanmış” orta yolu nasıl buluruz dedirtmeyeceksin. Dik durup söylediğim sözlerin arkasındayım demek bence daha mert bir davranış olurdu. Urla Öztürk Çiçek’in kendini parlatma alanı değildir.

Son sözüm ise Urla’da CHP’ye gönül veren arkadaşlarımızadır. Urla’da bu kadar kıymetli , CHP’ye gönül vermiş, emek vermiş dostlarımız var , bir çoğunu da yakinen tanırım. Sizler bu olup bitene nasıl bu kadar sessiz kalabiliyorsunuz. Öztürk Çiçek İstanbul’dan geliyor, Urla’da zerre emeği yok ve üst sıralarda Meclis Üyesi yapılıyor. Mesela ; Fatih Sarı nerede, Yiğit Öz nerede, 7 yıl İlçe Başkanlığı yapmış Hakan Özbadur neden yok? Gece gündüz CHP için çalışan Kemal Ergün nerede? Kemal Ay neden yok? Meclis’te abilik yapacak kimse yok, Bahri Yalaz bu listede olamazmıydı? Baratalı ailesinden Yusuf Baratalı neden yok? Uslucan ailesi CHP için yıllarını verdi! Muharrem Uslucan ailesinden bir isim neden listede yok? Tecrübeli isim yok diyorlar! Ertan Certel bu listede neden yok? Bülent Köklü neden liste dışı? Kıpkıp ailesinden neden bir isim yok? Şebnem Özdemir emek verdi neden yok? Genç dinamik adam gibi adam Mustafa Karasakal neden listede yok? Pelin Karasakal gelince istifa eden Kadın Kolları Başkanı Deniz Hanım neden listede yok? Fırat Gül emek verdi neden listede yok? Bu listeyi çoğaltabilirim, unuttuğum ise var ise affola ama neden yoklar? Bizler yıllarca bu isimler ile karşı karşıya siyaset yaptık. Hepsi emektar ama yoklar Öztürk Çiçek var. Öztürk Çiçek gibilere müsamaha gösterildiği sürece sizler hiç olmayacaksınız…

Kalın sağlıcakla…