Büyük ve küçük başta 550 bin hayvan varlığına sahip Uşak, üretici için yeni nesil destekleme modeli geliştirdi. Uşak Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Sezer, sektörünü en büyük sorununun "sürdürülebilirlik" olduğunu söyledi.

HAYVAN İŞLETMELERİ KAZANAMIYOR
Sezer, hayvancılıkta yıllık 25 bin ton kesif (konsantre) yemi tüketimi olduğunu belirterek Bunun yüzde 50’sinin hammaddesi yurt dışından ithal ediliyor. "Yaklaşık 10 Milyar dolara yaklaşan bir döviz kaybımız söz konusu. Yurt dışından gelen ham maddelerin maliyeti de yüksek olduğu için, yem maliyetlerinin yüksekliğinden dolayı hayvan işletmeleri para kazanamıyor. Dolayısıyla hayvan işletmelerinde sürekliliği sağlayamıyoruz" dedi.

KİMSE TUTUNAMADI
Hayvancılık sektörüne bugüne kadar sanayici, doktor, çiftçi, işletme sahibi gibi birçok kişinin hatta çok daha büyük sermayelerin giriş yaptığını ancak kimsenin de sürekliliği sağlayamadığını söyleyen Sezer, Türkiye'de et ihtiyacının her yıl nüfusa paralel artış gösterdiğini ancak bu durumun artık değiştiğini söyledi.

BU İŞİN ÇARESİ GES PROJESİNDE
Uşak Ticaret Borsası Başkanı Mustafa Sezer, günümüzde küçükbaş hayvancılığın azaldığını ve sektörün büyükbaşa yöneldiğine dikkat çekerek "Ancak maliyetler artınca, hayvanlar kesime gitmeye başladı. Sonuçta büyükbaş hayvan artış oranı, nüfusun gerisinde kaldı. Dolayısıyla büyükbaş hayvan işletmelerinin verimliliğini artırmak ve sürekliliğini sağlamak için GES Projesi önerimiz var" dedi.

UŞAK PİLOT BÖLGE OLSUN
Sezer, hayvan işletmelerinin çatılarına yüzde 100 hibe ile GES kurulduğunda işletme sahibinin elektrik üretiminden elde edeceği gelirin, o işletmenin döngüsünü sağlayacağını söyledi. Bunun uzun soluklu bir iş olduğunu ifade eden Sezer şöyle devam etti:
"Örneğin 10 yıl aynı hayvan sayısını muhafaza etmek şartıyla bu proje Türkiye'de yapılabilir. Uşak, bu proje için pilot şehir olabilir. Bunun için faaliyette olan bir işletmemiz var. Diğer işletmeler kapandı ama o hala devam ediyor. Çünkü çatıdaki elektrikten gelir elde ediyor. Hayvancılık para kazanmadığı için süreklilik sağlanmıyor, elektrikten elde edilen gelir işletme sahibinin ekonomik döngüsünü sağlayacak, beklentisini karşılayacaktır"

DESTEK ŞART
Diğer önemli konunun süt hayvancılığındaki yem-süt paritesindeki dengesizlik olduğunu söyleyen Sezer, "Süt hayvancılığının para kazanabilmesi için bu paritenin bozulmaması lazım. Bir yıldır süt inekleri kesime gidiyor. Bu bizi ileride çok ciddi krizlerle karşı karşıya getirecek. Çünkü yavru alamayacağız, yavru alamayınca et ve süt de sağlayamayacağız. Kesimhanelerde yüzde 50’ye yakın oranda damızlık ineklerin kesildiği bilgisi geliyor. Acil önlem gerekiyor. Bu yüzden işletmelerin karlılığının devam edebilmesi için desteklemelerin hayata geçirilmesi şart. Hayvan işletmelerinin de sübvanse edilirse, Türkiye bu konuda dünyaya örnek olur" dedi.