Varlık Fonu’na devredilen Eti Maden yabancılara mı satılacak?
CHP’li Sertel bor madenlerinin özelleştirileceği iddialarını Meclis’e taşıdı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, dünya rezervlerinin yarısı ülkemizde bulunan bor madeninin özelleştirileceği yönündeki iddiaları Meclis gündemine taşıdı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren CHP’li Sertel, “Şubat ayında Varlık Fonu’na devredilen ve dünyada bir numaralı bor madeni işleticisi olan Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün özelleştirilmesi, işletme devir hakkı yoluyla satılması veya teminat gösterilerek kredi kullanılması gündeminizde var mı” diye sordu.
1978 yılına kadar yabancılar tarafından işletilen bor madeninin 1978 yılında Bülent Ecevit’in Başbakanlığı’ndaki 42. hükümetde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yapan Deniz Baykal’ın döneminde devletleştirildiğini hatırlatan CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, 39 yıldır devlet tekelinde işletilen bor madenlerinin yeniden yabancılara satılabileceği iddialarının gündeme geldiğini söyledi.
EN BÜYÜK NET İHRACATÇI
Varlık Fonu sayesinde Türkiye’nin önemli ve stratejik kurumlarının hiçbir kanuni sınırlamaya takılmaksızın satılabileceğini ifade eden Atila Sertel, şu bilgileri verdi:
“Eti Maden 2015 yılında ihracatta 14. sırada, sektörel olarak da 1. sırada yer almıştır. Karlılık sıralamasında ise 3. sırada yer almıştır. Eti Maden Türkiye’nin en büyük net ihracatçısı konumunda. 2015 yılındaki gerçekleşen satışların 2 milyar 262 milyon TL tutarındaki satışların içerisinde en büyük payı 1 milyar 544 milyon TL ile bor kimyasalları oluşturuyor. 2015 yılı rakamlarına göre Eti Maden İşletmeleri, dünya bor rezervinin yüzde 74,1, pazarının ise yüzde 50,8’ine sahip bulunuyor. Kurum, 2015 yılı faaliyetleri sonucunda 1 milyar 248 milyon TL dönem karı ederek, 248,8 milyon TL kurumlar vergisi ödemiş ve 999,2 milyon TL net dönem karına ulaşmış. Dünyadaki en büyük ana üretici konumunda.
Başlangıçta yabancı şirketler tarafından işletilen bor madenleri, 1968 yılında yabancı şirketlerin imtiyazlarının devlete devredilmesi ile Etibank ve bir kısım küçük ölçekli yerli şirketler tarafından işletilmeye başlanmıştır. Deniz Baykal’ın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yaptığı dönemde, 1978 yılında bor madenlerinin devletçe işletilmesi kararı alınmıştır. Bu kararın ardından da madencilik, yatırım, üretim ve pazarlama konusundaki tüm faaliyetler önce Etibank, ardından Eti Holding ve bugün de Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından yerine getirilmektedir. 2840 Sayılı Kanuna göre bor madenlerinin üretilmesi, işletilmesi ve pazarlanması faaliyetleri Eti Maden tarafından yapılmaktadır. Ancak birçok kamu kurumu gibi Eti Maden de Şubat ayında çıkarılan KHK ile Türkiye Varlık Fonu’na devredilmiştir. Her türlü kanundan ayrı tutulan Varlık Fonu, bor madenlerinin işletilmesi hakkını yerli veya yabancı istediği kuruma ihaleye dahi gerek kalmaksızın satabilecektir. Veya Eti Maden’e ait bor madenimiz karşılık gösterilerek büyük çapta krediler çekilebilecektir.”
Eti Maden’in daha önce de özelleştirilmesine yönelik girişimler olduğunu ve sendikaların ve sivil toplum örgütlerinin baskılarıyla geri adım atıldığını dile getiren Sertel, bu iddiaların yeniden gündeme gelmesinin bile ürkütücü olduğunu söyledi.
İKİ YILDA ÜÇÜNCÜ GENEL MÜDÜR
Çok önemli ve stratejik bir kurum olan Eti Maden İşletmeleri’ne iki yılda üçüncü genel müdür atandığı bilgisini de veren Atila Sertel, “Kurumun genel müdürlüğünü 11 yıl boyunca Orhan Yılmaz yürüttü. Ancak bu tecrübeli isim görevden alındıktan sonra neredeyse her yıl genel müdür değişikliği oluyor. 6 Haziran 2016 tarihinde kurumun genel müdürlüğüne atanan eski Bakanlar Selma Aliye Kavaf ve Sema Ramazanoğlu’nun kardeşi Elmas Yaşar Bostancı’nın görevine bir yılı dahi dolmadan son verildi. Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nde son iki yılda iki genel müdür de (Recep Akgündüz, Yaşar Bostancı) bir yılını doldurmadan görevden alındı. Şu anda da Serkan Keleşer tarafından vekaleten yürütülüyor. Böylesine büyük ölçekli ve stratejik kurumda bu denli genel müdür sirkülasyonu olması ne kadar doğrudur? Bu genel müdürlerin görevden alınma gerekçesi nedir?” diye sordu.
CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan özelleştirilme iddiaları başta olmak üzere bu konularda açıklama beklediğini de sözlerine ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.