İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı ve İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası işbirliğiyle düzenlenen "Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 6736 sayılı Kanun" hakkında Bilgilendirme Toplantısı 06 Eylül 2016, Salı günü İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası Konferans Salonu’nda yapıldı. 

Toplantıya İzmir Vergi Dairesi Başkanı Rıfat Engin, Vergi Denetim Kurulu İzmir Büyük Ölçekli Mükellefler Grup Başkanı Murat Olgun, İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Şadi Çetin, Oda Yönetim Kurulu ve çok sayıda Yeminli Mali Müşavir Katıldı. İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı Tahsilat Müdürü Emine Çetin’in yaptığı sunum ile vergide büyük yapılandırma imkanı sağlayan “6736 Sayılı Kanun” masaya yatırıldı.  
İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Şadi Çetin açılış konuşmasında;

“ Kamuoyunda vergi affı olarak bilinen 6736 sayılı kanun, son derece önemli düzenlemeler içeriyor ve mükelleflere büyük avantajlar sağlıyor. Bu kanunla getirilen hakları, mükellefler açısından altın bir fırsat olarak değerlendiriyorum. 

Bu kanun mükellefler için olduğu kadar kamu açısından da çok önemli. Devletimiz bu kanunla hem vergi barışı sağlayacak hem de ciddi bir tahsilat elde etmiş olacak. Ülkemizin içinde bulunduğu şartlar hepimizin malumu. Maalesef 15 Temmuzda çok acı bir olay yaşadık. Ülkemiz bugün pek çok terör örgütüyle mücadele etmek zorunda. Tüm bunların yanında en azından mali bir sıkıntı çekmemesi gerekir. Bunun için bu kanun sonuçları itibariyle de çok önemli. Kanunun dizaynına baktığımızda tahsilat hedefinin, kanunun profilinde bulunduğunu görüyoruz. Bu yönüyle bu kanunda 2 önemli özellik ön plana çıkıyor. Peşin yapılan ödemelere bu kanunla çok ciddi bir indirim getirilmiş. Diğer taraftan ilk iki taksitin ödenmesi ilk defa bu kanunla şart koşulmuş. Bu da demek oluyor ki, önümüzdeki aylarda yapılacak tahsilatlar son derece önemlidir. 
Biz Yeminli Mali Müşavirler devlet ve mükellef arasında köprü görevi görmekteyiz. Bu kanunun öneminin farkındayız. İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası olarak bu kanunun tüm ilgili kesimlere aktarılması ve başarısı için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. 

Bu kanunu bir de vergi tekniği açısından değerlendirecek olursak; son 5 yılda aynı mahiyette 3 adet kanun yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu en son 6736 Sayılı Kanun kapsamında 90 milyar TL’lik bir vergi aslı, 67.7 milyar TL SGK primi olmak üzere toplam 157.7 milyar TL’lik bir kamu alacağı bulunmakta. Bir önceki kanun olan 6552 sayılı kanun kapsamındaki kamu alacağı toplamının 99 Milyar TL olduğunu görüyoruz. Basit bir hesap yapıldığında bu sorunun 2014-2016 arasında %60 oranında arttığını görüyoruz. Bu tür mali aflar maalesef bu sorunu çözmüyor. Bunlar için mutlaka reform niteliğinde düzenlemeler yapılması gerekir. 

Ancak kısa vadede yapılabilecek şeyler de var. Örneğin, vergi, prim, gecikme faizi ve gecikme zammı oranları gözden geçirilebilir. Acaba mükelleflerin vergi borcu ödeyebileceğinden fazla mı tahakkuk ediyor ve de yüksek faizden dolayı ödenmedikçe katlanıyor mu? 

Diğer taraftan borcunu ödemekte zorlanan mükelleflerin tecil taksitlendirme işlemleri teminat aranmadan yapılabilmelidir. Bu kanunla çok daha büyük rakamlar bile teminat aranmadan taksitlendirilmektedir. 
Her yeni mali af ya da yapılandırma kanunu ile borçlu mükelleflerin durumunu düzeltmeye çalışırken, mükellefiyet ödevini zamanında yerine getiren iyi niyetli mükellefleri kırmış, gücendirmiş oluyoruz. Bu durumdaki mükelleflerin gelir ve kurumlar vergisinde bir miktar indirim sağlamak lazım. Sosyal Güvenlik Kurumu bu işi çok iyi yapıyor, prim borcu olmayan mükelleflere %5’lik bir indirim sağlıyor.

Sistem gereği Nakden KDV İadesi alan mükelleflerin borcu olamıyor. Borcu olduğu takdirde KDV iade ödemesi yapılması mümkün değil. Vaktinde ödeme yapan mükelleflere indirim sağlanması gerektiğini söylerken, en azından bu durumda olan ihracatçı mükelleflerin nakden KDV iadeleri geciktirilmeden yapılabilir mi? diye düşünüyorum.” dedi. 

İzmir Vergi Dairesi Başkanı Rıfat Engin “Ülkemizde yaşanılan sıcak gelişmelerden sonra  6736 sayılı Kanun 19/08/2016 tarihli ve 29806 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Bu vesileyle 15 Temmuz’da ve sonrasında hayatlarını kaybeden şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum. Yoğun günler geçirdik. Millet ve devletin yakınlaşması ve destek olması gerekiyordu. Bu kapsamda 15 Temmuz’dan sonra bu kanun 15-20 gün içinde hızlıca hazırlandı. Kanun alt yapısı ve sistem olarak çok ciddi mesai gerektirdi. Cumhuriyet tarihinde yapılan en önemli kanundur. Bu kanuna benzer 6111 sayılı kanun vardı. Ancak bu kanunla teknik anlamda çok kolaylıklar getirilmiştir. Özellikle kanun 6 ana başlık altında toplanmıştır. Kesinleşmiş vergi alacakları için 18 taksit, 36 ay süreyle ödenecek. Bu kanunda diğer kanunlardan farklı olarak ilk iki taksitin ödenmesi zorunludur. Ayrıca ilgili yıllardaki cari vergi borçları içinde iki taksitten fazla yapılmaması gerekiyor. Aynı vergi türü için aynı yıl içinde ikiden fazla dönem aksatılırsa bu kanunun yapılandırma bozulma riski taşır. Peşin ödemelerde cezalar zaten kalkıyor. Peşin ödenmesi halinde Y-Üfenin yarısı silinecek. İhtilaflı alacaklara ilişkin yapılandırma imkanı var. Başvurular internet üzerinden vergi dairesine gelerek ve posta yoluyla yapılmakta ancak ihtilaflı alacaklarda internet yeterli değil. Islak imzalı olarak vergi ihtilafından vazgeçtiğini ya da dava açmayacağını beyan etmesi gerekmektedir. Diğer başvuruların internet üzerinden yapılması yeterlidir. Devam eden vergi incelemelerine ilişkin bu kanundan yararlanma imkânı var. Matrah artırımına ilişkin, yine geçmiş 5 yıla ilişkin matrah artırımında bulunan mükellefler vergi incelemesi baskısından kurtulmuş olacaklar. Vergisini düzenli ödeyen mükelleflerimiz için indirim talep edilmekte, Bakanlığımız ekstra bir çalışmakta yapmaktadır. Ancak bunun ilk örneğini burada görmekteyiz. Normal Matrah artırımında bulunan mükellefler hesaplanan matrahlar üzerinden %20 oranında Kurumlar Vergisi ödemekte, geçmiş yıllarda vergisini düzenli ödeyen mükellefler için bu oran % 15 olarak uygulanacaktır. Kayıtların düzeltilmesine ilişkin emtia, demirbaş, makine, teçhizat, ortaklardan alacaklar, kasa hesabı gibi kayıtların düzeltilmesi önceki kanunlarda olduğu gibi bu kanunda da var. Burada özellik arz eden bir durum  kasa ve ortaklardan alacaklar hesabı diğer kanunlarda yalnızca bu isimler altında yer alırsa düzeltilebiliyordu. Bu kanunda başka herhangi bir isim altında da olsa bu nitelikteki kayıtların düzeltilmesine imkân tanınmıştır. Varlık Barışı olarak bildiğimiz diğer hususta da daha önceki kanunlarda bildirilen, getirilen tutar üzerinden belli bir oranda vergi ödenmekteydi. Bu kanun ile bildirilen, getirilen tutar üzerinden herhangi bir vergi ödemeden milli ekonomiye kazandırılma imkanı getirilmiştir. 6183 sayılı kanunun 48. Maddesinde taksitlendirme var. Bu kanunla  getirilen yapılandırmadan teminat aranmadan taksitlendirme yapılmakta, hem de 6183’ten farklı olarak her türlü vergiler taksitlendirme, yapılandırma kapsamına girmektedir. KDV, ÖTV gibi. Matrah  artırımına ilişkin gelir vergisi, kurumlar vergisi, gelir kurum stopajı ve katma değer vergisi üzerinden matrah artırımı yapılabilmektedir. Bugüne kadar yapmış olduğumuz ortak çalışmalardan Yeminli Mali Müşavirler Odası’nın yanımızda olduğunu, partnerimiz olduğunu bildiğimiz için ilk toplantımızı açmış bulunmaktayız. Bu kanunun başarılı olmasını diliyorum.” dedi.