Yaşar Üniversitesi üst yönetimi düzenlediği basın toplantısında 15  Temmuz darbe girişimini şiddetle ve nefretle kınadı. Rektör Prof. Dr. M. Cemali Dinçer, üniversite tercihinde bulunacak öğrencileri, gelecekleri adına ülke olarak yaşanan bu zor günlerde umutlu olmaya ve iyimser düşünmeye davet etti.

Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı da  15 Temmuz 2016 gecesi anayasal düzene, demokrasiye ve yüce milletimizin iradesine karşı düzenlenen darbe girişimini şiddetle ve nefretle kınadığını belirtti.  Yiğitbaşı, “Ülkemizin bu sıkıntılı süreci hızla atlatması, güçlü bir demokrasi ile yoluna devam etmesi ve benzer girişimlerin bir daha asla yaşanmaması umuduyla, ülkemize ve milletimize geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz. Bu süreçte hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, acılı yakınlarına başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyoruz” diyerek vurguladı.  

DARBE GİRİŞİMİNİN İZLERİ DEHŞETE DÜŞÜRDÜ

Yaşadığımız darbe girişimini en güçlü şekilde kınadığını belirten Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemali Dinçer, YÖK Başkanı ve rektörlerle birlikte yaptıkları TBMM ziyaretiyle darbenin izlerine tanıklık ettiğini, bu tanıklığın kendisini çok etkilediğini ifade etti. Rektör Dinçer, “YÖK’ten pazar gecesi arandık. Pazartesi günü cübbemizle davet edildik. YÖK Başkanımız Sayın Prof. Dr. Yekta Saraç üniversitelerin karşı karşıya bulunduğu durumu ve tehdit ortamını çok net özetledi. Birçok ön bilgilendirme yapıldı ve daha sonra da yazılı olarak üniversitelere iletildi. Hepimiz cübbelerimizle TBMM’de Sayın Meclis Başkanımızı ziyaret ettik. Ülkemizin yaşadığı bu durumda, darbe teşebbüsünün TBMM’ndeki  izlerini gördüm. Fiziksel olarak görmek daha çok etkiledi. Tüm kamu kurum kuruluşlarında olduğu gibi, üniversitelerde de Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasını tehdit edecek tüm unsurlar temizleniyor. Bizde böyle bir yapılanma, böyle bir tehdit yoktur; üniversitemiz akademik ya da idari olarak etkilenmeyecektir” diye konuştu.

Üniversite tercihlerinin 2 milyon gencin geleceğini ve onların ailelerini ilgilendiren çok önemli bir süreç olduğunu vurgulayan Prof. Dr. M. Cemali Dinçer, “Umutlu olmaya, iyimser düşünmeye çok ihtiyacımız olan bu dönemde, aday öğrencilerimize başarılar diliyorum. Umarım hepsi gönlünde yatan bölüme yerleşir ve mutlu, başarılı bir akademik öğrenim sonucunda istediği mesleğe sahip olabilir” dedi.

52 ÖĞRENCİDEN 7 BİN 400 ÖĞRENCİYE

Ahmet Yiğitbaşı, “2001’de, 52 öğrenciyle başladığımız yolculuğumuz, bugün 7 bin 403 öğrencimizle sürüyor. Yaşar Üniversitesi’nin İzmir ve Ege’de olduğu kadar, Türkiye genelinde ve yurtdışında da yükselen bir değer olmaya devam ediyor. Başarılı çalışmalarımızın sürdürülebilir hale gelmesi, stratejik hedeflerimizden birisini oluşturuyor. Uluslararası standartlarda eğitim alan öğrencilerimiz, mesleklerinde başarılı, bilinçli ve sorumlu bireyler olarak yetişiyor, yarının lider adayları olarak mezun oluyor. Yıllar içerisinde, nitelikli bilim insanlarından oluşan akademik kadrosu; geleceğe umutla bakan, mesleki bilgiyle donanımlı, sanatsal duyarlılığı olan öğrenci ve mezunlarıyla; Yaşar Üniversitesi, bugün, gerçekten ülkemizin ve uluslararası camianın tercih edilen üniversitelerinden biri haline gelmiştir” diye konuştu.

Yiğitbaşı, “2020 Stratejik Planımızda ‘Bilim, Sanat ve Tasarım Kültürü’ temeli güçlü bir şekilde var. Bu temel üzerinde ‘Çevre ile İşbirliği’, ‘Yaparak, Yaşayarak Öğrenme’ ve ‘Küreselleşme’ kavramları tüm ihtişamıyla yükselecek. Bu yapıyı, bilgi toplumu ve ekonomisinin itici gücü olan ‘Ar-Ge, İnovasyon ve Girişimcilik’ kültürü ile taçlandırmayı planlıyoruz. Mütevelli Heyetimiz, tüm akademik ve idari kadrolarımız ve değerli öğrencilerimiz adeta tek bir vücut halinde hareket ederek ‘Sürdürülebilir Başarı’yı yakalamak için çalışıyoruz” dedi.

EK KAMPÜS ALANI İNŞAATI SÜRÜYOR

İzmir’de eğitime katkı yatırımlarının sürdüğünü belirten Yiğitbaşı, “Yeni yatırımlara olan ihtiyacımız ile birlikte 10 bin metrekare kapalı alanda, yaklaşık 2 bin öğrenciye hizmet verebilecek ek kampüs binası inşaatımız hızla sürüyor, böylece Yaşar Üniversitesi’nin toplam kapalı alanı 70 bin metrekareye çıkıyor. Üniversitemizi bugünlere getiren başta kurucumuz ve onursal başkanımız Selçuk Yaşar olmak üzere Yaşar Ailesi’ne, Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti’ne ve emeği geçen tüm çalışanlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.

İZMİR’E İLGİ ARTIYOR

Türkiye genelindeki öğrenciler ve ailelerin son dönemde İzmir'deki üniversitelere ilgi gösterdiğini söyleyen Rektör Prof. Dr. Cemali  Dinçer ise  İstanbul ve Ankara'daki terör saldırılarının ve son darbe girişiminin bu ivmeyi daha da arttırdığını belirtti. Dinçer, “Terör olaylarından bağımsız olarak zaten artıyordu.  Yıllara dayalı gözlemimdir. İstanbul, Ankara ve İzmir’de hocalık yaptım. Hiçbir zaman terör ya da huzursuzluk nedeniyle bir yerde tercihin artmasını istemem, ancak bunlar çok önemli faktörler. Ailelerde son 5 yılda İzmir’e yönelik ilgi arttı. Ekonomik nedenlerle İzmir’i seçmeye başladılar. İstanbul ve Ankara’daki gibi kaliteli eğitimi, İzmir’de daha ekonomik şartlarda alabiliyorsunuz. Burada barınma ve diğer maliyetler daha düşük. Son dönemde yaşananlar bu ivmeyi daha da arttırdı” dedi.

KESİNTİSİZ BURS

Rektör Dinçer, “Bu yıl 8 fakültede toplam 26 lisans programına, 2 meslek yüksekokulunda toplam 11 ön lisans programına öğrenci alacak. Toplam kontenjanımız bin 762 olarak belirlendi ve bu sayının bin 289’u çeşitli oranlarda burslu öğrencilere tahsis edilmiş durumda. Toplama baktığımızda her üç öğrenciden biri, tamamen ücretsiz okuyor. Burs kesilme kriteri olarak daha önceki yıllarda uyguladığımız not ortalaması şartını kaldırdık. Artık öğrencilerimiz devamsızlıktan kalmadığı sürece, lisans bölümlerinde hazırlık yılı dahil 5 yıl, ön lisans bölümlerinde ise 2 yıl süre ile burslu öğrenimini kesintisiz devam ettirebilecek” şeklinde konuştu. Prof. Dr. Cemali Dinçer, İnşaat mühendisliği bölümüne bu yıl ilk kez öğrenci alınacağını da ifade etti.

AKADEMİK AYRICALIKLAR

Yaşar Üniversitesi’nin akademik anlamda “ayrıcalık” olarak tanımlanabilecek birkaç özelliğini vurgulamak istediğini belirten Dinçer, “Yaşar Üniversitesi İngilizce hazırlık sınıfı, aralarında Columbia, Boston, California üniversitelerinin de bulunduğu dünyanın önde gelen dil eğitim programını akredite eden dünyanın en önemli kalite belgesi CEA Akreditasyonunu alan ilk Türk yükseköğretim programı. Üniversiteler Akademik Performansa Dayalı Başarı Sıralaması (URAP) tarafından gerçekleştirilen 2015-2016 Dünya Sıralamasında Yaşar Üniversitesi, İzmir’den ilk 2000 sıralamasına girebilen tek vakıf üniversitesi. Yurtiçindeki vakıf üniversiteleri sıralamasında ise bu yıl 5 sıra birden ilerleyerek 16. sırada kendine yer buldu, hedefimiz ilk 10’a girmek. Avrupa Üniversiteler Birliği üyesi olduk. Türk Standartları Enstitüsü’nden TS EN ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi Belgesi’ne sahip olan Türkiye’deki ilk ve tek üniversiteyiz. ” dedi.

Yaşar Üniversitesi mezunlarının çeşitli kurumsal firmalarda çok güzel görevlerde bulunduğunu belirten Cemali Dinçer, “Onlarla iletişimimizi devam ettiriyoruz. Üniversitemizin Kariyer ve Mezunlar Merkezi yıl içinde çok çeşitli etkinliklerle öğrencilerimizi hem mezunlarımızla hem de çeşitli sektörlerden işverenlerle bir araya getiriyor. Bunun yanı sıra üniversite olarak sporu akademik başarının önemli bir unsuru olarak görüyoruz. Öğrencilerimiz bu yıl da gurur kaynağımız olarak, takım sporlarında bayanlarda voleybol, erkeklerde ise basketbol, Amerikan futbolu branşlarında, bireysel sporlarda tenis, triatlon, yüzme, atletizm, yelken, satranç gibi alanlarda Türkiye ve dünya çapında başarılar elde etti” diye konuştu.