Memleketin her yeri epilasyon merkezleriyle dolmuş, erkekler metroseksüellik illeti ile zehirlenmiş ve bazıları kıllarından tüylerinden yolunmuş olsa da,  bizi biz yapan bıyık! Eski günlerine göz kırpıyor. Umutluyuz. Kazanan bıyık olacaktır. Ne mutlu ki, bıyık yeniden trend ve trending topic olmuştur. Hatta bıyıkla koltuk arasında korelasyon kuranlar bile oldu! BEKİR BOZDAĞ da bıyık akıma uydu ve son düzde, bıyık bıraktı ama olmadı. Alışmadık, dudak üstünde bıyık durmazdı zaten. Yakışmadı. Gerekirse, jilet reklamında  oynasın ama kessin o bıyığı. Kendisi bilir ama bıyıksız da bakandı, bu bıyıkla, başbakan yardımcısı olabilir belki ama değmez. Kesinlikle kessin. Tuğrul Türkeş, AKP’ye geçtikten sonra, Bahçeli tarafından konulan bıyık yasağından kurtuldu ve bıyığını özgür bıraktı. Merak edilen bıyığın şekliydi. Sarkık bıyık mı olacaktı yoksa, badem mi? Orta karar bir bıyıkta karar kıldı. Az sarkık bıyık, hem geçmişe göz kırparken hem de geleceğe yani yeni partisine göz kırpan bir tarz. Buraya yazıyorum, kesinlikle kabinede olacak.  Bu bıyık da bakanlık almayacaksa, ben bu işi bilmiyorum. Yalçın Akdoğan, bıyığında beni rahatsız eden bir şey var. Bu bıyıkla kabineye giremez. MKYK ya girememesinde de bu bıyığın payı olmadığına bana kimse inandıramaz. Efkan Ala ise bıyıklı ve bıyıksız hali arasında net bir fark göremedim. Ha kabinede tutar mı, bence tutar. Bıyıksız kabineye girmek bile zor hale geldiyse, ne mutlu hairyim diyene.  Kıllık yapmak istemem ama veciz bir söz etmeden geçemeyeceğim : “ Sen bıyığı bırak, koltuk gelirse senindir. Gelmezse, zaten hiç senin olmamıştır.” Sonuç: Bıyıkta istikrar önemlidir. Bize bıyığını bir bırakıp, bir kesen değiiiil! Her zaman bıyığını burnunun altında, şeref madalyası gibi taşıyan lider lazım. Hiç sonradan bırakanla, hep bıyıklı olan bir olur mu? Olmaz. Olmadı da. Halkımız, bıyıkta samimi olanın yanındadır.