Yenidoğan bakımında bu noktalara dikkat edilmeli!
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ayça Demir Yıldırım ve Öğretim Görevlisi Günay Arslan, doğum sonrası bakıma ilişkin değerlendirmede bulundu.
Dr. Öğretim Üyesi Ayça Demir Yıldırım, lohusalık döneminin (puerperium) plasentanın doğumu ile başlayan ve doğum sonrası 6-12 haftayı içeren dönem olduğunu belirterek postpartum dönem olarak da adlandırıldığını söyledi.
Aile merkezli bakım uygulanmalıdır
Dr. Öğretim Üyesi Ayça Demir Yıldırım, lohusalık ya da postpartum diye adlandırılan doğum sonu dönemde verilen bakıma doğum sonu bakım denildiğini belirterek şunları söyledi:
“Lohusalık dönemi ailenin tüm bireyleri için en hassas dönemlerden biridir. Lohusanın fiziksel bakımının yanında psikososyal bakımının da yapılması ve özellikle yeterli desteği olmayan lohusalara destek sağlaması postpartrum dönemde aile sağlığının korunması için gereklidir. Her birey ve ailenin gereksinimleri farklı olacağı için, doğum sonrası dönemde anne-baba-bebek ve var ise diğer aile bireylerinin gereksinimleri belirlenerek bireyselleştirilmiş, aile merkezli bakım uygulanmalıdır.” dedi.
Anne-baba olmak gibi yeni rollere uyum eğitimleri verilmeli
Dr. Öğretim Üyesi Ayça Demir Yıldırım, doğum sonu bakım hizmetlerinin; lohusanın fiziksel, psikolojik, biyolojik, spirütüel yönlerinin izlenmesi, anne-baba olmak gibi yeni rollere uyumu kolaylaştıran eğitimleri ve yenidoğan sağlığının korunması, geliştirilmesini içeren bakım uygulamalarını kapsadığını söyledi.
Dr. Öğretim Üyesi Ayça Demir Yıldırım, doğum sonu bakımın doğumun gerçekleştiği ilk anda başlayıp sonraki 42 günü kapsadığını kaydederek “Bu süreçte lohusa ile tanışma, daha önceden tanışılıyorsa doğum sonrası iletişim, beden dilinin iyi kullanılması ve göz göze iletişim önemlidir. Lohusaya ve yenidoğana doğum sonu ebelik bakımı verilmesi gerekmektedir.” dedi.
Kişiselleştirilmiş doğum sonu bakım doğum öncesinde başlatılmalı
Dr. Öğretim Üyesi Ayça Demir Yıldırım, etkili doğum sonu ebelik bakımında olması gerekenleri de şöyle sıraladı:
• Anne ve yenidoğanın doğum sonu bakıma güvenli ve etkili olarak ulaşılabilmesi,
• Her bir anne için bireyselleştirilmiş bakım uygulanması,
• Kişiselleştirilmiş doğum sonu bakımın, doğum öncesi veya doğumdan hemen sonra başlatılması,
• Kadınlara kendi doğum deneyimleri hakkında konuşma olanağının sağlanması,
• Kadınlara, kendi ve yenidoğanlarının iyilik halini ve sağlıklarının devamı için kendilerini tanımalarının sağlanması,
• Annenin ve yenidoğanın sağlık durumuna, iyilik haline göre hastanede kalma süresinin belirlenmesi gerekmektedir.
Aile üyelerinin psikososyal uyumunun sağlanması önemli
Dr. Öğretim Üyesi Ayça Demir Yıldırım, bu dönemde ebelik bakımının çok önemli olduğunu vurgulayarak “Doğum sonu dönemde yaşanabilecek sorunlar değerlendirilmeli ve anne ve yenidoğana yönelik fiziksel ve psikolojik bakımların sağlanması, komplikasyonların önlenmesi, aile üyelerinin bu yeni duruma psikososyal uyumunun sağlanması, sağlığın iyileştirilmesi ve önerilerde bulunulabilmesi için doğum sonrası ebelik bakımı çok önemlidir.” dedi.
42 günlük sürede lohusa izlemi yapılmalı
Dr. Öğretim Üyesi Ayça Demir Yıldırım, lohusalık döneminde izlemenin önemini vurgulayarak “Doğum sonrası ilk 42 gün süresince her lohusanın izleminin yapılması, komplikasyonlara karşı korunması, erken teşhis ve tedavisinin sağlanması, gerektiğinde sevk edilmesi ve annenin ilgili konularda bilgilendirilmesi amacı ile Sağlık Bakanlığı Doğum Sonu Bakım Rehberi geliştirilmiştir. Bu rehbere göre hastanede 3, evde 3 olmak üzere toplam 6 lohusa ziyareti ve normal doğumlarda 24 saat sezaryen doğumlarda ise 48 saat hastanede yatış verilerek yakın tabip ile doğum sonu yönetimi planlanmıştır. Doğum Sonrası Bakım rehberi; yaşam bulgularının izlemi, kanama takibi, genel durum incelenmesi, laboratuvar testlerinin izlemi, yenidoğan bakımı hakkında bilgi verme (besleme/emzirme eğitimi) ve sağlıklı davranışlardan sapma durumunda müdahale etme gibi uygulamaları içermektedir.”dedi.
Dr. Öğretim Üyesi Ayça Demir Yıldırım, doğum sonu bakım konusunda dikkat edilmesi gereken noktalara da işaret ederek “Doğum sonrası bakım içerisinde her kadının tehlike işaretleri değerlendirilmeleri yapılmalı ve annenin ve yenidoğanın sağlığının bozulma işaretleri iyi bir şekilde değerlendirilmelidir. Herhangi bir komplikasyon durumunda acil obstetrik bakım uygulamalarının ebeler tarafından yapılması hayati bir öneme sahiptir. Bunların yanında kültüre dayalı bakım modellerinin doğum sonu bakım sırasında dikkatle ele alınmalıdır.” uyarısında bulundu.
Yenidoğan bakımında bu noktalara dikkat edilmeli!
Öğretim Görevlisi Günay Arslan ise doğum sonu bakımının içerisindeki yenidoğan bakımının da aşağıdaki işlemleri içerdiğini söyledi. Arslan, şunları söyledi:
- “Yenidoğanın doğum sonrası en az 48 saat sonra taburculuğunun yapılması ve taburculuk eğitiminin verilmesi,
- Doğum ile birlikte anne bebek bağlanmasının ilk adımının atılması için tensel temasın uygulanması, bu amaçla; annenin göğsüne yenidoğanın konulması,
- Kolostrum dediğimiz ve yenidoğan için eşşiz bir besin ürünü olan ilk gelen anne sütünün, doğum ile birlikte başlayan ilk 20 dk. içerisinde yenidoğanın almasının sağlanması,
Bebek 2-3 kat ince giydirilmeli
- Yenidoğanın ısısını korunması, bu amaçla bir adet kalın kıyafet yerine mevsim, oda ısısı gibi durumlara bağlı olarak; 2-3 kat, ince, pamuklu, yumuşak tüy çıkarmayan, kolay giydirilip çıkarılan kıyafetlerin giydirilmesi,
- Yenidoğanın baş, ayak ve ellerinin ilk üşüyeceği yerler olduğunu söylemek ve yenidoğanın başını, ayak ve ellerinin de ayrıca giydirilmesinin sağlanması,
Sarılık ve kan şekeri düşüklüğüne dikkat edilmeli
- Hiperbilirübinemi dediğimiz; sarılık ve hipoglisemi dediğimiz; kan şekeri düşüklüğünü önlemek için bebeğin en az 2 saatte bir beslenmesinin sağlanması, besleme ve emzirme eğitiminin verilmesi,
- Gün içerisinde 15-30 dk. aralığında süren kanguru bakımını yapılması, kanguru bakımının anne veya baba ile çıplak ten üzerine yenidoğanın konulması ile bebek-ebeveyn bağlanmasını sağladığı ve güçlendirdiğinin bilgisinin verilmesi,
- Oda ısısının 22-24 derecede tutulması,
Göbekbağı düştükten sonra banyo yapılmalı
- Bebek altı bezini değiştirirken umblkal kord dediğimiz göbek bağının üzerine gelmemesi, dışkı nın göbek bağına enfekte etmesini önlemek amacıyla alt bezin değişimi sırasında göbek bağının altından bağlanması ve uzun süre tutmamak için izlemin sağlanması,
- Yenidoğan banyosunun göbek bağı düştükten sonra (ortalama 3-10 gün denilebilir) yapılabileceği ve banyo yapılacak su ısısının 36-37 derece olması,
- Yenidoğanın; yüksek ısı, gürültü ve ışıktan koruması,
- Bebek arabası ve taşıma koltuklarının güvenliği gibi eğitimlerin verilmesini içerir.
- Doğum sonu eğitimler sık sık tekrarlanır ve ebeveynlerden geri dönüş alınır. Sırasıyla yenidoğan taramaları hangi günlerde yapılacağı, bağışıklama süreci anlatılır ve izlemler aralıkları açılarak devam eder.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.