Yenilenebilir enerjiye yatırım, fiyatları düşürür”
Geçtiğimiz yıl bin 387 megavatlık rüzgar enerjisi santralini faaliyete geçiren Türkiye, Avrupa'da en fazla rüzgar kapasitesini devreye alan üçüncü, dünyada ise yedinci ülke oldu.
Böylece, 2015 yılı sonunda rüzgar enerjisi kurulu gücü 4 bin 718 megavat olan Türkiye, 2016 sonunda bu rakamı 6 bin 106 megavata yükseltti.Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği'nin (TÜREB) yıllık hazırladığı rapora göre, Avrupa'da Almanya 2016 yılında 5 bin 443 megavatla birinciliğini korudu. Fransa bin 561 megavat ile ikinci, Türkiye bin 387 megavat ile üçüncü, Hollanda 887 megavat ile dördüncü ve İngiltere de 736 megavat ile beşinci sırada yer aldı.Abk Çeşme RES Proje Koordinatörü Erman Kaya, AB ülkelerinde 2016 yılı içinde kurulmuş toplam 24.5 GW’lık kapasitenin yüzde 86’sını 21.1 GW ile yenilenebilir enerji kaynaklarının oluşturduğunu ve böylece 2014 yılındaki yüzde 79’luk yenilenebilir enerji payını geçtiğini söyledi.Rüzgâr enerjisinin, Avrupa Birliği’nin ikinci en büyük kapasite faktörü olarak kömürün yerini aldığını hatırlatan Kaya, Türkiye'de 2007 yılında 146 megavat olan rüzgar enerjisi kurulu gücünün, son 10 yılda 10 milyar dolarlık yatırımla, 37 katına ulaştığını vurguladı.
İZMİR ÖNCÜ KENT
Türkiye’nin toplam rüzgar enerjisi kurulu gücünün % 20’sinin İzmir’de olduğunu dile getiren Erman Kaya, İzmir’deki kurulu rüzgar enerjisi gücünün son kabullerle 1000 MW’ı geçtiğini söyledi. Türkiye’nin 10 bin MW denizde, 38 Bin MW karada olmak üzere; toplam rüzgar potansiyelinin 48 bin MW olduğnun altını çizen Erman Kaya sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu an karadaki potansiyelin %14’ünü yani 5150 MW’ını kullanıyoruz. Elektrik İşleri Etüt İdaresi’nin verilerine göre İzmir’de 12 bin MW potansiyel bulunuyor. İşletmedeki RES’lerin % 38’i Ege Bölgesi'nde yer almakta olup inşaat halinde olan RES’lerin % 50 - 70’i de Ege Bölgesi’ndedir. İnşaat halindeki RES’lerin % 27’si de İzmir’dedir. Bu rakamlar bize şunu gösteriyor; yenilenebilir enerjinin önemi artmakta olup, gerek ülkemizin enerji bağımsızlığı gerekse dünyamızın iklim değişikliğiyle mücadelesinde İzmir, ülkemizin yenilenebilir enerji başkenti olma yolundadır. Tüm bu değerlere baktığımızda İzmir'in önünün ne kadar açık olduğunu görüyoruz. Bu kaynakları elbet birileri kullanacak. Biz bu kaynakları yerli üreticinin kullanmasından ve katma değerini İzmir ve ülkemize kazandırmasından yanayız. Tüm çalışmalarımızı da bu yönde sürdürüyoruz”
ÜRETİM ARTTIKÇA FİYATLAR DÜŞER
Türkiye'nin 2023 yılına kadar rüzgar enejisi kurulu gücü kapasitesini 20 bin megavatın üzerine çıkarmayı planladığıın belirten Erman Kaya, “Rüzgar enerjisinde İzmir başta olmak üzere; Ege Bölgesi'nin ciddi mesafe kat ettiğini, yerli ve yenilenebilir enerjide İzmir ve Ege Bölgesi'nin büyük önem taşıdığına dikkat çekti.Türkiye'de rüzgar enerjisi üretimi arttıkça enerji birim fiyatlarının da düştüğünü hatırlatan Kaya, “Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği WindEurope tarafından açıklanan rapora göre, Avrupa'da 153 bin 700 megavata ulaşan rüzgar enerjisinin, bölgede toplam elektrik üretimindeki payı yüzde 10.4'ü buldu. Ülkemizde ise bu oran daha düşük. Şu an rüzgar enerjisinin toplam enerji üretimi içindeki payı yüzde 6.6 seviyelerinde. Rüzgar enerjisi kaynaklarının ülkemizde devreye girmesiyle birlikte dışa bağımlılığımız azaldığı gibi, elde edilen gelir de vatandaşımızın cebine yansıyor. Yenilenebilir enerjiye yapılan her yatırım, insanlarımızın ekonomik açıdan daha ferah bir gelecek elde etmelerinin de önünü açacak” diye konuştu.
DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ AZALACAK
Yenilenebilir enerji üretiminin toplam üretimdeki payının artırılmasıyla dışa bağımlılığın da azalacağını kaydeden Erman Kaya, sözlerine şöyle devam etti: “Şu anda doğalgaza % 46 civarında bağımlılığımız var. Bir diğer deyişle, Rusya’ya enerjide % 65 bağımlıyız. Buradaki yerli kaynaklarımız öncelikle güneş ve rüzgar. Yenilenebilir enerjiye yatırım yapmadığımız takdirde dışa bağımlılığımız artacak. Gelişmiş ülkelere baktığımızda enerji ithalatını minimum seviyelere indirdiklerini görüyoruz. Büyük şirketlerinin kendi enerjilerini yenilenebilir enerji kaynaklarından üretmeye başladıklarına tanık oluyoruz. Yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak artık sadece bir tercih değil, aynı zamanda ekonomik bir zorunluluk haline geldi”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.