Diyetisyen ve Yaşam Koçu Tuğba Yaprak, Sağlığı olumsuz yönde etkileyen birçok kişinin yaşadığı, sadece kilo verme amaçlı yapılan diyetler sonrasında verilen kiloların korunmadan daha fazlasının geri alınmasına “ yo yo sendromu ” dedi.

Diyetisyen ve Yaşam Koçu Tuğba Yaprak, “Ülkemizde de bu diyetleri bilinçsizce uygulayan, bir zayıf bir kilolu olan kişilerde yo yo sendromu sıklıkla gözlenmektedir. 21. Yüzyılın hastalığı olan obezitenin oluşma riskini arttıran bu sendrom metabolizmanın gittikçe yavaşlamasına ve geri alınan kiloların daha da zor verilmesine neden olmaktadır” dedi. 
 

“Zayıflama ilaçları-otları kullanmak yo yo sendromuna neden oluyor” 
 

Aşırı yemek yeme ataklarının sürekli tekrarlanmasının da Yo-Yo sendromuna neden olduğunu ifade eden Yaprak, “Diğer nedenler ise, devamlı kilo kaybı için diyet uygulama, kendi sosyal yaşamına uymayan diyetleri kilo kaybetmek için deneme, sporu sadece kilo vermek için yapıp zayıflayınca spor yapmayı bırakma, zayıflama ilaçları-otları kullanma, diüretik( laksatif) kullanımı, psikolojik problemler, anksiyete bozukluğu, depresyon, diyet kamplarıdır” diye konuştu. 

Çoğu obez bireyin kilo kaybedebilmek için çok düşük kalorili diyetleri uygulamakta olduğunu kaydeden Yaprak, Bunun sonucu hızla kilo kaybı sağlanır fakat bu kayıp yağ dokusundan değil yağsız doku olan su ve kastandır. Hipokalorik diyetler uygulandığında vücuda besin alımı az olacağından metabolizmayı çalıştıran mekanizma da daha az çalışır ve zamanla tembelleşir. Bunun sonucu hipokalorik diyetleri uygulamayı bırakan kişi normal yeme düzenine devam ettiğinde kaybettiği kiloları fazlasıyla geri alır. Bu konuyla ilgili yapılan araştırmaların sonuçlarına bakıldığında, uzun süre hipokalorik diyet uygulandığında vücut gelecekte kullanacağı enerjiyi yağ formunda depolayacaktır. Düşük enerji alımı olan birey normalden daha fazla yorulur ve beraberinde günlük yaptığı aktiviteyi de azaltır. Birçok obez bireyin diyet yaparken kilo vermemesi veya verdiği kiloları hızla geri alması bu nedenledir. Yapılan araştırmalara göre 20 kilo ya da daha fazla kaybetmiş kişilerin %95'i kaybettiği kiloyu yaklaşık 12 ay içinde yeniden kazanmaktadır. Kaybedilen kilonun çoğu kastan olduğu için vücut şeklinde deformasyonlar oluşur. Ayrıca sıklıkla kilosuna takıntılı olan bireylerde yo yo sendromunun ilerlemesiyle Anoreksia Nervoza, Bulimia Nervoza gibi ciddi beden algısının bozulduğu zayıflık hastalıkları oluşabilir” ifadelerini kullandı. 

Diyetisyen Tuğba Yaprak, Yo Yo Sendromundan kurtulmak için şu öneriler de bulundu: 

“Öncelikle diyet kelimesini hayatınızdan çıkarmalısınız. Sağlıklı ve kalıcı kilo kaybı için hipokalorik diyetler yerine yaşam tarzınıza uygun bir sağlıklı beslenme düzeni oluşturmalısınız. Bunun için uzman bir diyetisyenden yardım almanız bu süreçte hem motivasyon hem de doğru uygulamalar yapmanız için size çok yardımcı olacaktır.

Beslenmenizi çeşitlendirmelisiniz. Tek tip beslenme yerine boy, kilo ve yaşınıza uygun miktarda karbonhidrat, protein ve yağ ile birlikte vücut için gerekli vitamin ve mineralleri de besinlerle tüketmelisiniz. Ana öğünlerde daha kolay doymak için ara öğün yapmalısınız. Bu ara öğünlerde süt ve süt ürünleri, meyve, sebze ve kuruyemişleri tercih edebilirsiniz. Hayatınıza hareket katmalısınız. Sağlıklı ve orantılı kilo kaybı için egzersiz oldukça önemlidir. Burada dikkat edilecek nokta zevk aldığınız sporu tercih etmelisiniz. Bu sayede spor yaparken mutlu olursunuz ve kilo verme sürecinizde spor sizin için zorunluluk yerine hobiye dönüşür. Su tüketimini arttırın. Su sayesinde vücudunuz toksinlerden ve ödemden arınır. Sağlıklı ve kalıcı kilo kaybı için günlük 2-2.5 litre su tüketimi önerilmektedir.”