Aycan KARADAĞ/GERÇEK HABERCİ- AK Parti İzmir’de yerel seçim çalışmaları sürüyor. 31 Mart 2019 tarihinde yapılacak olan yerel seçimlerde AK Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Nihat Zeybekci ile adaylık sürecinden bugüne, İzmir’in sorunları ve gündemi üzerine sohbet ettik.

Zeybekci, “Bir zamanlar 1 numaradaydı. Bu arada hep aşağı doğru gidiyor. Bursa, Kocaeli geçti. Antalya geçecek. İzmir, 21. yüzyılın İzmir’i olmalı. Dünya şehirler yarışında eksiklerini gidermeli” dedi.

“HİÇBİR ŞEYİ OLMAYAN İZMİR”

Neden İzmir?

Neden İzmir; hiçbir şeyi olmayan İzmir. Ne yapsan görülecek olan İzmir. Her alanda tarih yazabilirsiniz. O yüzden İzmir çok cazip bir yer. Yok, mazeretlere arkasına saklanıp, şehrin sorunları devam etsin, nasıl olsa banko kazanırız mantığı ile ilerlerseniz, onu bilemem.  Farklı bir mantık var karşı tarafta. İki ayrı dünyayız.

“İZMİR’İ KURTARMAYA GELİYORUM; YOK BÖYLE BİR ŞEY”

Neden Zeybekci?

Hayatımda hiçbir zaman kolay bir şey olmadı. Ne yaptıysam son kavşakta, sonuna kadar zorlayarak oldu. Şu iddia ile hiçbir zaman olmadım; İzmir’i kurtarmaya geliyorum; yok böyle bir şey. İzmir’i İzmirliler kurtarır. Biz sadece hizmet ederiz. Hep beraber kurtaracağız. O da 31 Martta olacak. İzmir bir karar verecek. Eğer emanet bize gelirse büyük destanlar yazmaya devam edeceğiz.

Ceketimi koysam kazanır mantığı var karşı tarafta dediniz. Sizce İzmir, CHP’nin kalesi mi?

Onların gözüyle baktığınızda öyle diyorlar. Algılarda öyle. Üzerinden çok tartışma olmasının sebebi de bu.

AK Parti’nin gözünde…

İzmir, kimsenin kalesi değildir.

Peki İzmir, Anti-AK Parti mantığında olan bir kent midir?

Değildir. Bu aktif siyasette hemen hemen her yerde seçim çalışması yaptım. 2 ayı geçti İzmir’de aday olarak adım açıklandı ve çalışma yapıyorum. Tek bir yerde bile elinin tersiyle iten, tavırla bize karşı negatif bir tutum sergileyen kimse olmadı.

“İZMİR, MAHALLENİN EN GÜZEL KIZI”

Bugüne kadar AK Partili üst düzey yöneticiler ve bazı yöneticilerin, kente karşı kullanıldığı ifadelerden dolayı İzmirlilerin AK Parti’ye karşı negatif bir algısı var. Sizin de kullandığınız ve size karşı çevrilen ‘İzmir mahalleni en güzel kızı’ ve ‘İzmir’i pazarlayacağız’ gibi söylemleriniz oldu. Bu durum size nasıl sirayet etti?

Adaylığım açıklanmadan önce bana sordular, ‘İzmir’i ister misiniz?’ Kim istemez ki İzmir’i. Bizim kültürümüzde bu tanımlar kullanılır. Benim orada söylediğim söz çok netti. İzmir, mahallenin en güzel kızı. Kimin gönlüne düşmez ki…

İzmir amazon bir kent değil mi?

Değil. Kimse rahatsız değil bundan. Birileri kötü niyetle bunu farklı yerlere çekiyor. 21. yüzyılın İzmir’inden konuşuyoruz. İzmir bir turizm kenti olsun. İzmir bir bilim, sanayi, üretim, lojistik bir kent olsun. Bunlar hep olsunlar mı? Olsunlar. Bunlar hep özel sektör, reel sektör eliyle olacak. Başka türlüsü mümkün mü? Dünya başka bir yere geldi. Devlet eliyle yatırımlar mı olacak? Hayır. Tabii ki devletin yapacağı şeyler var; liman, havaalanı, demiryolları gibi. Ne yapacaksak reel sektör eliyle yapacağız. Bu anlamda İzmir’i her anlamda hazırlamamız gerekiyor. Sonra birileri diyor ki, ‘İzmir’i sattırmayız, pazarlatmayız.’ Senin aklından hiç çıkmıyorsa satmak, buna ne denir ki?

“KÖTÜ BİR NİYET OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM”

AK Parti’nin İzmir’de bazı konuları yanlış anlattıyor diye bir öz eleştiri yaptınız mı?

Hayır. Senin söylediklerinden bahsediyorum. Bunların da arkasında kötü bir niyet olduğunu düşünmüyorum. İzmir doğuştan güzel bir şehir. Çanakkale köprüsü ile Avrupa, Çandarlı üzerinden Aliağa’ya bağlanıyor. İstanbul- İzmir otoyolu yapılıyor ve İzmir- İstanbul 3 saatte inecek. Ankara ve İzmir hızlı treni geliyor. 5 yıl sonra 40 milyon turistte hitap edebilecek olan Antalya-İzmir otoyolu ve hızlı treni geliyor. Bütün bunlar İzmir’i daha da önemli yere getirecek. Ferhat dağları dele dele geliyor. Şirin ne yapıyor? Fosseptikle uğraşıyor.  Koalisyonla uğraşıyor.

“KİM KİMİN RAKISINA KARIŞABİLİR?”

Bütün bunlar dışında, ‘rakıya karışmayacağız’ sözleriniz var. Ama Denizli Belediye Başkanı olduğunuz dönemde, içki servisi yapmak isteyen lokallere Tabakhaneyi adres gösterdiğiniz iddiaları var…

Tabakhane, Denizli’nin göbeği. Bu bir gösterge değildir. Onlarca mekâna içki ruhsatı vermişizdir Denizli merkezde. Normal zaten. Diğer taraftan tabakhane, şehrin göbeği olan bir yer. Tarihi bir yer. Gazino ve eğlence merkezlerin olması gereken yer olarak tanımladık. Bir şey tanımladık. Sürgün yeri değil cazibe merkezi olması için uğraştık. Ama şehrin her bölgesinde içkili mekân var. Böyle bir ilkellik olamaz. Kim kimin başörtüsüne, inancına karışabilir ki 21. yüzyılda. Kim kimin rakısına karışabilir? Bunlar İzmir’de konuşmak İzmir’e saygısızlıktır, gericiliktir, yobazlıktır. İzmir’in problemi bu değil. En büyük hakarettir İzmir’e. Bir taraftan da beceriksizliktir, korkaklıktır.

“ŞEYTANIN BİLE AKLINA GELMEYECEK ŞEYLER GÜNDEME GELDİ”

Adaylığın hemen sonrasında İZBAN’da işçiler greve gittiler. Sizde bu grevi destekleyen açıklamalarınız oldu. İzmir’de AK Parti’nin bu grevi oluşturduğuna dair iddialara ne diyeceksiniz?

Evet desteğim oldu. Burada bir süreç yaşanmış. Yaşanan süreçte işveren ve işçi arasında bir noktaya gelinmiş. İşçiler ve sendika, grev kararı almış. Bunda hukuk dışı hiçbir şey yok. Ondan sonra da vatandaşlarımızın bu konudan dolayı mağduriyetleri oldu. Sonra bir baktık ki bunu iktidar yaptı gibisinden başka şeyler gündeme getirilmeye başlandı. Şeytanın bile aklına gelmeyecek şeyler gündeme geldi. Fatura baktı ki bize doğru gelince, direkt söyledik; vatandaşımızın mağduriyetine müsaade etmeyiz. O da hukukiydi. Sonunda da uzlaşı oldu.

“HER ŞEY KANUNİDİR”

Uzlaşı oldu ama sendika başkanı ‘Bizim grev hakkımız elimizden alındı’ sözü için ne diyorsunuz?

Yok. Her şey kanunidir. Onların grev hakkı da hukukidir. Cumhurbaşkanımızın ertelemesi de hukukidir. Erteleme olayın olumlu etkisi de arkasından gelen metro ve tramvayda uzlaşmaya gittiler.

İzmir’de başka grevlere destek oldunuz mu?

Toplumsal konularda gerekli çalışmalar yapıyoruz.

“VATANDAŞLARIN KENDİ BÖLGELERİNDE SORUNLAR, BİRİNCİ ÖNCELİKLERİ OLUYOR”

Whatsapp hattı oluşturdunuz. Uzun zamandır da sahada çalışması yapıyorsunuz. İzmirlilerin sizden ne gibi talepleri oluyor?

Sokaklarda ve Whatsapp hattından gelen mesajlar birbiriyle benzer. Talepler, kendi bölgelerinde sorunlar birinci öncelikleri oluyor. Kendi şahsi talepleri de var. Bir de çok sayıda davet var. Vatandaşlar, esnaf, evlerine, işyerlerine davet ediyorlar. Öğrenciler, öğrenci evlerine davet ediyor.

Nihat Zeybekci’yi böyle bilmiyorduk diyenler oluyor mu?

Oluyor ya. Gördüklerinde, ‘Televizyonda biz, sizi daha farklı görüyorduk’ diyenler var. Daha uzun boylu, daha neşelisiniz diyorlar. Biraz sert bir mizacım var galiba.

“İZMİR’DE GÜZEL BİR AİLE YAPISINA SAHİBİZ”

Biraz da parti içi konulardan bahsedelim. Geçmiş dönemde parti içinde yaşanan bazı gruplaşmalar oldu. Sizin adaylığınız açıklandığı günlerde İl Başkanı Aydın Şengül’e yönelik bir çalışma oldu. Bu kamplaşmada son durum nedir? Buna karşı nasıl bir çalışma yürüteceksiniz?

O konuda son derece şanslıyım. Gerek Denizli’de gerek İzmir’de güzel bir aile yapısına sahibiz. İl Başkanımız, çalışmalarla ilgileniyor. Milletvekillerimiz, yine SKM’nin verdiği görevler doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor. Ben bir gruplaşma hissetmedim. Biz bu konuyu Aydın Bey ile görüştüm. İddialı bir il başkanıdır. İddialı değilse de olmamalıdır. Bu talepte onun en doğal hakkıdır. Partimizin verdiği karardan sonra hep beraber kenetleniriz. En güzel örneği de burada yaşıyorum. Aydın Bey’in Büyükşehir adaylığı hakkı değil miydi? Hakkıydı. Yakışırdı da. Partimizin böyle bir kararı oldu. 

Geçtiğimiz günlerde CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer oldu. Sizin düşünceleriniz nedir?

Hayırlı olsun ve tebrik ediyorum…

Uygun bir rakip olarak görüyor musunuz?

Ölçümleyemeyiz. Aziz Bey’i ölçümleyebiliyorduk. Bizim için hiç fark etmez.

“İZMİR, 21. YÜZYILIN İZMİR’İ OLMALI”

Peki, son olarak İzmir 5 sene sonra nerede olur?

Şu anda Türkiye’nin 3. büyük ekonomisi. Bir zamanlar 2. büyük ekonomisiydi. İhracatta şu anda 5. sırada. Bir zamanlar 1 numaradaydı. Bu arada hep aşağı doğru gidiyor. Bursa, Kocaeli geçti. Antalya geçecek. İzmir, 21. yüzyılın İzmir’i olmalı. Dünya şehirler yarışında eksiklerini gidermeli. Fuara çıkmalı. Hak ettiği yere dönmeli. Tekrar Türkiye’nin 2. büyük ekonomisi olmalı.