Ekranlardaki istikrarlı yürüyüşünü devam ettiren “Elif” isimli günlük dizi film, yaşanan aşklarla izleyicisini ekrana bağlamayı başarıyor. Birçok yapımda tek düze aşk yaşanırken “Elif” isimli günlük dizinin senaryosunda 4 farklı aşk senaryosunda yaşatıyor. Aşkın en masum hali evlat sevgisidir, fikriyle yola çıkılan “Elif” isimli günlük dizide anne kız koca dünyanın kahrını sırt sırta vererek omuzlamışlardır. Kuşkusuz ki insana en mutlak gücü nakşeden tek duygudur aşk. Ve bazen evlatta, bazen de hayat arkadaşında vücut bulur. Zeynep ve Selim aşkın en saf, temiz ve katıksız halini yaşar onlar.  Birbirlerinin gözlerinin içine baktıklarında ne gam kalır yüreklerinde ne de keder... Fırtınalar kopsa da açık denizlerde, onların limanına vurmaz, ekranlardaki tozpembe aşkın kahramanları olarak dizide aşkın başka bir hali işleniyor. Aşkı da huzuru da ailesini bir arada tutma çabasında yaşatanlar da vardır elbet. Anne karakteriyle, Aliye’nin ki de böyle bir aşktır işte. Yaşadığı kayıplara rağmen ailesini bir arada tutmaya, onlara kol kanat germeye çalışır. Ailesine duyduğu sevgi ve bağlılık her şeyden üstündür. Zamansız kaybettiği eşinin rolünü üstlenmiş, onun yadigârı olan ailesini sağlam bir kale gibi dimdik tutmak için elinden geleni ardına koymamıştır. Kuşkusuz ki aşk her zaman bu kadar masum, saf ve temiz değildir. Kimi gönüller aşkı karaya bular. Kendini bilmeyen bir yürekten ne başkasını ne de aşkı bilmesi beklenemez. İyiliğin olmadığı kalpte aşk, ihtiras ve hırsa karışarak dünyanın en tehlikeli silahına dönüşebilir. Tıpkı Arzu ve Ümit karakterlerinde olduğu gibi. Elif isimli günlük dizi filmin aşkın 4 halini ekrana taşırken senaryosunu tek düzelikten kurtarırken izleyicisini de sıkmıyor.